ikiyüzlülük yapılan konular

ülkemizde ;
1-bilimum kadınlarla ilgili iyi veya kötü şeyler
2-eğitim öğretime destek verilmesiyle ilgili söz /icraat uyumu
3-kadınların erkeklerle ve erkeklerin kadınlarla ilgili düşünceleri/uygulamaları
4-adalet ve eşitlik kavramlarıyla ilgili şeyler

bunlar ''bence'' olan şeyler. umarım yanlış anlaşılmam.

kişisel menfaatlerin olduğu herşeyde gerçekleşitirilen şey

(bkz: evlenmelik erkek mesleği) başlığındaki entrylerin çoğunda ilk maddenin doğruluğunu görmekteyiz.

iki yüzlülük yapılmayan konu bulamadım

öğretmenliğe bakış açısıdır.
öğretmenlerin yanında ruhunun ceketini ilikleyen ve onu kutsalı sayan insanlar başka mekânlarda arkalarından konuşup bedavadan para kazandıklarının dedikodusunu yaparlar.

menfaatin ön planda olduğu, bu yüzden iki yüzlülüğe ihtiyaç hissedilerek manevî olarak alçalınan durumdur.

din.

net bir şekilde hayvanseverliktir. türcülük yaparak hayvansever olunmaz.

şiddet karşıtı olduğunu öne sürüp şiddeti din, dil, ırk ve tür olarak sınıflandırmak sanıyorum ki yapabileceği en sağlam ikiyüzlülüktür bir insanın. politikaları halka mâl ederek veya basit bir toprak parçasında yaşayan halkı genelleyerek nefret ve öfkenin hedefi yapmak; yaşam hakkının en temel hak olduğunu savunurken tabağımızdaki bedeni, üzerimizdeki deriyi veya kullandığımız ürünlerin sömürüyle gelmiş olmasını sorgulamamak gibi uzatılabilecek benzer birçok konu aslında sadece tahakküme hizmet eder ve beraberinde yalnızca şiddeti besler. gerek gelenek ve göreneklerimiz gerekse yaşadığımız kültür bir şiddetin devamını sağlayabilecek kadar haklı bir gerekçe değildir ve böyle geldiği gibi de böyle gitmek zorunda hiç değildir. dilimiz zehirliyken davranışlarımızın da pek farklı olmayacağını savunmakla beraber şiddetin türü, cinsiyeti ve ırkı olmadığının bir kez daha altını çiziyor, şiddetin bir kısmını dahi beslemenin ne biz canlılara ne de gezegene hiçbir faydasının olmadığını vurguluyorum. unutmayalım ki, bireysel olarak değişimimiz aslında toplumu değiştirmek için en sağlam adımlardan biridir.

gıybeti dönen her konuda ikiyüzlülük yapılır.

her konu.
teninden dolayı ayrımcılık gören insanlara üzülüp cinsel yönelimini beğenmedikleri insanları ülkeden kovarlar.
nazi almanyasını kınayıp yahudilere nefret kusarlar.
müslümanlar ışid değildir deyip bütün gayrimüslimleri katil, aşağılık olarak görürler.
doğu türkistanda olan soykırıma gıkları çıkmaz kudus için israile savaş nidaları atarlar.
herkesin hayat tarzına saygılıyız deyip alkol tüketimini özel mekanlar ve ev dışında her yerden yasaklarlar.
saymakla bitmez daha binlercesi var.

kardeşim. bu ülkede, çilek diye bir şarkı yapıldı. orada, "yar senin için bu şehri yakıcam" diye söz geçiyordu, hit oldu, kızlar ayıldı bayıldı, kral fm'de çaldı durdu, ödüller aldı.

yine aynı konu münasebetince, devran çağlar'ın bir şarkısında, 'yakarım bu şehri evlendiğin gün' dendi. hit mit olmadı. kızlar ayılıp bayılmadı.

berksan çilek dudaklıydı da, devran çağlar rahmetli abilamız çilek dudaksız mıydı?

biri kız için, diğeri de kız başkasıyla evlendiği için şehri yakıyor. sonuçta ikisi de şehri yakıyor.

yami, sizin için şehir yakılırsa sorun yokmuş da, siz başkasıyla olunca şehir yakılırsa tü kaka.

ya bırakın bu ikiyüzlülükleri. bırakın bu mağdur ayaklarını.
ikisine de karşı çıkmanız lazım.

son derece üzücü.