1.
fatih kısaparmak'ın seslendirdiği bedri rahmi eyüboğlu şiiri.
devamını gör...
2.
özütü veyahut suyu ağız içinde çıkan aftlara çok iyi gelir.
devamını gör...
3.
dondurma aroması. oldukça lezzetlidir.
devamını gör...
4.
karadutum, çingenem.
-bedri rahmi
-bedri rahmi
devamını gör...
5.
şurubuyla karı kardan çıkaran,girdiği her gıdaya şekil yaratan efsane meyve.
devamını gör...
6.
bir (bkz: bedri rahmi eyüboğlu) şiiridir.
karadutum, çatal karam, çingenem
nar tanem, nur tanem, bir tanem
ağaç isem dalımsın salkım saçak
petek isem balımsın ağulum
günahımsın, vebalimsin.
dili mercan, dizi mercan, dişi mercan
yoluna bir can koyduğum
gökte ararken yerde bulduğum
karadutum, çatal karam, çingenem
daha nem olacaktın bir tanem
gülen ayvam, ağlayan narımsın
kadınım, kısrağım, karımsın.
karadutum, çatal karam, çingenem
nar tanem, nur tanem, bir tanem
ağaç isem dalımsın salkım saçak
petek isem balımsın ağulum
günahımsın, vebalimsin.
dili mercan, dizi mercan, dişi mercan
yoluna bir can koyduğum
gökte ararken yerde bulduğum
karadutum, çatal karam, çingenem
daha nem olacaktın bir tanem
gülen ayvam, ağlayan narımsın
kadınım, kısrağım, karımsın.
devamını gör...
7.
mis kokulu bir ağacın muazzam meyvesidir. şerbeti, dondurması, reçeli, marmeladı, şurubu tarifsiz lezzette bir meyvedir. insanın ağzını yüzünü tatlı bir pembeye boyar, soğukken de hafif tatlı ve mayhoş tadı ferahlık verir. izmir'in tire ilçesinde en lezzetlileri yetişir, burada marmeladı lor peyniri üzerinde tatlı diye sunulup yenir *
edit: kar helvasını unutmayalım.*
edit: kar helvasını unutmayalım.*
devamını gör...
8.
fatih kısaparmak seslendirmişti vaktiyle, tam bir "hit" parçaydı. o kadar bilinmez ama cem karaca yorumu da çok hoştur. ağıt tadında, tamamen farklı bir yorum.
devamını gör...
9.
reçeli, çocukluğumdaki o enfes kahvaltı sofralarını gözümün önüne getiren, bergama tulumu ve lor eşliğinde ağızda bayram havası estiren bir acayip, bir o kadar da şahane meyve.
devamını gör...
10.
kan dut olarakta ifade edilebilir. #502799
devamını gör...
11.
ilk okuduğumda beni çok etkilemiş ve çok beğendiğim şiirlerden biridir. bu şiir hakkında başka bir tanımımda üzüntümü söylemiştim. keşke bedri rahmi eyüboğlu bu şiiri yasak aşkına değil de onu hep seven çocuğunun annesi eren hanıma yazmış olsaydı. ama işte ne olursa olsun şiir çok güzeldir. tamamı bırakılmamış şaşırdım doğrusu hemen şuracığa bırakıyorum. kesinlikle bilinmesi gereken bir şiir.
karadut
karadutum, çatal karam, çingenem
nar tanem, nur tanem, bir tanem
agaç isem dalımsın salkım saçak
petek isem balımsın a gülüm
günahımsın, vebalimsin.
dili mercan, dizi mercan, dişi mercan
yoluna bir can koyduğum
gökte ararken yerde bulduğum
karadutum, çatal karam, çingenem
daha nem olacaktın bir tanem
gülen ayvam, ağlayan narımsın
kadınım, kısrağım, karımsın.
ıı
sigara paketlerine resmini çizdiğim
körpe fidanlara adını yazdığım
karam, karam
kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
sıla kokar, arzu tüter
ılgıt ılgıt buram buram.
ben beyzade, kişizade,
her türlü dertten topyekün azade
hani şu ekmeği elden suyu gölden.
durup dururken yorulan
kibrit çöpü gibi kırılan
yalnız sanat çıkmazlarında başını kaşıyan
artık otlar göstermelik atlar gibi bedava yaşayan
sen benim mihnet içinde yanmış kavrulmuşum
n’etmiş, n’eylemiş, n’olmuşum
cömert ırmaklar gibi gürül gürül
bahtın karışmış bahtıma çok şükür.
yunmuş, yıkanmış adam olmuşum.
karam, karam
kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
sensiz bana canım dünya haram olsun.
bu arada bedri rahmi eyüboğlu bu şiiri mari gerekmezyan'a yazmıştır.
karadut
karadutum, çatal karam, çingenem
nar tanem, nur tanem, bir tanem
agaç isem dalımsın salkım saçak
petek isem balımsın a gülüm
günahımsın, vebalimsin.
dili mercan, dizi mercan, dişi mercan
yoluna bir can koyduğum
gökte ararken yerde bulduğum
karadutum, çatal karam, çingenem
daha nem olacaktın bir tanem
gülen ayvam, ağlayan narımsın
kadınım, kısrağım, karımsın.
ıı
sigara paketlerine resmini çizdiğim
körpe fidanlara adını yazdığım
karam, karam
kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
sıla kokar, arzu tüter
ılgıt ılgıt buram buram.
ben beyzade, kişizade,
her türlü dertten topyekün azade
hani şu ekmeği elden suyu gölden.
durup dururken yorulan
kibrit çöpü gibi kırılan
yalnız sanat çıkmazlarında başını kaşıyan
artık otlar göstermelik atlar gibi bedava yaşayan
sen benim mihnet içinde yanmış kavrulmuşum
n’etmiş, n’eylemiş, n’olmuşum
cömert ırmaklar gibi gürül gürül
bahtın karışmış bahtıma çok şükür.
yunmuş, yıkanmış adam olmuşum.
karam, karam
kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
sensiz bana canım dünya haram olsun.
bu arada bedri rahmi eyüboğlu bu şiiri mari gerekmezyan'a yazmıştır.
devamını gör...
12.
bu meyve ile ilgili çok güzel, romantik bir hikaye vardır;
iki genç birbirlerini çok severler ve bir gün bir karadut ağacının altında buluşmaya karar verirler.
o gün gelir ilk kız gelir ağacın altına. ama o da ne karşıdan bir aslan gelmektedir avını yeni avlamış ağzı kan içerisinde.
kız korkar ve kaçar. kaçarken fularını düşürür.
sonra erkek gelir ağacın altına ve aslanın ağzı kanlı bir şekilde sevdiceğinin fularıyla görür.
aslanın, sevgilisini öldürdüğünü zanneder ve bu acıya dayanamaz oracıkta hançerini çeker ve canına kıyar delikanlı.
belli bir süre sonra kız saklandığı yerden çıkar ve buluşma yerine tekrardan gider ve kanlar içinde sevgilisini görür.
ağlamaya başlar. sular seller gibi ağlar. o da sevgilisinin kendini öldürdüğü hançerle kendi canına kıyar.
yukarda bu durumu izleyen yunan tanrıları bu duruma çok üzülür ve bu aşıkları ölümsüzleştirmek için;
genç erkeğin kanını karadut meyvesine,
genç kızın göz yaşlarını da karadut ağacının yaprağına zerk ederler.
bundan böyle karadut lekesini ancak karadut ağacının yaprağı çıkaracaktır.
iki genç birbirlerini çok severler ve bir gün bir karadut ağacının altında buluşmaya karar verirler.
o gün gelir ilk kız gelir ağacın altına. ama o da ne karşıdan bir aslan gelmektedir avını yeni avlamış ağzı kan içerisinde.
kız korkar ve kaçar. kaçarken fularını düşürür.
sonra erkek gelir ağacın altına ve aslanın ağzı kanlı bir şekilde sevdiceğinin fularıyla görür.
aslanın, sevgilisini öldürdüğünü zanneder ve bu acıya dayanamaz oracıkta hançerini çeker ve canına kıyar delikanlı.
belli bir süre sonra kız saklandığı yerden çıkar ve buluşma yerine tekrardan gider ve kanlar içinde sevgilisini görür.
ağlamaya başlar. sular seller gibi ağlar. o da sevgilisinin kendini öldürdüğü hançerle kendi canına kıyar.
yukarda bu durumu izleyen yunan tanrıları bu duruma çok üzülür ve bu aşıkları ölümsüzleştirmek için;
genç erkeğin kanını karadut meyvesine,
genç kızın göz yaşlarını da karadut ağacının yaprağına zerk ederler.
bundan böyle karadut lekesini ancak karadut ağacının yaprağı çıkaracaktır.
devamını gör...
13.
karadutun lekesini sadece kendi yaprağı çıkarırmış.eskiler; “insan da aynı bu ağaç gibidir” derler. yarasına ilacı başka yerde arayan yanılırmış. her yaranın merhemi kendi dalındaymış.
devamını gör...
14.
çanakkale izmir karayolu üzerinde özellikle edremit, burhaniye, gömeç, ayvalık güzergahı üzerinde karadut ve karadut suyu satanların bol olduğu güzel tat. evet.
devamını gör...
15.
sütlü tatlıların aromatik kahramanı.
devamını gör...
16.
ülkemizdeki merkezi balıkesir olan lezzet ve şifalı besindir.
devamını gör...
17.
reçelinin ağız yaralarına birebir olduğu meyvedir kendisi... ağacına tırmanıp yemek çok zevklidir ancak bu isi gizli yapmanız imkansızdır çünkü ellerinizde yıkamaniza rağmen geçmeyecek kara lekeler sizi hemen ele verir.
devamını gör...
18.
hüzünlü bir mitolojik hikayeye konu olan meyvedir. hikaye de şöyledir.
rivayete göre çocukluklarından beri birbirlerine âşık iki genç varmış. kızımızın adı tispe, oğlumuzun adı da piremus imiş. nedendir bilinmez bu iki aşığın aşklarına aileler razı değilmiş. piremus ve tispenin tek buluşabildikleri yer yan yana olan evlerinin duvarındaki ufak delikmiş. buradan hasret giderirlermiş, aşk yaşarlarmış. bu durum sonunda piremus un canına tak etmiş. tispe ye ormandaki ulu ağaca gelmesini söylemiş. bu diyardan kaçacaklarmış. ertesi gün tispe çok heyecanlı olduğundan erkenden gitmiş ulu ağaca. fakat vardığında avını yeni yemiş ağzı yüzü kan içinde bir aslan görüvermiş. korkup ilk bulduğu mağaraya saklanmış. koşarken de boynundaki eşarbını düşürmüş. aslan eşarbı ağzına alıp parçalamaya başlamış. tam da o sırada piremus çıkagelmiş. gördüğü manzara karşısında deliye dönmüş, nasıl dönmesin? aslanın tispeyi yediğini düşünmüş. birden hançerini çıkarıp göğsüne saplamış. oracığa yığılıvermiş, kanlar içinde. biraz zaman sonra tispe saklandığı mağaradan çıkmış. ağacın altına gelince sevdiceğinin cansız bedenini elinde kendi eşarbıyla görmüş.sevdiği adam onun öldüğünü sandığı için canına kıymış. kalp dayanır mı? eşarbını elinden alıp asmış kendini ağaca. ruhu ağacın yapraklarına karışmış. piremus un kanı da ağacın meyvelerine renk olmuş.
derler ya kırmızı dutun lekesini bir tek yaprağı çıkarır diye. piremusun kanını bir tek tispe bin ruhu temizler...
rivayete göre çocukluklarından beri birbirlerine âşık iki genç varmış. kızımızın adı tispe, oğlumuzun adı da piremus imiş. nedendir bilinmez bu iki aşığın aşklarına aileler razı değilmiş. piremus ve tispenin tek buluşabildikleri yer yan yana olan evlerinin duvarındaki ufak delikmiş. buradan hasret giderirlermiş, aşk yaşarlarmış. bu durum sonunda piremus un canına tak etmiş. tispe ye ormandaki ulu ağaca gelmesini söylemiş. bu diyardan kaçacaklarmış. ertesi gün tispe çok heyecanlı olduğundan erkenden gitmiş ulu ağaca. fakat vardığında avını yeni yemiş ağzı yüzü kan içinde bir aslan görüvermiş. korkup ilk bulduğu mağaraya saklanmış. koşarken de boynundaki eşarbını düşürmüş. aslan eşarbı ağzına alıp parçalamaya başlamış. tam da o sırada piremus çıkagelmiş. gördüğü manzara karşısında deliye dönmüş, nasıl dönmesin? aslanın tispeyi yediğini düşünmüş. birden hançerini çıkarıp göğsüne saplamış. oracığa yığılıvermiş, kanlar içinde. biraz zaman sonra tispe saklandığı mağaradan çıkmış. ağacın altına gelince sevdiceğinin cansız bedenini elinde kendi eşarbıyla görmüş.sevdiği adam onun öldüğünü sandığı için canına kıymış. kalp dayanır mı? eşarbını elinden alıp asmış kendini ağaca. ruhu ağacın yapraklarına karışmış. piremus un kanı da ağacın meyvelerine renk olmuş.
derler ya kırmızı dutun lekesini bir tek yaprağı çıkarır diye. piremusun kanını bir tek tispe bin ruhu temizler...
devamını gör...
19.
güzel bir bedri rahmi eyüboğlu şiiridir. haddim olmayarak seslendirmeye çalıştım.
vocaroo.com/18cdczqqWDw8
vocaroo.com/18cdczqqWDw8
devamını gör...
20.
her yaz koca bir kavanoz reçelini yaptığım, kış boyu da bunu bilenlere, ağız yaralarına şifa olsun diye dağıttığım meyve.
'ben beyzade kişizade
her türlü dertten
topyekün azade' kısmının zaman zaman dilime dolandığı bedri rahmi şiiri aynı zamanda da.
'ben beyzade kişizade
her türlü dertten
topyekün azade' kısmının zaman zaman dilime dolandığı bedri rahmi şiiri aynı zamanda da.
devamını gör...