1.
bir şeyi istenilen parametrelere getirmeye ve o parametrelerde tutmaya verilen isimdir. o kadar geniş bir alanı kapsar ki insanın aklına durgunluk verir. sadece bir arabanın direksiyonundan bahsetmiyorum, medya, reklamlar, devletler, organize din, eğitim, kültür, sinema, müzik, ulaşım ve nice konular, hatta şehir planlaması bile kontrole elverişli olacak şekilde tasarlanır.
devamını gör...
2.
bir mittir. insan kendisini fiziksel ve psikolojik tehlikelerden korumak ister. ve evrimsel sürecinde zamanla bu isteği kalıtsal bir içgüdüye dönüşmüştür. çünkü içgüdüler insanı hayatta kalmaya yönlendirir, ama insan diğer hayvanlardan farklı olarak sadece ölmek, aç kalmak ve incinmek tehlikelerine karşı değil, özellikle insana özgü olan başka bir tehlikeye, akıl sağlığını yitirme tehlikesine karşı da savaşmak zorundadır. bu kadar fazla tehditle karşı karşıya olan insan, hayatta ve sağlıklı kalabilmesi için oldukça kullanışlı bir mekanizma olan korkuyu kullanır. kontrol ise insan ruhsallığında korku güdüsüyle tezahür eden bir arzudur. fakat gerçekte bir mittir çünkü imkansızdır. kontrol yüzdeleri olan bir olgu değildir, bir şey ya kontrol ediliyordur ya da kontrol dışıdır. insan ise bırakın etrafındaki diğer öğeleri, daha kendi ruhsallığında bile bir kontrole sahip değildir. hayatını bilinçaltı yönelimleriyle yaşar, doğası buyken kontrol arzusuna bir silahmış gibi sarılmak sadece delirmesini hızlandırır. uyumlanma ve adaptasyon kontrolden çok daha sağlıklıdır.
devamını gör...
3.
öz türkçe tam karşılığı yoklama olan yabancı sözcük.
devamını gör...
4.
hayatımın kontrolünü tam olarak ne zaman kaybettim bilmiyorum ama kaybetmeye başladığım tarihi çok iyi hatırlıyorum. yine bir kasım mevsimiydi.
devamını gör...