keloğlan

kel

türk mitolojisinde , masal karakteri.
saçsız oğlan.

padişahlar ve onların kızları ile haşır neşir insan.

kendisinin de dediği gibi bir garip kel oğlan.

çizgi filmde balkız'a aşık olduğu masal karakteri.

efendim zamanın birinde bizim keloğlan yolda on para bulmuş. başlamış düşünmeye. ne yapayım, ne edeyim derken “ağrısız dişim, kaygısız başım varayım, gideyim bir leblebi alayım da kütür, kütür yiyeyim.” demiş. keloğlan leblebiyi almış, yolda giderken bir kuyu görmüş. “acep nedir ki bu kuyu, içilir mi ki suyu?” deyip şöyle bir bakayım derken leblebiyi suya düşürünce başlamış söylenmeye. “a kara kuyu, kara kuyu. sen esirge benden bir yudum suyu. sonra gel de elsiz ayaksız elimden al leblebiyi. neredeymiş bu yağ, bu yağma? de hadi verirsen ver leblebimi. yoksa taşını kırar başını yararım senin.” demiş. keloğlan böyle deyince kuyunun içinden bir arap bacı çıkmış amma bir dudağı yerde bir dudağı gökte. “a keloğlan ne söylenip durursun başımda? senin leblebiyi peri kızları düğünde yedi. ben sana onun yerine açıl sofram açıl deyince açılan, kapan sofram kapan deyince de kapanan bir sofra, bir keramet sofrası vereyim.” demiş. keloğlan keyifle kısmette bu da varmış, deyip sofrayı omuzladığı gibi anasının yanına gitmiş. sofrayı anasına göstermiş. sonra da anasının sofrana nazar değdirirsin, sofranı kaybedersin demesine aldırmadan böbürlenerek köylülere soframı göstereyim diye herkesi yemeğe davet etmiş. keloğlan köylüleri doyurayım derken sofrayı kaybetmiş. başlamış düşünmeye. “acep şu mu aldı, bu mu aldı derken sofrayı o arap bacı aldı diye gitmiş kuyunun başına, başlamış söylenmeye. “ a kara kuyu, kara kuyu. bir verip bir almak allah’a yakışır. sen kimden öğrendin bu huyu. döne, döne pazarlık olacaksa ben de leblebimi isterim.” demiş. keloğlan böyle deyince aynı dev kuyunun içinden çıkmış ve keloğlan’a kudur tokmağım kudur deyince haksızların başına vuran, dur tokmağım dur deyince de duran bir tokmak vermiş. “keloğlan, kısmette bu da varmış.” deyip yola koyulmuş. orası senin, burası benim gezerken anasının yanına varmış. anası keloğlan’ı omuzunda bir tokmakla görünce başlamış söylenmeye “a benim hayırsız oğlum, a benim akılsız oğlum. o keramet sofrasını kaybettin, o tükenmez sofrasını kaybettin de bula bula bunu mu buldun?” demiş. keloğlan anasına “şimdi gösterim ben sana.” diyerek “kudur tokmağım kudur, şu anam olacak kadının başına başına kudur.” deyince tokmak başlamış keloğlan’ın kel başına vurmaya. o zaman aklı başına gelmiş keloğlan’ın. hemen gitmiş anasının dizinin dibine. anne yüreği tabi bu, dayanamamış. “a benim akılsız oğlum, a benim hayırsız oğlum, sen sen ol bir daha ananın sözünden çıkma, sen sen ol bir daha gösteriş budalası olma.” demiş. onlar ermiş muradına, siz de eresiniz muradınıza.

kel çocuk mu olur diye küçükken uzun uzun düşündüren kahraman.

en bilinen keloğlan'ımızı rüştü asyalı canlandırmıştır. bu da onun seslendirdiği çok güzel bir parçadır.

commodore 64 için yapılan ve de aynı zamanda tarihteki ilk türkçe grafik macera oyunudur:

mehmet ali erbil, özcan deniz'li bir keloğlan filmi daha vardır. izlemenizi pek tavsiye etmesem de ayhan yener'den keloğlan şarkısını dinlemenizi tavsiye edebilirim.

kavun değil kelektir
fistan değil yelektir.
eğer tacı ararsan.
en adi bir köpektir.

valla tum iliskilerimi mahveden adam ya.

kime yurusem hepsi keloglan izliyo.

ya sen kimsin ya. sen neden tum guzel kizlarin izledigi o cizgi film veya filmsin. yeter lan. kelsin lan sen. jason statham bu kadar kelliginin ekmegini yiyemedi.

al balkiz'i git iste, benim ballari neden aldin lan sen.

çizgi film ise sıkıntı yok.(bkz: swh)

kel erkek. kismen sahsim. evet.