yazar: barış bıçakçı
yayım yılı: 2000
iletişimsizlik ve büyük şehirlerde yaşamanın zorlukları üzerine bir barış bıçakçı romanı. bıçakçı'nın daha sonra yazacağı romanlarda var olan bazı karakterleri de içerir.
yayım yılı: 2000
iletişimsizlik ve büyük şehirlerde yaşamanın zorlukları üzerine bir barış bıçakçı romanı. bıçakçı'nın daha sonra yazacağı romanlarda var olan bazı karakterleri de içerir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "benzemezkimsebana" tarafından 22.01.2022 16:35 tarihinde açılmıştır.
1.
barış bıçakçının romanı.
neden olmasın ki! dost da olabiliriz pekala! hatta atalarımız aynı olduğu için kardeş bile olabiliriz. ancak kabil habili öldürdü öyle değil mi?
sanırım hiç böyle bir kitap okumamıştım. birbiriyle bağlantılı ama bağlantısız da olan hikayeler. fizik tepremi çözer gibi değil de insana dair insanı çözer gibi . önümüzden geçip giden birinin sessizliğindeki cümleleri duyuyor gibi. geçip giden birileri ve geçip giden zaman.
bu kitabın hikayesini sorsan anlatamam lakin bize aitliğini anlatabilirim. arka yazısında bir şairin elinden çıkmış bir kitap diyor, gün içerisindeki sıkıştırılmışlıkları bu kadar yalın bir şekilde yalın olmayan bir dilde ancak bir şair anlatabilirdi belki de .
'peki ne oldu da ,insan kendini bu kadar değersiz hissediyor hasan? göstermek başlıca meselesi olmuş. '
'kucağınızda tutarken çocuklarınızı tutuyordunuz bütün belirsiz umutlarınızı.'
'baba senin hayatın beni kovalıyor. hem de nasıl biliyor musun? bir kadın kılığında kovalıyor.'
...
neden olmasın ki! dost da olabiliriz pekala! hatta atalarımız aynı olduğu için kardeş bile olabiliriz. ancak kabil habili öldürdü öyle değil mi?
sanırım hiç böyle bir kitap okumamıştım. birbiriyle bağlantılı ama bağlantısız da olan hikayeler. fizik tepremi çözer gibi değil de insana dair insanı çözer gibi . önümüzden geçip giden birinin sessizliğindeki cümleleri duyuyor gibi. geçip giden birileri ve geçip giden zaman.
bu kitabın hikayesini sorsan anlatamam lakin bize aitliğini anlatabilirim. arka yazısında bir şairin elinden çıkmış bir kitap diyor, gün içerisindeki sıkıştırılmışlıkları bu kadar yalın bir şekilde yalın olmayan bir dilde ancak bir şair anlatabilirdi belki de .
'peki ne oldu da ,insan kendini bu kadar değersiz hissediyor hasan? göstermek başlıca meselesi olmuş. '
'kucağınızda tutarken çocuklarınızı tutuyordunuz bütün belirsiz umutlarınızı.'
'baba senin hayatın beni kovalıyor. hem de nasıl biliyor musun? bir kadın kılığında kovalıyor.'
...
devamını gör...
2.
ben giremedim bu kitaba bir türlü.
biraz bu aralar benim beynimin olduğu gibi geldi muhtemelen, kopuk ve bağımsız.
bu tarzı ayfer tunç'un bir romanında sevmiştim. gel gör ki, bu kısacık kitap yordu beni.
anksiyetem yükseldiğinde başlı sonlu, mümkünse kısa kitapları tercih ederim. bu yüzden bıraktım bu kitabı yarıda.
bırakmayı öğrenmeye niyetlendiğim şu günlerde bakmadım gözünün yaşına. eski ben olsa zorla okurdu, süründürürdü kitabı elinde. neyse ki, artık gitmeyene dur diyecek gücümüz var, elhamdülillah çok şükür sgshhs.
biraz bu aralar benim beynimin olduğu gibi geldi muhtemelen, kopuk ve bağımsız.
bu tarzı ayfer tunç'un bir romanında sevmiştim. gel gör ki, bu kısacık kitap yordu beni.
anksiyetem yükseldiğinde başlı sonlu, mümkünse kısa kitapları tercih ederim. bu yüzden bıraktım bu kitabı yarıda.
bırakmayı öğrenmeye niyetlendiğim şu günlerde bakmadım gözünün yaşına. eski ben olsa zorla okurdu, süründürürdü kitabı elinde. neyse ki, artık gitmeyene dur diyecek gücümüz var, elhamdülillah çok şükür sgshhs.
devamını gör...