keşke bana ait olsaydı dediğiniz satırlar

şurup gibiyim şurup , turp gibiyim turp turp

şurup gibiyim şurup , turp gibiyim turp turp
ben ateş sen barut , hmm hmm , öptüm seni şap şup
ben ateş sen barut , hmm hmm , öptüm seni şap şup

şapşup , şaap şuup
şaapşup
ha şaaap ,ha şuuup

şaka değil işte şurup
krizlere girme beni unutup

grup olalım grup
grup olalım grup

ben hudut sen haydut
gizli gizli gelme
her derde deva
şifasın şifa
çok çektim cefa
vitamini havuz
ben gübre , sen muz

aahh

muz gibiyim muz muzz

oooh

muz gibiyim muz muzz

çikita muz , çikita muz

şu aşağıya koyacağım satırlar keşke bana ait olsaydı.

bu satırları ben yazsaydım sanırım gece bir kabustan uyanıp sigara içerken yazardım.

öyle yoruldum ki yoruldum dünyayı tanımaktan saçlarım çok yoruldu gençlik uykularımda acılar çekebilecek yaşa geldiğim zaman acıyla uğraşacak yerlerimi yok ettim. ve şimdi birçok sayfasını atlayarak bitirdiğim kitabın başından başlayabilirim.

herkes seni sen zanneder.
senin sen olmadığını bile bilmeden,
sen bile..
seni ben geçerken,
derim ki,
saati sorduklarında;
onu ”o” geçiyordur.
kimse anlam veremez.
tamir ettirmedin gitti derler şu saati.
ettirmek istiyor musun demezler.

bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur.

zamanı durdururum yüreğimde,
sensiz geçtiği için,
akrep yelkovana küskündür.
şu bozuk saat çalışsa benim için ölümdür.
bil ki akrep yelkovanı geçerse,
atan bu yüreğim durur.
bırak bozuk kalsın, hiç değilse;

bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur.

turgut uyar

elimde, sükutun nabzını dinle,
dinle de gönlümü alıver gitsin!
saçlarımdan tutup, kor gözlerinle,
yaşlı gözlerime dalıver gitsin!yürü, gölgen seni uğurlamakta,
küçülüp küçülüp kaybol ırakta
yolu tam dönerken arkana bak da,
köşede bir lahza kalıver gitsin!ümidim yılların seline düştü,
saçının en titrek teline düştü,
kuru yaprak gibi eline düştü,
istersen rüzgara salıver gitsin!