içinden geçenleri yazmak

kendini rahatlatmak için yapılabilecek olan eylemdir.

göt isteyen durumdur.

kastedilen sözlüğe yazmaktır ama toplum henüz buna hazır olmadığı için ben yazmıyorum. radikal görüşlerim olduğu için değil linç yemekle uğraşmak istemiyorum zira ön yargıları yıkmak atomu parçalamaktan daha da zorken.

zaten bu çağda post modern dönemde herkes her şeyi çok iyi biliyor aliminyum.

valla döt, möt istemez.
seçilmiş kelimeler kullanılarak her şey anlatılabilir.
o kadar latif ve kibar hakaret edersiniz ki, iltifat zannedilir.

zaten, benim sürekli yaptığımdır.

bazen bir şeylere kızarım, bazen de hoşuma giden bir şeyler olur.
tecrübelerimi de anlattığım olur.
bilgilerimi döktürdüğüm de...

içimden gelenleri yazmayacaksam ; bu sözlükde işim ne.

korku mu ???

o bende yok işte.

bir hedefim yok, ne kariyer ne gelecek konusunda. günlük olarak yapıcı bir şekilde çalışıyorum ancak tutunacak bir planım yok. önceleri hedeflerime erişmek için plan-program yapardım. şimdiler de değerlerimi sorgulayıp amacımı arıyorum.

değerler demişken bu gerçekten de yaşamınız için sizi motive eden ve gerek özel gerek iş hayatınızda hedeflerinizi oluşturan etmenler. bir eğitimde 9 adet değer çıkarmamız ve önceliklendirmemiz istenmişti. aile, benlik duygusu, eş, dost cart curt 5 adet değeri herkes kısaca çıkarabiliyor sonrasını epey düşünmek gerekiyordu. genelde son söylenen değerin aslında birinci derece değer olduğu ortaya çıkıyor (tüm değerler birbiri ile kıyaslanır), bu birinci değer de sizin aslında tüm hayat rollerinizin amacını şekillendiriyor.

ben bu değer listesinde 4'ten öteye geçiremedim. hedef arama yolunda değer arayışında kaldım. benim için gerçekten ne kıymetli stabil olarak emin olursam onun ortaya çıkardığı hedefi izlemek keyifli olacak.