1.
topla duman halinde ki gökten her bir zerremi, dirileyim nidan ile...
devamını gör...
2.
"belli etmiyorsun ama, tuhaf bir yarayla acı çekiyor, senin bedenin."
(sylvia plathl)
"beklentim yokmuş gibi davranıp, içime dünyalar kadar umudu sığdırmaktan yoruldum."
(nilgün marmara)
"günler koptu. artık geceleri bir ölüm akıyor sokaklara. kentin evlerinin aralıklarına doluyor. boğuluyoruz."
(tezer özlü)
(sylvia plathl)
"beklentim yokmuş gibi davranıp, içime dünyalar kadar umudu sığdırmaktan yoruldum."
(nilgün marmara)
"günler koptu. artık geceleri bir ölüm akıyor sokaklara. kentin evlerinin aralıklarına doluyor. boğuluyoruz."
(tezer özlü)
devamını gör...
3.
ben zaten o ilk acıyla ölmediğimde çok gücenmiştim hayata. / birhan keskin
devamını gör...
4.
geçmeden dünyadan geç dünyadan gülümseyerek.*
devamını gör...
5.
hayatımla ve bir kadın oluşumla ilgili çözemediğim bazı meselelerim var. bütün bunlar yokmuş gibi davranıp kitabi şiirler yazamam. şiirlerim ütüsüz ve buruşuk gezdirdiğim ruhumun diyeti bence. bu yüzden hepsi benden parçalarla dolu. bu yüzden biraz ‘kadınsı’, durup dururken bağıran şiirler.
didem madak.
devamını gör...
6.
içimde sanki hep aynı şarkıyı çalan bir laterna: cancağızım basma perdeme bir çiçek de sen olsaydın
-didem madak
devamını gör...
7.
sen, aydınlık el değmemiş gökyüzüsün
ben, bu kafesin köşesinde bir kuşum tutsağım
füruğ farruhzad
devamını gör...
8.
münâcaat
ey ilâh-ı kâinat, ey masdar-ı sun'-ı kemâl
varlığındır var olan, yoktur o varlıkta zevâl
ey cenâb-ı kibriyâ, bizler gibi âcizlere
kibriyâ-yı zât'ını mümkün müdür etmek hayâl?!
dâima allah'tır kalbimde tesbih ettiğim
bârgâh-ı lûtfuna çıkmaz mı bu feryâd-ı bâl?
pür-günâhım, pür-günâh olmakla mağrûrum buna
şevk-ı afvındır sebeb, afv isterim, ey zü'l-celâl!
rahmetinden kat'ı ümmîd etmeyi men' etmesen,
fart-ı isyânımla bulmazdım münâcâta mecâl
vâkıf-ı her hâlsin, yoksa n'olurdu hâlimiz?
çaresizlikte bize kalsaydı ger tâ'rif-i hâl
sabr ile me'lûf kıldın, ey âzîmü'ş-şân beni
etmedim âlemde sen'den gayre ben arz-ı melâl!
derdinin dermânını sen ver niğâr-ı bî-kesin
ey ilâh'ül halk, ey rabb-i kerîm-i zü'l-celâl!
nigâr hanım
ey ilâh-ı kâinat, ey masdar-ı sun'-ı kemâl
varlığındır var olan, yoktur o varlıkta zevâl
ey cenâb-ı kibriyâ, bizler gibi âcizlere
kibriyâ-yı zât'ını mümkün müdür etmek hayâl?!
dâima allah'tır kalbimde tesbih ettiğim
bârgâh-ı lûtfuna çıkmaz mı bu feryâd-ı bâl?
pür-günâhım, pür-günâh olmakla mağrûrum buna
şevk-ı afvındır sebeb, afv isterim, ey zü'l-celâl!
rahmetinden kat'ı ümmîd etmeyi men' etmesen,
fart-ı isyânımla bulmazdım münâcâta mecâl
vâkıf-ı her hâlsin, yoksa n'olurdu hâlimiz?
çaresizlikte bize kalsaydı ger tâ'rif-i hâl
sabr ile me'lûf kıldın, ey âzîmü'ş-şân beni
etmedim âlemde sen'den gayre ben arz-ı melâl!
derdinin dermânını sen ver niğâr-ı bî-kesin
ey ilâh'ül halk, ey rabb-i kerîm-i zü'l-celâl!
nigâr hanım
devamını gör...
9.
herr tanrı, herr şeytan
savulun
savulun.
küllerin arasından
doğrulurum kızıl saçlarımla
ve çıtır çıtır adam yerim.
çeviren: enis akın
sylvia plath
savulun
savulun.
küllerin arasından
doğrulurum kızıl saçlarımla
ve çıtır çıtır adam yerim.
çeviren: enis akın
sylvia plath
devamını gör...
10.
aşkın da payı var
güneşin
parıltısında
ve erdeminde
hiç uyarmadan
kasırga nasıl sökerse
meşeleri kökünden
öyle sarsıyor yüreğimi aşk
sappho
çeviri: cevat çapan
güneşin
parıltısında
ve erdeminde
hiç uyarmadan
kasırga nasıl sökerse
meşeleri kökünden
öyle sarsıyor yüreğimi aşk
sappho
çeviri: cevat çapan
devamını gör...
11.
devamını gör...