bir kere yapmaya başladıktan sonra, bağımlısı haline getiren spor. çeşitli sebeplerden ara vermek zorunda kalınca insanı buhranlardan buhranlara sürükleme özelliği ile bilinir.

tırmanış ile ilgili en kapsamlı ve doğru türkçe bilgilere ulaşmak için: tırmanış.org
devamını gör...
hakkında hiçbir fikrim olmayan ama bu işi yapan bir arkadaşımla yaptığımız bir halı saha maçında rakip olduğumuz bir pozisyonda ne menem bir spor olduğunu, bu işi yapanların kaya gibi sağlam olduğunu anladığım eylemdir.

sosyal bilimler lisesinde çalıştığım dönemler sık sık halı saha maçı yapardık. genelde de iki tarafta birer öğretmen olur kalanlar da öğrenciler olurdu. o hafta ben bir takımda oynarken diğer takımda da ishak diye bir öğretmen arkadaş oynuyordu.

ishak çok iyi bir insandı. sohbet etmek de keyifliydi bir yere kadar. ayrıca kendisi kaya tırmanışı yapıyordu. çocuklar öğretmen arkadaşı gta oyununda bir karaktere benzetiyordu ama ben hatırlamıyorum kim olduğunu.

maç esnasında ses tonu yüzünden duffy lakabı taktığımız mustafa ile bir ikili mücadele esnasında içimde kötü bir his oluşmuştu aslında. ama bunu anlatmadan önce duffy dediğimiz öğrenciye bir süre sonra babasının da duffy demeye başladığını söyleyerek devam edeyim. adam kendi koyduğu isimden daha uygun bulmuş bizim taktığımız ismi.

neyse işte duffy bir pozisyonda dünyanın en büyük salaklıklarından birini yaparak topu ishak'ın sağından atıp solundan geçmeye karar verdi. hızla gelirken topu sağından attı ama ishak'ın soluna ulaşamadı. bodoslama çarptıktan sonra da benzeri ancak çizgi filmlerde olacak şekilde geri doğru uçtu. ilginç bir andı bizim için.

sonra, birkaç pozisyon sonra boşta kalan bir topa doğru koşmaya başladım. ve topa çok sert vurup gol atma niyetinde idin. yani öyle bir vuracaktım ki hami mandıralı önüne ilikleyecekti. top öyle bir gidecekti ki kaleci fabian barthez'in roberto carlos'un şutuna baktığı gibi bakacaktı topa. öyle sert vuracaktım ki prekazi'nin monaco'ya attığı efsane gol gibi olacatı. olmadı.

ishak topa benden önce dokundu. ben de hazır ayağım havadayken o hızla ishak'ın sabit duran ayağına vurdum. o anda bir ışık huzmesi beni içine çekti. sanırım havadaki ikinci taklamda şol cennetin ırmakları çalmaya başladı kafamda. allah deyu deyu düştüm yere.

bir süre yerde bilinçsizce yattıktan sonra ayağa kalktım. benim hesabıma göre ishak'ın ayağı kırılmış olmalıydı. ama o sanki bu kozmik olay hiç yaşanmamış gibi orta sahadan fuleli bir top atmakla meşguldü. sanki yine geliyorum yılanoğlu sahnesindeki yılanoğlu olmuştum birden.

yanına gidip de hele gardaş biz o abiyi gömdüydük demek istedim ama diyemedim.

allah'ımı sevdiğim için defansa döndüm. ayağıma gelen her topu hiç riske girmeden taca bıraktım. hayata küstüm. kaya tırmanışının ne menem bir şey olduğunu anladım.
devamını gör...
üniversitede sınıfımızda bir çocuk kaya tırmanışçısıydı. kendisinin deyişi: serçe parmaklarıla barfikste en az 10 kere çekebilmelisin.
çocuk güdüktü ama kaya gibiydi. #3557600 eksik bile anlatmış.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kaya tırmanışı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim