içimizdeki çocuğu kabul etmek ve bağırış çağırışlarını sakinleştirip, sevgi gösterip, kollayıp, korumak demektir.
devamını gör...
kendinize vurmayın, kendinizi vurmayın.
(bkz: kampanya)
devamını gör...
asla beceremediğim hareket maalesef. bunun yerini, kendime karşı acıma ve kabullenme duygusu alır ilk olarak. en ufak bir olayda kendimden şüphelenir, ek olarak da kafamda kurduğum saçma senaryolara son veriririm. çünkü mantık çerçevesinde düşünme şeysi bir süre için yok oluyor.

gördüğüm kadarıyla toplumda da yadırganan bir durum bu ama bence insanın kendini sevme aşamasında başarması gereken ilk şey bu olmalı ki öz benlik algısı oluşabilmeli bu tür süreçlerde.
devamını gör...
zorluklardan çıkmanın yolu... birisi bana "yaşadığın şeyler zaten zor, bir de bu durumda kendini suçlayıp durumu daha da zorlaştırma. senin yaşadıkların, en sevdiğin arkadaşının başına gelse nasıl davranırsan kendine de öyle nazik, şefkatli davran." demişti. gerçekten bu tavsiye çok işime yaradı çünkü insan, en çok kendine zulmediyor. bunu fark etmek birinci aşama, artık ne olursa olsun kendine şefkatli davranmak da ikinci aşama...ruhsal gelişim, öyle bir günde olmuyor, işte böyle aşama aşama ilerlemek gerekiyor...
devamını gör...
ben kendi kendime de yeterim insanı.

ne zaman şefkate ihtiyacım olsa yanaklarımı sıkarım, saçlarımı okşarım, kendime sarılır, kendi kendimi teselli ederim. tek şefkatle yaklaşamadığım konu kendimi yanaklarımdan, alnımdan öpemiyorum. onu da başarırsam bu şefkat aşka dönüşecek ve kendi kendimden hoşlanmaya başlayacağım. aşk görüyorum kendimle. en iyisi bi çay içelim.

-şerefe yavuz!
- şerefe çölekciğiiim!
devamını gör...
öpücük de vereyim mi abime? şeklinde cevap verilmesi gereken eylem. evet şimdi deniyorum kendime şefkatle yaklaşmayı; canım benim gecenin bu saatinde ne sıktı canını bir anlat bakalım neden uyumuyorsun sen ah bir tanem gel buraya, ne? hamdi yalan mı söyledi? ah canım benim kırıldın mı hamdi'ye....
hamdi yok.
devamını gör...
ben insanın kendini sevmesinin, şefkat duymasının çok rasyonel şeyler olmadığını düşünüyorum.
insanın kendisini sevebilmesi için en hafif tabiriyle iç görüsünün zayıf olması gerekir.
kendi zihniyle yüzleşebilecek kalibrede hiçbir beyin kendini sevemez. sevmesine de gerek yok.
kişinin kendinden, olduğu şeyden memnun olması, gurur duyması gayet mümkün ama sevmek, şefkat duymak falan bunlar başkasının yapması gereken şeyler.
narsizm gibi kendine aşık olma hali bile en temelinde yetersizlik hissi ve kendinden nefret etmek duygularından temelleniyor sonuçta.

kendinize iyi bakmak, psikolojik ve fizyolojik açıdan sağlıklı olmaya çabalama mevzusuna; kendine şefkatli/iyi davranmak olarak bakıyorsak bir şey diyemem tabii.
devamını gör...
sadece arada bir omzumdan öpüyorum, "canım kendim" diyorum. neden? çünkü; şefkat, "acıyarak ve esirgeyerek sevmek"tir. acımam kendime, esirgediğim de görülmemiştir.
devamını gör...
kendime adaletle yaklaşabilsem kafi.
devamını gör...
gıdışını yerim aşkçukulatam.

aha son derece şefkatli bir yaklaşım.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kendine şefkatle yaklaşmak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim