2014 yılı amerika yapımı film. ian ,doktora öğrencisi olup, araştırma partneri ken ile birlikte gözün evrimini araştırmakta ve çeşitli insanların göz bebeklerinin fotoğraflarını çekmektedirler. bir gün çektiği bir göz bebeği, onun hayatını değiştirecektir. imdb: 7,3/10.
yönetmeni: mike cahill
oyuncular:
michael pitt
brit marling
astrid berges-frisbey
steven yeun
archie panjabi
oyuncular:
michael pitt
brit marling
astrid berges-frisbey
steven yeun
archie panjabi
*sitges - katalonya uluslararası film festivali (2014)
en iyi film
*sundance film festivali (2014)
alfred p. sloan uzun metraj film ödülü
en iyi film
*sundance film festivali (2014)
alfred p. sloan uzun metraj film ödülü
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "kucukkarabalik" tarafından 31.12.2020 13:58 tarihinde açılmıştır.
1.
özellikle final sahnesi çok etkileyici olan güzel bir film. birde o sahnede 'motion picture soundtrack' çalar ki mükemmel seçim bence. o kadar yakışmış ki... gerçi radiohead şarkıları her şeye yakışabiliyor.
devamını gör...
2.
bu güzel film aslında çok çok daha güzel olabilirdi.
bütçede mi sıkıntı oluştu artık bilmiyorum, 1,5 saate sıkıştırmışlar sanki filmi. 2,5 saate kadar yolu vardı aslında.
filmin kritik anlarında beliren bazı karakterler daha fazla irdelenebilirdi.
bütçede mi sıkıntı oluştu artık bilmiyorum, 1,5 saate sıkıştırmışlar sanki filmi. 2,5 saate kadar yolu vardı aslında.
filmin kritik anlarında beliren bazı karakterler daha fazla irdelenebilirdi.
devamını gör...
3.
(bkz: kafacıları ağlatan filmler) gerçi beni ağlatmak pek zor değil ama yine de derinden etkiledi.
o asansör sahnesinin allah belasını versin ne diyim gerçekten hem mide bulandırıp hem ağlatıp hem de ne oluyo yaa tribe sokan bir sahne olabilir mi?
o asansör sahnesinin allah belasını versin ne diyim gerçekten hem mide bulandırıp hem ağlatıp hem de ne oluyo yaa tribe sokan bir sahne olabilir mi?
devamını gör...
4.
başrol oyuncusunun tutkun olduğu gözlerdeki gibi, ortası sarımtrak çevresi ise renkli bir irisi olan, güzel şekilli gözlere sahip olduğum için hatrımda kalmış filmdir. izlemeye değer hoş bir seçenektir.
devamını gör...
5.
bilim kurgu, romantizm ve dramı içinde barındıran filmdir.
izlerken derin düşüncelere daldırır hatta belki ikinci izleyişte anlaşılır vermek istediği mesaj.
spritüel olaylar ve bilimsel olgular çoğu sahnede kıyaslanır. tabii izlerken gözlerin büyüsüne kapılmamak elde değildir. kaçıncı kez izlersem izleyeyim hep ilk defa izliyormuş hissiyatını uyandıran tek filmdir benim için.
sadece kanıtlara inanan bilim insanı ve ruhani olaylarla iç içe olan aşık olduğu kadının düşünceleri sürekli çatışır. reenkarnasyon özellikle son sahne olmak üzere birçok sahnede vurgulanır. "belki de parmak izimiz gibi sadece bize ait olan göz yapımız öldükten sonra bir başkasında hayat buluyordur" mesajı da son sahnede zihnimize işlenir. bilim insanımız artık reenkarnasyonu anlamaya başlar ama onu bu olaylara inandırmaya çalışan kadın artık hayatta değildir. ki zaten hayatta olsaydı zaten bunu asla anlamayacaktı.
mantığım inançları bir kenara itiyor ve aklın sınırlarında bilimin ışığını kullanıyorum insanlığımızı aydınlatmak için. sen ise bana tamamiyle mitolojik birtakım inanışlardan söz ediyorsun. bunlara inanamam, ben bir bilim insanıyım. ama, gözlerine baktıkça her şey sanki her şey mantığın sınırlarını aşıyor ve sana olan aşkımı alevlendiriyor.
izlerken derin düşüncelere daldırır hatta belki ikinci izleyişte anlaşılır vermek istediği mesaj.
spritüel olaylar ve bilimsel olgular çoğu sahnede kıyaslanır. tabii izlerken gözlerin büyüsüne kapılmamak elde değildir. kaçıncı kez izlersem izleyeyim hep ilk defa izliyormuş hissiyatını uyandıran tek filmdir benim için.
sadece kanıtlara inanan bilim insanı ve ruhani olaylarla iç içe olan aşık olduğu kadının düşünceleri sürekli çatışır. reenkarnasyon özellikle son sahne olmak üzere birçok sahnede vurgulanır. "belki de parmak izimiz gibi sadece bize ait olan göz yapımız öldükten sonra bir başkasında hayat buluyordur" mesajı da son sahnede zihnimize işlenir. bilim insanımız artık reenkarnasyonu anlamaya başlar ama onu bu olaylara inandırmaya çalışan kadın artık hayatta değildir. ki zaten hayatta olsaydı zaten bunu asla anlamayacaktı.
mantığım inançları bir kenara itiyor ve aklın sınırlarında bilimin ışığını kullanıyorum insanlığımızı aydınlatmak için. sen ise bana tamamiyle mitolojik birtakım inanışlardan söz ediyorsun. bunlara inanamam, ben bir bilim insanıyım. ama, gözlerine baktıkça her şey sanki her şey mantığın sınırlarını aşıyor ve sana olan aşkımı alevlendiriyor.
devamını gör...