kimsenin bir derdi yokmuş gibi herkesin birbiriyle uğraşması

enteresan bir durum tabi. dertlerimizi sıralayalım bakalım ne olacak?

#2282971'ya cevaben...
bulaşık makinem bozuldu. üç çözüm var:
1) yenisini almak. 5500 yeteleden başlıyor. beni en az yoracak olan bu.
2) servis çağırmak. kaça mal olacağından çok servisi beklemek beni üzüyor. bir de tamir olsun olmasın nakti sayacağız.
3) bu makineyi aşağı giriş kapısının oraya indirmek. üst kattaki ikinci makineyi buraya taşıtmak. onun için de bulaşık makinesi kurulumundan anlayan taşıyıcı gerek.
derdin büyüklüğüne bakar mısınız. uğraşmayın olm benle.

oğlum unuttuğumuz araç muayenesini hatırladı. randevu almak için tüv sayfasını açtım. ocak ayından kalan hgs cezamı gördüm. hem hgs cezası için hem gecikmiş muayene için faiz ödedim. iki sene ne ara geçti ya!

devlet, borçlar için geciken muayeneler için niye bildirim atmıyor?
bir ay sonra sigorta yapılacak,
gitsin paralar. neyse
allah başka dert vermesin.

94 reno siprink im var, (ön camlar otomatik) lpg kazanının değişmesi gerekiyomus, tamı tamına bin tale ayol.biktim.

meğer dertsizmişim. başlığa girip dertsiz başıma dert aldım okudukça. kolay gele dostlar.

neden bilmiyorum fakat bizim ülkemizde sıkça rastlanan durumdur. başkasının mutluluğunu istemek bir yana mutsuz ve başarısız olmasını görmekten keyif alan toxic, sevgisiz ve saygısız insanlar haline geldik. acilen birbirimize sarılıp arınmamız gerekiyor.

"bende bir hayat vardı, herkesinki gibi zordu
ama herkes tek zoru kendisininki sanırdı
asıl hayat herkese bunun için zor olurdu"
bendenizin bir şiirindendir efendim

"ben mutlu değilsem başkası da olmasın" saikiyle yapıldığına inandığım hareket. huzuru olmayan huzur bozar.

benim şu anki en büyük derdim blender'da saç yapamıyor oluşum. mask effect doğru çalışmıyor. ben de detayları bilmediğim için mal gibi bakıyorum monitöre bir süredir. internetten de bulamadım sorunun çözümünü. artık particle falan başka bir sistemle devam edeceğim mecburen, istemesem de...

edit: biraz kurcalayınca buldum sorunu.

insanların kuruntarindan biridir. herkesin kendiyle uğraştığını düşünür. nalinci keseri gibi her şeyi kendine yontan insanoğlu birilerinin kendi mutluluğunu kiskandigini o yüzden de kendisiyle uğraştığını söyler durur. kimse de demez ki "eksiklik kendi özümde"
ben kendimi bildiğim kadarıyla salt kötülük yapılacak kadar önemli biri değilim. sizi bilmiyorum tabi.

dertlerini yok sayabilme yolunu başkalarına dert olarak çözmeyi deneyen vasıfsız insan hareketi.

hayatımın hiçbir köşesinde anlamayacağım bunu. sizinle aynı yollardan geçmiş, benzer endişelere sahip insanların dahi yolunuzdaki taşı kaldırmak yerine önünüze baraj kurmasıyla ilgili olan fikriyatı zihnine ilmek ilmek işleyen malum ruh bozukluğunu tedavi ettirebilmek halihazırda imkansız çünkü. bunların yoğun çalışmakla, yorgun olmakla hiçbir alakası yok, olamaz da. bir insanın içi kötüyse, şayet bir insanın fıtratı bozuksa amuda kalkmış pozisyonda ağzında kuş bile tutsa insanlığa zerre bir fayda sağlayamaz. çünkü kodlanmamış o, olmamış yani.

iyiliğin anlamsızlığı, sessizlerin kaybetmesi, iş bilenlerin değer görmemesi dahil her şey bununla bağlantılı, kendini iyi hissetmek için etrafını hiçe sayan heves katili insan yığını. saçma sapan işler.

günümüz tipik insanı