yazar : sinan akyüz
yıl : 2012
bosna savaşı sırasında suada isimli genç kızın gerçek öyküsünü anlatan romandır. tüm avrupa'nın gözleri önünde yaşanan katliama dair etkileyici bir anlatımı vardır.
yıl : 2012
bosna savaşı sırasında suada isimli genç kızın gerçek öyküsünü anlatan romandır. tüm avrupa'nın gözleri önünde yaşanan katliama dair etkileyici bir anlatımı vardır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "noteronaylıdeli" tarafından 04.04.2021 13:52 tarihinde açılmıştır.
1.
şimdiye kadar okumadığım bir kitap türüne mensup. birazda romantik birşeyler okuyayım diyerek gittiğim kitapçıda ki görevli hanımın tavsiyesi ile aldım. çok akıcı ve bir çırpıda okuyacağımı salıkverdi sağolsun. ve nitekim öyle de oldu.
kitabın dili çok hafif, bir sohbete dahil olmuşsun da o sohbet de akıp gidiyormuş gibi bir his yaratıyor insanda. hikaye başlangıçta saraybosna da bir konservatuarda geçiyor gibi görünüyor. aşık olan öğrenciler ve bir takım dönüp duracak klişeler diye düşünülüyor ilk başta ama, kitabın girişindeki ' bu roman hayal ürünü değildir, tamamen gerçeklere dayanmaktadır' ibaresi içini hafif huzursuz ediyor. kitabı okurken asla savaş çıkacağını konduramayan boşnak halkı gibi bir anda savaşın ortasında buluveriyorsunuz kendinizi. vahşet, katliyam, acımasızlık tüm çıplaklığı ile gözler önüne seriliyor. kitabı okurken çok kez kendimi "ne zaman bitecek bu çile?" diye sorarken buldum. daha fazla detay vermeden kitapla ilgili ne yazabilirim emin değilim. özetle, yaşanmış bir hikaye. savaşın bir toplumda neler değiştireceğini gösteren bir kitap. acı eşiği düşük olan kişiler için ağlama ile sonuçlanacak bir çok bölümü var ancak, empati kurabilmek için bile okunabilecek bir kitap.
kitabın dili çok hafif, bir sohbete dahil olmuşsun da o sohbet de akıp gidiyormuş gibi bir his yaratıyor insanda. hikaye başlangıçta saraybosna da bir konservatuarda geçiyor gibi görünüyor. aşık olan öğrenciler ve bir takım dönüp duracak klişeler diye düşünülüyor ilk başta ama, kitabın girişindeki ' bu roman hayal ürünü değildir, tamamen gerçeklere dayanmaktadır' ibaresi içini hafif huzursuz ediyor. kitabı okurken asla savaş çıkacağını konduramayan boşnak halkı gibi bir anda savaşın ortasında buluveriyorsunuz kendinizi. vahşet, katliyam, acımasızlık tüm çıplaklığı ile gözler önüne seriliyor. kitabı okurken çok kez kendimi "ne zaman bitecek bu çile?" diye sorarken buldum. daha fazla detay vermeden kitapla ilgili ne yazabilirim emin değilim. özetle, yaşanmış bir hikaye. savaşın bir toplumda neler değiştireceğini gösteren bir kitap. acı eşiği düşük olan kişiler için ağlama ile sonuçlanacak bir çok bölümü var ancak, empati kurabilmek için bile okunabilecek bir kitap.
devamını gör...
2.
başlarda kitap normal gidiyordu ama ilerledikçe öyle sardı ki elimden bırakamadım. her sayfasında etkilendim ve gözyaşlarına boğuldum çok etkileyici ve belli bir birikim için çok araştırma yapılmış bir kitap. buram buram emek kokuyor resmen, hiç şüphesiz bu zamana kadar okuduğum en iyi romanlardan biriydi. tek söyleyeceğim mutlaka okuyun, okutun.
devamını gör...
3.
en çok etkilendiğim, aynı zamanda okurken en çok ağladığım kitaptır incir kuşları. biz kadınlarla ilgili hassasiyetimi başlatmıştı ben daha da küçükken. keşke anlatılan şeyler yaşanmış olmasaydı, keşke bu muhteşem kitap var olmasaydı demiştim son sayfalara yaklaştıkça...
devamını gör...
4.
kitabın ismini görünce bile bir duygulandım. bir insanı bir kitap ancak bu kadar etkileyebilir. bir yerden sonra ağlamaktan artık gözümde yaş kalmamıştı. bence bir şans verin derim ben.
devamını gör...