1.
mit, masal, destan, efsane hatta fıkra gibi halk anlatılarında konuşan hayvanlara rastlıyoruz. bazen bunun sebebinin ne olabileceğini düşünüyorum. acaba insanlar hayvan dostlarının konuşup kendilerine yarenlik etmesini çok istedikleri için mi yoksa ilk dönemlerde çoğu hayvanı ulu, yüce, kutsal varlıklar, tanrıların elçileri gibi gördükleri için mi anlatılarında hayvanları konuşturdular. ya da başka bir açıdan bakarsak hayvanlar konuşsaydı onlardan daha fazla yararlanabilirdik diye mi düşündüler acaba.
devamını gör...
2.
hepsi konuşabilir ama kedim kesinlikle konuşmasın sessiz hali bu ise konuşmaya başlayınca olanları düşünmek istemiyorum..
devamını gör...
3.
balat semtinde mukim meczup bir dostum sayesinde defalarca şahit olduğum olay.
en yanımıza gelen bir anne köpeği takip etmemi istemiş ve şöyle demişti: yavrusu surların arasına sıkışmış çıkamıyormuş hele al onu ordan da anasının koynuna bırak.
en yanımıza gelen bir anne köpeği takip etmemi istemiş ve şöyle demişti: yavrusu surların arasına sıkışmış çıkamıyormuş hele al onu ordan da anasının koynuna bırak.
devamını gör...
4.
işte papağanlar bu yüzden tanrıdır.
devamını gör...
5.
genellikle dertlerini anlatacak kadar konuşurlar. derin sohbet etmeyi sevenini görmedim zaten o insana özgü gereksiz bir özellik bence. açım, çek elini, ağrım var ama nerede onu söylemem, biri kapıda, uykumdan uyandırdın sus be mankafa dışında pek konuşmuyorlar.
devamını gör...