holter cihazı takan hemşireye ilgi duymak

dün itibariyle ilk kez başıma gelendir. evet, aşk da diyebilirdim ama ne ben aşka inanıyorum, ne de bu kadar kısa sürede aşk tanımı yapılır.

bu aralar baş dönmesi problemlerim vardı, bi doktora görüneyim dedim. bana tansiyon holter cihazı taktılar. bu cihazı işte o hafiften ilgi duymaya başladığım hemşire taktı. kadının maskülen enerjisi sıfır, dişil enerjisi %200. davranışları ve ses tonu çok anaç, kafa dengi, espri anlayışı var, sorduğun her soruyu sanki 40 yıllık tanıdıkmış gibi cevaplar, sonsuz ilgilenir, güler yüzlü, her verdiği tepki pozitif vesaire vesaire. bu aptal cihaz 24 saat üzerimde kaldı. sırf bu kadın sayesinde bugün ilk defa hastaneye mutlu mesut gitmeyi başardım.

kişisel hayatımda birçok kadınla istişare etmişliğim var, ama bu tarz duygularımı uzun süre sonra uyandırmayı başaran ilk kadın bu oldu. biraz abartıyor gibi görünüyorum farkındayım, ama gerçekten uzun süre sonra bu tarz duygular içerisinde hem ben kendimi maksimum seviyede erkek olduğumu hissettim, hem de bir kadının sonsuz dişil enerjiye sahip olduğunu (gerçek kadın) gördüğümü hissettim. piyasada erkek kalmadı derler, ama bu son yaşadıklarımdan sonra piyasada gerçek kadının da bir o kadar kalmadığını anladım.

bugün cihazı çıkarttıktan sonra telefonumu çıkarttım, taaam instagram'ını yazmasını rica edecekken, bir anda doktor girdi odaya ve hemşireyi apar topar götürdü. sanırım acil bir işleri vardı, telaşlarından belliydi. ot gibi kalakaldım orada. hastaneden çıkana kadar da bir daha göremedim. çok kötü içimde kaldı bu durum. zira ben bir şey yapmaya başlarsam o işin sonunu mutlaka getirim. ama bu sefer olmadı, istisna da demek istemiyorum.

şeytan diyor git hastaneye, bul o kadını ve istişare etmeye devam et. en kötü reddedilirim, kaybedecek pek bir şeyim de olmaz. bunu yapacak cesaretim var, ama bir yandan bu eylem de saçma geliyor. sapık gibi sırf o kadın için hastaneye gitmem, veya da koskoca hastanede sırf onu aramaya çalışmam. ama bir tarafım da sonuna kadar istişare etmemden yana. instagram'ını da kendi imkânlarımla bulamadım. ne yapayım bilemedim şuan.

hayat garip. kimin ne zaman karşınıza çıkacağı da tamamen muallak.

yaşadık bunuda yaşadık, hatta yazdık
(bkz: ekg çeken hemşireye aşık olmak)

sen ona asik olursun da, o basi donen hasta bi kepazeyi napsin?

hayati boyunca senin bu migrenin icin mi calisacak kadincagiz?

yok oyle yagma. o hemsire benim olacak, sen de saadetimizi izleyeceksin nivna.

cok pis bilendim suan.

bir sonda takan hemşireye aşık olmak kadar romantik değildir.