her doğu ilinin bir paris olması

eskidendi o işler...
''doğu'nun parisi!''

şimdi olay şu aslında... bu illerin paris'e benzemeleriyle alakalı bir olay değildi bu.
bulundukları coğrafya öyle geri kalmıştır ki, belli konularda azcık bile olsa kendisini geliştirmiş bir il, bulunduğu coğrafyada bir yıldız gibi parlayıverirdi.

belli başlı tarım ürünlerinin en önemli tedarikçisi konumunda olan ve bu nedenle ekonomisi gelişmiş, bu gelişmişliği de yaşam standartlarına bir nebze de olsa yansıtmış olan iller, bu sıfatla öne çıkardı.

rize mesela...
çay gibi önemli bir ekonomik değeri bünyesinde barındırdığı için, asla sırtı yere gelmez şehirlerden biriydi...
80'li yıllarda özellikle, rize'de gayet standartlar ötesi bir yaşam tarzı hakimdi.

tabii 2000'li yıllarla birlikte işler çok değişti.
tarım bitti, inşaat sektörü devreye girdi...
üretim odaklı büyümeden, tüketim odaklı, toptancılık odaklı bir gelişmişliğe doğru yol aldık...
eskinin paris'leri, oldular şimdinin massachusetts'leri...
yok yani artık, doğunun paris'i falan.

ak belediyecilik var!
ak belediyeler var!
ak kadrolar var!
milli irade var, hizmet var!

hepsinden önemlisi toki'ler var!
paris yok artık idealde!
dubai var!