kediyi derin uykusundan uyandırmak

bir kedi, hatta kedi yavrusu olduğunuzu düşünün. mahalledeki kafenin kaldırım üzerine koyduğu koltuklar boş. nisan ortası sabah güneşi koltuğa vurmuş ısıtmış. cadde tenha. pek ses yok. koltuğa sıçrayıp uaznıyorsunuz ve enfes, sadece rüyalarda görülecek bir uykuya dalıyorsunuz.
gidip bir çay içeceğim. bakıyorum benim koltukta biri uyuyor. ses çıkartmadan arka masaya geçiyorum. çaynura sessiz olmasını işaret ederek çayımı söylüyorum. çaynur çayımı getiriyor.
biraz oturuyorum.
karşıdan bir kokona geliyor. "eyvah" diyorum "bu kokona bunu uyandırır şimdi". yanılmıyorum. kokona "ah yavruuuum. yerim seni yer" diyerek uyuyan hayvanın kafasını mıncırıyor.
kedicik uyanıyor. kokona bana da sevimlilik yapmaya çalışıyor. "uyuyan hayvanı uyandırdınız, uyandıranlarınız çok olsun" deyip sevimlilik gülüşünü yüzüne yapıştırıyorum.
bela okuyup gidiyor.