kuran'ın birçok ayetinde geçen ve putperest(müşrik, çoktanrıcı) araplar tarafından muhammed'e yöneltilen 'deli' suçlamalarıdır. bu konunun geçtiği ilgili ayetlerde sanki bir suçlu, işlediği suçtan kendini aklamaya çalışırcasına gibi sürekli "ben deli değilim" der. suçluluk psikolojisi işte... bir tanrının kitabında tanrı, hiç "ben deli değilim" der mi? demez. yoksa bu tanrı, akıllı bir varlık değil mi yoksa? görülüyor ki kur'an, bir tanrı'nın sözü değil, düpedüz zırcahil birisinin uydurmasıdır ve kurgusudur. bu olay resmen kemal sunal'ın "deli deli küpeli" filmi gibi olmuş. komedi gibi bir din...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel allah sözü olduğu iddia edilen bir kitapta böylesi tuhaflıklar bulunamaz. o zamanın pagan arapları, muhammed'in akıl sağlığının bozuk olduğundan şüphelenmişler ve o pagan araplar, tespitlerinde gayet de haklılarmış.
devamını gör...
bir peygamber ya hakikaten peygamberdir, ya delidir ya da yalancıdır. ha bir de hiç varolmamış, sonradan uydurulmuş karakter olması ihtimali var. (bkz: isa)

ben de müslüman değilim, muhammed'in temporal lob epilepsisi kaynaklı piskomotor veya komplex kısmı episodlar yaşadığını düşünüyorum. o sırada mekke'nin iktidarı için mücadele eden aynı ailenin üyelerinin takipçileri için, peygamberliğinin ilanı uzun dönem avantaj sağlayacaktı ve sağladı. rakip şehir devleti medine'nin desteğiyle kazandı. dönemin sınıfsal mücadelesinin de ortasına, tarihin doğru tarafına denk düştü. iktidar pagan rahip sınıfından erkek tacir sınıfına geçti. önemli destekçileri bunlardır. islam hukuku da bu yöndedir.

neyse benim ne düşündüğümü bırakırsak, bir peygambere deli veya yalancı suçlaması yöneltilmesi normaldir. hakikaten peygamberse de normaldir. olmasa sorun var derdik. kendisini buna karşı savunması, cevap vermesi de normal.

ha mantıksal olarak "ben peygamberim çünkü kuran söylüyor, kuran doğru söylüyor e çünkü ben peygamberiyim" şablonunda döngüsel bir mantıksızlık tüm dinlerde var. dindarsan zaten bunu kabul etmek zorundasın.
devamını gör...
yine aynı arkadaş ki bu durum beni şaşırtmadı, gelelim işin doğrusuna. hz. muhammed peygamberliğini ilan ettiği yaşa kadar devrin insanları arasında bir çok farklı şekillerde anılır ve muamele edilirdi bunlar içerisinde en ekseri olanı muhammed-ül emin idi, bunu anlamakta zorlanan üstün zekalı arkadaşlar için ifadeyi ve durumu biraz açalım; bu zat sözüne güvenilir (yalan ve riyadan uzak ), emanete ihanet etmeyen ve tartıda hile yapmayan ( ticaretin her çeşidinde dürüst ) vs gibi bir kimseydi ki sadece kendi kavmi içerisinde değil bölgenin yahudi veya put perestleri bile özellikle peygamberimizle alış veriş eder, mallarını emanet etmeleri gereken bir durum hasıl olunca hususi onu seçer, yer yer hakem ihtiyacı doğduğunda ona başvururlardı. 40 yaşına gelip peygamberliğini ilan edince kendisine nazil olan ayetleri insanlara iletmeye ve insanları islama davet etmeye başlayınca mevcut düzeni temellerinden yıkacağını belli ettiği vakit bazıları kıskançlıktan, bazıları cehaletten, bazıları siyasi otoritelerinin zayıflamasından, bazılarıysa sadece muhalefet etmek adına bir takım karalama kampanyaları yapmaya başladı fakat peygamberin adını lekelemeye güçleri yetmedi, evvela şair dediler sonra mecnun dediler, sonra eskilerin masallarını öğrenmiş bize onları anlatıyor dediler sonra çöl cinleri tarafından çarpılmış dediler o da yetmedi nihayetinde deli dediler ama ne fayda... yaratan da elbette peygamberine kendi kitabında sahip çıkacak onu yalnız bırakmayacak ki sözü edilen ayetlerde abesle iştigal tek bir nokta bile yok, gel gelelim haşa peygamber akıl sağlığı yerinde olmayan biriydi ve kitabı kendi yazdı, o devrin önde gelen kimseleri neden onunla yolundan dönmesi şartıyla anlaşma yolunu denediler hangi aklı başında kimse bir deli ile anlaşabileceğini düşünerek bunca şey vad eder ki bunlar en az 4-5 kişiden oluşan bir konsüldü. zenginlik verdiler, siyasi nüfuz verdiler, kadınlar verdiler fakat akıl sağlığı yerinden olmayan birini bile ikna edebilecek kabiliyete sahip değillermiş. ayetlerde sıkıntı gören arkadaşlar içinde kalem ortada kağıt ortada 1500 yıldır bir benzerini de siz yazın görelim diyoruz henüz bir ses çıkmadı. bütün bunların dışında tek bir özet cümle söyleyip konuyu bitiriyorum, bir şeye kusur bulma kastıyla bakan ondan meziyet görmez.
devamını gör...
bazı insanlar peygamberimize deli demiş, kuran da sen deli değilsin demiş. eee, bunda anlaşılmayan ne var?
devamını gör...
ben peygamberim ve tanrı ile irtibat kurdum, bundan sonra size bildirdiğim tanrıya tapmalıyız diyen birinin çevresi tarafından delilikle suçlanması çok doğal, tabiki ilk tepki olarak, sonrasında akıl sahibinin karşısındakini daha iyi anlamaya çalışması gerekir, onu, evveliyatını, ona hak verenleri iyi değerlendirmesi gerekir, zaten peygamberlere mucizeler verilmesinin sebeplerinden biri de budur, hoş o zaman da büyücü derler ya neyse imtihan dünyası işte.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kuran'da muhammed'e yöneltilen deli suçlaması" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim