inanmak istediklerimizi söylediği için üşümesoy'a güvenmemiz
başlık "dostlarımızla geleceğiz" tarafından 27.04.2025 11:44 tarihinde açılmıştır.
1.
duymak ve inanmak istediklerimizi söylediği için şener üşümezsoy gibi kafasında bir kaç tahta eksik olduğu söylenen ya da ima edilen birine güvendiğimiz gerçeğidir..
aslında normal zamanda kimsenin üşümezsoy'a itibar edeceği, güvenebileceği söylenemezdi. demek istiyorum ki depreme hazırlığını yapma konusunda irade sahibi bir devlet, millet olabilseydik üşümezsoy'un söyleyeceklerini pek ciddiye alma ihtiyacı hissetmezdik... ama bugün millet öylesine bir çaresizlik içinde ki ufacık bir ışığa tutunmak zorunda kalıyor... millet son çare olarak üşümezsoy'u tutunacak bir dal gibi görüyor...
çünkü elde bir tek üşümezsoy kaldı... çünkü milletin başka bir şansı yok...
evler çürük, politikacıların hali ortada, kentsel dönüşüm, yık, yeniden yaptır desen ekonomik durum malum,
toplum apartmanlarını güçlendirmek için bile gerekli olan anlaşma ve ortak hareket etme güdüsünden yoksun... olmuyor. mutlaka engeller çıkıyor... sağlıklı yürüyen hiçbir süreç yok..
dolayısıyla bu kadar olumsuzluğun ve imkansızlığın olduğu bir yerde herkesin söylediğinin aksini söyleyen sayın üşümezsoy'a adeta gökten inmiş doğruları anlatan bir elçi muamelesi yapılması gayet anlaşılabilir bir durum.
ulusal ve uluslararası bütün bilim/akademi camiasının bilimsel çalışmalarına meydan okuyan görüşleriyle öne çıkan sayın üşümezsoy'un toplumdan görmüş olduğu bu teveccüh, esasında bir çaresizlik halinin toplumu psikolojik olarak yönlendirmesinin sonucudur..
hakikatle yaşamak ağır gelince insanlar yalanlara tutunurmuş.. ne için, yaşayabilmek için.
aslında normal zamanda kimsenin üşümezsoy'a itibar edeceği, güvenebileceği söylenemezdi. demek istiyorum ki depreme hazırlığını yapma konusunda irade sahibi bir devlet, millet olabilseydik üşümezsoy'un söyleyeceklerini pek ciddiye alma ihtiyacı hissetmezdik... ama bugün millet öylesine bir çaresizlik içinde ki ufacık bir ışığa tutunmak zorunda kalıyor... millet son çare olarak üşümezsoy'u tutunacak bir dal gibi görüyor...
çünkü elde bir tek üşümezsoy kaldı... çünkü milletin başka bir şansı yok...
evler çürük, politikacıların hali ortada, kentsel dönüşüm, yık, yeniden yaptır desen ekonomik durum malum,
toplum apartmanlarını güçlendirmek için bile gerekli olan anlaşma ve ortak hareket etme güdüsünden yoksun... olmuyor. mutlaka engeller çıkıyor... sağlıklı yürüyen hiçbir süreç yok..
dolayısıyla bu kadar olumsuzluğun ve imkansızlığın olduğu bir yerde herkesin söylediğinin aksini söyleyen sayın üşümezsoy'a adeta gökten inmiş doğruları anlatan bir elçi muamelesi yapılması gayet anlaşılabilir bir durum.
ulusal ve uluslararası bütün bilim/akademi camiasının bilimsel çalışmalarına meydan okuyan görüşleriyle öne çıkan sayın üşümezsoy'un toplumdan görmüş olduğu bu teveccüh, esasında bir çaresizlik halinin toplumu psikolojik olarak yönlendirmesinin sonucudur..
hakikatle yaşamak ağır gelince insanlar yalanlara tutunurmuş.. ne için, yaşayabilmek için.
devamını gör...
2.
daha önce 3 tahmin yaptı şiddet aralığından tut hangi fayda kırılma olacağına kadar doğru tahmin hepsi. tabii arada zaman olduğu için unutuldu ama sırf duymak istediklerimizi söylediği için itibar etmiyorum başka dayanak noktaları da var.
ayrıca ne celal şengör ne de üşümezsoy olacağın önüne geçemez o yüzden onları yine dinle ama tedbiri elden bırakma.
ayrıca ne celal şengör ne de üşümezsoy olacağın önüne geçemez o yüzden onları yine dinle ama tedbiri elden bırakma.
devamını gör...
3.
üşümezsoy hocayı dinleyenler evde,
naci hocayı dinleyenler arabada,
celal şengör hocayı dinleyenler ise çoktan istanbul'u terk etti..
biz kime güveneceğiz?
naci hocayı dinleyenler arabada,
celal şengör hocayı dinleyenler ise çoktan istanbul'u terk etti..
biz kime güveneceğiz?
devamını gör...