isviçreli bilim adamlarından cem yilmaz filmlerine dinsel açıdan inceleme
başlık "bystander" tarafından 11.01.2021 07:22 tarihinde açılmıştır.
1.
keşke bu haber, başlıktaki gibi bir “zaytung” haberi olsaydı. ancak maalesef bilim adamları türk ve haber de gerçek...
olayın kahramanları, marmara üniversitesi atatürk eğitim fakültesi öğretim üyesi doç. dr. bilal yorulmaz ile sarıyer mehmet ipgin ortaokulu din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni tuğba sarımsakçı akar. değerli bilim insanlarımız ülkecek zor günler geçirdiğimiz bu süreçte, çok önemli bir çalışmaya imza atarak “cem yılmaz filmleri'nin din ve değerler açısından incelenmesi” adlı makale yayımlamışlar ve filmlerde cinselliğin, dekoltenin yoğun olarak kullanıldığı, eşcinselliğe yer verildiği, ibadetlere ise hiç yer verilmediği tespitleri ile çağdaş yaşama müthiş bir katkıda bulunmuşlar.
isviçreli bilim adamlarını çatlacak , almanya’nın kıskançlıktan çılgına dönmesine neden olacak bu çalışmadan dolayı kendilerini tebrik etmiyor, başarısızlıklarının devamını diliyorum .
meraklısı için : www.sozcu.com.tr/hayatim/ku...
zorunlu ek : sözlükte gündeme dair görüşümü söyleme özgürlüğüme, hakkımda hiç bir bilgiye sahip olmayan bir yazarın ön yargılı bir biçimde bomboş bir demogoji ile tarafıma eleştiri yaptığını sanması vakasını da yaşadım. bu kadar popülist bir söyleme içi dolu bir cevap veremeyeceğimi, versem de kavrayamayacağını bilmek en acısı. oradan buradan çalıntı şiirleri, aşikar arikülasyon bozukluğu ile aklı başında tiyatrolardan kabul görmemiş, ajitasyon ve fakir edebiyatı ile ülkenin sanat seviyesini yerle bir eden bir oluşumun taciri yılmaz erdoğan üzerinden örnekleme tapmadı da cabası.
adana kebabını pişerken bir arada tutan içindeki demirdir dostum. iktidara yaranmak için sma sürecindeki tavrıyla iyice hedef olan cem yılmaz için durup dururken bu kadar saçma ve gereksiz bir çalışma yapanların zannımca savunulacak hiç bir yanı da yoktur. sen ve senin gibi çapsız düşünce içerisinde sanata sanatçıya yapılan saygısızlığı savunanlar yüzünden yüzlerce yolluk geleneksel türk tiyatrosunun hali de ortadadır.
olayın kahramanları, marmara üniversitesi atatürk eğitim fakültesi öğretim üyesi doç. dr. bilal yorulmaz ile sarıyer mehmet ipgin ortaokulu din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni tuğba sarımsakçı akar. değerli bilim insanlarımız ülkecek zor günler geçirdiğimiz bu süreçte, çok önemli bir çalışmaya imza atarak “cem yılmaz filmleri'nin din ve değerler açısından incelenmesi” adlı makale yayımlamışlar ve filmlerde cinselliğin, dekoltenin yoğun olarak kullanıldığı, eşcinselliğe yer verildiği, ibadetlere ise hiç yer verilmediği tespitleri ile çağdaş yaşama müthiş bir katkıda bulunmuşlar.
isviçreli bilim adamlarını çatlacak , almanya’nın kıskançlıktan çılgına dönmesine neden olacak bu çalışmadan dolayı kendilerini tebrik etmiyor, başarısızlıklarının devamını diliyorum .
meraklısı için : www.sozcu.com.tr/hayatim/ku...
zorunlu ek : sözlükte gündeme dair görüşümü söyleme özgürlüğüme, hakkımda hiç bir bilgiye sahip olmayan bir yazarın ön yargılı bir biçimde bomboş bir demogoji ile tarafıma eleştiri yaptığını sanması vakasını da yaşadım. bu kadar popülist bir söyleme içi dolu bir cevap veremeyeceğimi, versem de kavrayamayacağını bilmek en acısı. oradan buradan çalıntı şiirleri, aşikar arikülasyon bozukluğu ile aklı başında tiyatrolardan kabul görmemiş, ajitasyon ve fakir edebiyatı ile ülkenin sanat seviyesini yerle bir eden bir oluşumun taciri yılmaz erdoğan üzerinden örnekleme tapmadı da cabası.
adana kebabını pişerken bir arada tutan içindeki demirdir dostum. iktidara yaranmak için sma sürecindeki tavrıyla iyice hedef olan cem yılmaz için durup dururken bu kadar saçma ve gereksiz bir çalışma yapanların zannımca savunulacak hiç bir yanı da yoktur. sen ve senin gibi çapsız düşünce içerisinde sanata sanatçıya yapılan saygısızlığı savunanlar yüzünden yüzlerce yolluk geleneksel türk tiyatrosunun hali de ortadadır.
devamını gör...
2.
yılmaz erdoğan bir röportajında "filmlerde ezan sesi yok, oysa ezan günlük hayatta duyduğumuz bir şey" demiş ve lince uğramıştı.
büyük çoğunluğunun "müslümanım" dediği ülkede bir din öğretmeni kendi alanıyla ilgili açıklama yapması normaldir, filmlerde bunu eksik görmüştür. asıl trajikomik olan ise ne iş yaptığı bilinmeyen bir sözlük yazarının bu durumu eleştirmesidir çünkü ne dini açıdan bir yetkinliğe sahiptir, ne de bir filmi eleştirebilecek yetkinliğe sahiptir, amaç fikir söylemekse eğer her platform buna açıktır ama üzüm yemek değil bağcıyı dövmek isterseniz komik duruma düşersiniz.
büyük çoğunluğunun "müslümanım" dediği ülkede bir din öğretmeni kendi alanıyla ilgili açıklama yapması normaldir, filmlerde bunu eksik görmüştür. asıl trajikomik olan ise ne iş yaptığı bilinmeyen bir sözlük yazarının bu durumu eleştirmesidir çünkü ne dini açıdan bir yetkinliğe sahiptir, ne de bir filmi eleştirebilecek yetkinliğe sahiptir, amaç fikir söylemekse eğer her platform buna açıktır ama üzüm yemek değil bağcıyı dövmek isterseniz komik duruma düşersiniz.
devamını gör...