kadınların laf sokmayı sevmelerinin nedeni

gün içinde buna ayrı bir mesai harcıyorlar. ilginç bir karakterize özellik. hani genetik desen değil, hemen hemen her kadın kafasına koyduğuna, lafı çakmayı bir vazife biliyor.

yetişirken tembihleniyorlar mı nedir. asır geçse üzerinden, güleceksin söyleyeceğime ama diyip lafı çakıyorlar. intikam tugayları resmen.

ukala tavırları yüzünden uzak durduğumu unutur. "uzak duramadın demek hımmm" havalarına girer.

ya zeytin dudaklım.. hücrelerine kurban olduğum. bazen yalnızlaşabiliyoruz işte. seni tanıyor, benim için kim olabileceğini biliyorum. yeni bir yabancıya kendimi anlatacak kadar güçlü değilim. kendimi kapatmak yerine sana gelmiş bulundum. internet ile geldim. yorgun bedenimle geldim. uzanmak ve konuşmamak istiyor olabilirim. soru sormamanı istiyor, sadece şirin kumralımsı kafamı memene koyup yatmak istiyor olabilirim. halim kalmamış.

kullan işte şu zaafımı. yaptığım tüm kötü şeylerden pişman olmamı sağlayacak kadar iyi ol. iyilikle ez. iyilikle terbiye et.

ama bu kız ne yapar ?

"senden bi b.k ölmöz dödögömö yönlöş önlödön" der. durmaz, çeşme olur akar çenesi.

kaçıp gitmek istiyorum sonra işte. bu hala bıraktığım gibi diyerek, döndüğüme döneceğime pişman olurum. mesaj attığımdan illalalalah ederim. bacak bacak üstüne atıp, iki tek atarken, vazgeçmek için en uygun son mesajı düşünmekten tükendim artık.

titriyorum.

bildiğim kadarı ile bu kadınca bir kavga biçimi. erkeklerle onların kurallarına göre değil kendi kurallarına göre dalaştıkları vakit kazanacaklarını biliyorlar. ve evet kadınlar zekidir.

malzeme bol, yenisi yoksa bu sefer de pişirip pişirip tak atıyorlar önümüze bir zamanlar olmuşları.
bitmez bu hikaye.
erkekler kalede, top hep kadınlarda.
değişsin bu devran artık.
dernek mi kurulacak ne olacak.

erkekler!!! dedelerimiz mutlu insanlardı.
ey gidi ben bilmem beyim bilir dönemleri, offf off.
o günleri geri almalıyız.
yıkılan kaleler tekrar bizim olmalı.

becerebilmemiz.

sokacak başka şeyleri yok; laf sokuyorlar... kör değil damarlarına basıp sokturmayın...

aksine. ben sevmem laf sokmayi. bana sokulursa da bisey demem. duyarsizim.

şikayetçi arkadaşa başka bişi sokmuş kadın! laf sokuğu beyle mi olurmuş? yilginç.

ben anlamıyorum arkadaş. bazısı hiç duramıyor. sanki seninle karşılaşana kadar biriktiriyor da biriktiriyor sonra toplu halde bir laf sokma silsilesi.
ya gerek yok bunlara ya. yazıktır, bizler de insanız, kalbimiz var yani.

eğlenceli çünkü.
ben bu işi gerçekten eğlenmek için yapıyorum. sadece erkeklere, flörtlere falan değil tüm insanlığa. benimle samimi olan herkese. iyi bi yanıt gelirse daha bir keyifleniyorum. sanmayın ki yalnızca eleştiri. hayır. iltifata bile yediririm bunu yeri gelir. laf sokuyosam bilin ki keyfim yerinde, herkes güvende.

gerçekten sinirli olduğumda çemkiririm. o anlarda laf sokmam, buna laf sokmak denmez. buna laf kanırtmak falan denebilir.

benim en iyi halim kırgın halim olabilir. o zaman sakin, az ve de öz konuşur sonra da bi süre susarım.

ıyi halt yiyorlar aferin onlara.
götleri göğe eriyor sanki.

yengem sayesinde öğrendim. sadece yengem ve yengem gibi birkaç insana uygularım. patavatsız insanlara yapılınca insan bir oh çekiyor yani, yalan söyleyemem.

bazen öyle laf sokuyorlar ki, zeka seviyesinin yüksekliği belli oluyor. hak ediyorsam yapmalarında sakınca yok. ama hak etmediğim halde, sırf başka bir erkek onu üzdü diye aynı muameleyi görüyorsam, aynı hesabı ödemek istemem kalkarım arkadaş. ben o masayı yıkarım filan da diyecektim de masa filan yıkamam ben. garsona yazık. evdeki masayı yıkarım en çok.

başkasını bilmem de ben genelde sevdiğim insanla uğraşırım. laf sokmak da bu olaya dahil. zevkli oluyor, anlıyor, aynı dönüşü yapıyor. önemsemiyorsam görmem, cümle sarf etmeye de gerek olmadığını düşünürüm. istisnalar da var tabi.

bazı insanlar lafı anlatınca anlamıyorlar hoş bazıları sokunca da anlamıyor.
sevmeyelim de taşa mı dönelim.

hak edene yapılan sanat.

laf sokulacak şeyler yapmayın o zaman dedirten başlıkımsı.
laf sokacak zekamız var, yapıyoruz. siz de yapın. ağzınızı bantlayan mı var?