1.
ilik sut-cikolatali cookie ikilisi kadar tatli, zamansiz kult sarki.
hemen hemen herkesin dinlemisligi ve hatta ezberlemisligi vardir.
hemen hemen herkesin dinlemisligi ve hatta ezberlemisligi vardir.
devamını gör...
2.
netflix song exploder (şarkıların hikayesi) yapımında losing my religion'ın hikayesini izleyip, hayatınızı sorgulayacağınız şarkıdır.
devamını gör...
3.
klibine ayrı sözlerine ayrı şarkının bütününe ayrı düşüyorum.
oh no i've said too much
i haven't said enough
oh no i've said too much
i haven't said enough
devamını gör...
4.
enfes bir r.e.m. şarkısıdır
devamını gör...
5.
1980 yılında amerika’da kurulan r.e.m. grubunun muhteşem şarkısıdır. şarkı 1991 yılında piyasaya çıktığında kapı baca kırmıştır. benim şarkıyla tanışmamsa şarkı 9 yaşına basmadan önce olmamıştır.
içinde bulunduğumuz çağda müziği evrimsel gelişimi şarkı sözlerini çok geri plana atmıştır, oysa o dönemler özellikle de alternatif rock temsilcileri şarkı sözleri konusunda müthiş başarılıdır.
şarkının içindeki şu bölüm beni benden almaktadır:
every whisper of every waking hour
ı am choosing my confessions
içinde bulunduğumuz çağda müziği evrimsel gelişimi şarkı sözlerini çok geri plana atmıştır, oysa o dönemler özellikle de alternatif rock temsilcileri şarkı sözleri konusunda müthiş başarılıdır.
şarkının içindeki şu bölüm beni benden almaktadır:
every whisper of every waking hour
ı am choosing my confessions
devamını gör...
6.
bunu çaldığınız zaman, youtube'un yan tarafta no doubt - don't speak yada oasis - wonderwall tavsiye etmesi farzdır. kanun falan var herhalde. yapıştılar yan tarafa anuna koyum. bir kere de açıp dinlediğim parçalar değillerdir. neyse.
devamını gör...
7.
her türkün ezbere bildiği şarkı.
devamını gör...
8.
oooohh life, it’s bigger.. diye başka yavaş yavaş dile dolanır
devamını gör...
9.
sevdiğim bir şarkı.
devamını gör...
10.
orijinali r.e.m. grubuna ait olan ancak mike geier coverını şarkının melankolik sözleriyle daha uyumlu bulduğum eserdir.
yağan yağmurun sesiyle uyandığım karanlık bir ankara sabahında açtım dinliyorum. yatağımın kenarındaki pencereye çarpan damlaların sesi şarkıya eşlik ederken tuhaf bir uyuşmuşluk hissi var üzerimde.
ankara'daki arkadaşlarım için coverın linkini bırakayım buraya swh.
puddles pity party - losing my religion.
yağan yağmurun sesiyle uyandığım karanlık bir ankara sabahında açtım dinliyorum. yatağımın kenarındaki pencereye çarpan damlaların sesi şarkıya eşlik ederken tuhaf bir uyuşmuşluk hissi var üzerimde.
ankara'daki arkadaşlarım için coverın linkini bırakayım buraya swh.
puddles pity party - losing my religion.
devamını gör...
11.
devamını gör...
12.
deizmin eşiğindeki gençlere tavsiye niteliğinde yazılmış bir şarkı.
devamını gör...
13.
dinazorların buz çağından hemen önce dinlediği şarkıdır.
devamını gör...
14.
saddamın saklandığı çukurda ezberlediği şarkı.
devamını gör...
15.
devamını gör...
16.
ironik şekilde gregorian sürümü de olan güzel şarkı.
devamını gör...
17.
siyasal islam’dan kurtulduğumuz gün ülkece toplanıp söyleyeceğimiz şarkı.
devamını gör...
18.
bir şarkı ne kadar güzel olabilirse o kadar güzeldir.
bir şarkı ne kadar akılda kalıcıysa o kadar akılda kalıcıdır.
bir şarkı ne kadar çok anı sığdırabikirse içine o kadar anı doludur.
that's me in the corner
bir şarkı ne kadar akılda kalıcıysa o kadar akılda kalıcıdır.
bir şarkı ne kadar çok anı sığdırabikirse içine o kadar anı doludur.
that's me in the corner
devamını gör...
19.
y kuşağına lise veya üniversite zamanlarını anımsatan şarkı olması muhtemel, muhteşem bir kült eser.
devamını gör...
20.
t: 90'lardaki mp3 cd mix'lerinin demirbaşlarından biri
basarsın cd-rom'un eject tuşuna, cd'yi hafifçe bir üflersin (ne olur ne olmaz, okuyucunun kristali bozulmasın dediler), ardından "ulan elimle mi ittirsem tuşa mı bassam" ikileminde kalıp, tokatlarsın cd-rom'un kapağını. açarsın oynatıcıyı, duyarsın lama sesini. parçaya tıklayıp arkana yaslanırsın.
neyse, az hava alayım da nostalji kafam dağılsın.
parça mı? parça efsane, ne diyeyim ki. diğer yazarlar sağ olsun bahsetmişler zaten.
basarsın cd-rom'un eject tuşuna, cd'yi hafifçe bir üflersin (ne olur ne olmaz, okuyucunun kristali bozulmasın dediler), ardından "ulan elimle mi ittirsem tuşa mı bassam" ikileminde kalıp, tokatlarsın cd-rom'un kapağını. açarsın oynatıcıyı, duyarsın lama sesini. parçaya tıklayıp arkana yaslanırsın.
neyse, az hava alayım da nostalji kafam dağılsın.
parça mı? parça efsane, ne diyeyim ki. diğer yazarlar sağ olsun bahsetmişler zaten.
devamını gör...