bizim okulda kantinci yoktu. bizim coğrafya öğretmeni işletirdi kantini. tıpkı askeriyede olduğu gibi çok küçük bir kar marjıyla satarlardı. amaç öğrenciler sebeplensin. eee durum böyleyken satış elemanları da bizim coğrafyacının seçtiği *kızlar olurdu tabi.

bu kısmı çok iyi tabii. mesele yok buraya kadar. ama bizim *coğrafyacı bir süre sonra kızlara sınav sorularını verip sınavda iyi puan almalarını sağlamak istemişti. ben ve bir arkadaşım kantinde olan biteni gördük tabii. maksat “amme hizmeti” diyerek kızları sıkıştırıp soruları da aldık.

e tabi anında soruları tüm sınıfa servis ettik. üst sınıflardan aldığımızı söyleyip kız arkadaşları da arada bırakmadık. sınav günü gelip çattı. bütün sınıf 80 - 100 aralığında puan alınca kısa boylu kel coğrafyacımız sınavı iptal etmeye kalktı ama başarılı olamadı. çünkü arkadaşım ve ben kendisi ile özel görüşüp olayı gördüğümüzü söyledik. sınavı iptal ederse kendisini önce müdüre sonra da milli eğitime şikayet edeceğimizi söyledik.

hey gidi günler hey be üstünden tam 20 yıl geçmiş. ama bana sorarsanız coğrafyacı hala unutmamıştır o olayı. tıpkı benim gibi.

kıps...
devamını gör...
şeffaf dosyadan daha şeffaf kaşar
devamını gör...
her sabah benim geç kaldığımı bildiği için, suyumu sakızımı hazır ederdi. garip şekilde adamın burun kılları çok fazla uzundu. bir de, sevdiği insanlara pazartesi en son ders ağrı kesici verirdi. pazartesi hapı derdi. normalde okul yasakladığı halde peçeteye sarıp vermeye devam ederdi. ağzı çok bozuk bir adamdı fakat hala o burun kıllarını özlüyorum.
devamını gör...
kapıda nöbet tutup okula yiyecek sokmamıza izin vermemesi , yerli malı vs. olayları sınıf sınıf gezip müdür yardımcısına şikayet etmesi.
devamını gör...
ketçap mayonez olsun mu?
hayır, ketçap ketçap olarak kalsın.
devamını gör...
azerbaycan türkü olduğumu bilen kantinci abla bir anda aşırı neşeli şekilde ben vanlıyım sizin şiveyle bizim ağız çok benziyor ha deyip arkamda bir ton sıra varken lüzumsuz yere benimle birkaç kelime kıyaslaması yapıp öyle yollamıştı. para üstü yanlıştı ama geri dönmedim kelime kıyas sayısı artabilirdi.
devamını gör...
müdürü allah olarak görürler, muhabbetiniz iyiyse bedavaya alırsınız çoğu şeyi. genelde baya borç yazdırıp nakil alan öğrencilerin kurbanı olurlar. bizimki bir ara yerler silindikten sonra basan arkadaşımın kafasına soda dökmüştü biraz ilginç kişilikler.
devamını gör...
adam çatlağın teki (hala lise öğrencisiyim) .bir seferinde bana 'şu çayı öğretmenler odasına götürür müsün?' diye sordu ben de 'hayır dersim var' dedim adam bağırmaya başladı. ben sessizce sinirinin yatışmasını beklerken (tabi kantindeki herkes bize bakıyor )neyse adam hakaret etmeye başladı şok oldum arkamda sırada bir çocuğun elinde su vardı aldım ve suyu kafasından aşağı döktüm herkes çok şaşırdı benden beklenilen davranış değil tabi .sınıf hocamız koşarak geldi adamı sakinleştirmeye çalıştı tabi bende müdür odasına gittim. ama merak etmeyin kovulmadık o çatlakta bende özür diledi . hala aynı okuldayız ,kaç yaşına gelmiş hem nasıl davranacağını bilmiyor hem öfkesine hakim olamıyor üzülüyorum. son senemde de bana böyle bir anı bıraktı o çatlak.
devamını gör...
her sabah ilk teneffüs ziliyle daha sipariş vermeden hazırladığı yarım ekmek yengenim onu yemek için genelde 2. dersin başını kaçırmam ve sürekli pencereden öğretmen tarafından derse çağırılmam. herkes nasıl kanıtsadıysa beni.
devamını gör...
suda eriyen (efervesan ) bir vitamin icmek icin kagit bardak istemistim . ıcine inatla sicak su koymak istemisti yoksa hap erimezmis.
devamını gör...
ben evden getiriyordum yemeği.
devamını gör...
kahve yapıyorlardı ve artık her gün hep aynı tennefüs aldığımdan bana önceden hazırlıyorlardı sağolsunlar.
devamını gör...
al sonra verirsin derdi canım ablam
devamını gör...
korona sebebiyle vefat etmesi.
devamını gör...
ne güzel komşumuzdun sen fahriye abla. hâlâ ara sıra zihnimin kuytularını zorlar ve muhteşem imgeni bulup çıkarırım.
devamını gör...
kestiği sucukların arkasına karınca duasını koy, okunur.
devamını gör...
okulda kantinciler öğrencilerdi bu yüzden ara ara teneffüslerde biz de kantincilik yapardık. eğlenceliydi.
devamını gör...
bizim okulun kantini batmıştı aylarca okulda kantin yoktu üst sınıflar da girişimciliklerini kullanarak okulun yakınındaki bim'den 25 kuruşa su alıp öğrencilere 50 kuruşa satıyorlardı. okulun kantininin olmamasını fırsat bilip öğle aralarında pastaneye kaçardık. sıcacık kaşarlı poğaça yaparlardı anlatırken canım çekti. şansım olsa o günlere dönmek isterdim.
devamını gör...
herkes çeyrek ekmek satın alıyor diye söylenmişti 'gelen çeyrek giden çeyrek hocalar çeyrek öğrenciler çeyrek...' hala çok gülüyorum
devamını gör...
elleri kapkara kocaman bir adam, düdük kadar yerde bağıran çağıran çocuklara 1 liraya simit gazoz satardı. ben iğrendiğimden 2.5 liraya eti çubuk alırdım sadece.
ayrıca bir şalgam arabası vardı. bazı çocuklar kendi gibi kapkara elli oğlunun sattığı şalgamdan alır içine simit banarlardı.
çok sonraları ellerindeki karalığın sebebinin şalgamdan olduğunu fark edecektim.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"lise okul kantincisinden akılda kalanlar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim