lagom

isveççe olan bu kelime; ne çok fazla ne de çok az ,tam gerektiği kadar anlamına geliyor. bu anlayış ev dekorasyonunda da kullanılmaktadır.

başlık sahibine ek yapmaya geldim. çünkü bu anlayış sadece ev dekorasyonunda kullanılmıyor.

lagom, lykke, hygge diye bir kitap üçlemesi de var. daha detaylı okuma yapmak isteyenler lütfen kitapları edinsin. edinmek istemeyenlere özet geçeyim. ben de sadece lagom kitabı var, hem başlıkta lagom.

bölüm 1: lagom iş hayatı: bu bölümü ilk okuduğumda çok şaşırmıştım çünkü dengeli bir iş hayatı ve özel hayatı olması gerektiğini savunuyor. kitaba göre konuşuyorum isveçliler böyle yaşıyormuş.

iş yerinde adına "fika" dedikleri molalar veriyorlarmış.
mesaiye kalmak kültürlerinde yok.
babalarda doğum izni kullanıyor ki bu devlet tarafından zorunlu tutulmuş.
herkesin kendisine, arkadaşlarına ve ailesine ayıracak zamanı olduğunu savunuyor.

bölüm 2: lagom bir şekilde yemek yemek: bu bölümde işveç'e ait tarifler bulabilirsiniz. yemek yemek elbette önemli ama lagom bir şekilde yemek dengeli yemek anlamına geliyor-muş.

bölüm 3: lagom dekorasyon: burada sadece dekorasyondan bahsetmiyor, moda ve tasarımdan da bahsediyor. biliyorsunuz h&m gibi markalar isveç merkezli. burada, az ama kaliteli kıyafetlere sahip olunmasından ve ikea'da gördüğümüz ev modellerinden bahsediyor.

h&m gibi , bu tanımdan hoşlanmasam da, gelişmemiş ülkelerde fabrikalarda çalışan işçilerin durumu ortadayken bu bölümü inandırıcı bulamadım. gerçekten, işçi emeğinin gözetildiği, iyi materyallerden yapılma ürünler kullanılıyorsa ne ala..

ha bi de şu var, malum isveç gibi memleketler çok soğuk. bu konuda şuna değiniyor: soğuk hava yoktur; kaliteli kıyafet vardır.

bölüm 4: lagom hissetmek: isveçlilerin egzersiz yapmaya önem veren bir toplum olduklarından bahsediyor. özellikle, parklarda topluca egzersizler yapılırmış. sanırım devlet tarafından yaptırılan bir aktivite çünkü kitabın genelinde de bunu hissettim. insanlarla olmayı ve sosyal becerileri geliştirmeye çok önem veriliyorlar. bu da bizi 5. bölüme götürüyor.

bölüm 5: lagom sosyalleşme: komşuluk ilişkileri ayarında fakat gene devlet tarafından desteklenen kulüplere katılmanın çok önemli olduğuna vurgu yapılıyor.

bölüm 6: gezegen için lagom: biliyorsunuz, isveç'te geri dönüşüm çok önemli. detayları için mutlaka araştırın.. çünkü ülkece öğrenmemiz gereken bir konu. özet geçmeyeceğim.

son olarak bunu ömür boyu sürdürmekten bahsediyor.

kitap, adının hakkını verecek şekilde sıkmadan anlatıyor ve güzel resimlerle doldurulmuş. ben bu yaklaşıma sıcak bakıyorum.

isveçlilerin dengeli ve mutlu yaşam formülü. ne az ne de çok diyor ve mutluluk için dengenin önemine vurgu yapıyor. yenilen yemekten aldığınız ürünlere kadar her şeyi tam kararında tutmayı ve aşırıya kaçmamayı önemseyen bir felsefe.

lagom kelimesi, isveç dilinde ''ne az, ne çok, tam kararında olan'' anlamına gelen muazzam bir felsefe. lagom felsefesi'nin özünde hayatı sadeleştirerek mutlu olma fikri yatıyor. örneğin yaşadığımız ortamda kullandığımız renkler ve mobilyalar, dolabımızdaki yıllarca giymediğimiz kıyafetler, gün içinde oluşturduğumuz yapacaklar listesinin potansiyelimize ve vaktimize olan uyumsuzluğu, çevremizdeki bize iyi gelmeyen insanlar gibi. doğaya olan duyarlılığımız sadeleşme sürecini verimli kılacak adımlardan biridir şüphesiz. azın aslında çok olduğu ve mutluluk için sahip olduklarımızın fazlasının bizi mutlu etmenin aksine stres düzeyimizi arttırdığının altını çizerek birkaç dokunuşla hayatımızı sadeleştirmemiz pekâla mümkün. fazlasına ihtiyacımızın olduğu dayatmaların normalleştirilmesi üzerine istemeden beslediğimiz tüketim kültüründen bu felsefeyle bir nebze dahi olsa uzaklaşabilir, azıyla yetinmemekte ısrarcı olabileceğimiz şeyler listesine de maddeden ziyade daha fazla sevmeyi, daha anlayışlı ve duyarlı olmayı ekleyebiliriz çünkü yalnızca bunların fazlası iyileştirebilir bazı şeyleri.

isveççe olan bu kelime, ne çok fazla, ne de çok az, kararında anlamına geliyor.