1.
fransız ayakkabı tasarımcısıdır. ayakkabılarının özelliği; tabanlarının kırmızı olması ve yüksek topuklu olmalarıdır.
dünya sosyetesi ve hollywood yıldızlarının vazgeçemediği louboutin’in mucidi ingiliz modacı christian louboutin, ayakkabının hikayesini ise şöyle özetliyor: “22 yıl önce bir dergide ‘kırmızının kadınlar için vazgeçilmez’ olduğunu okudum. siyah bir ayakkabının tabanını parlak kırmızı oje ile boyadıktan sonra bu rengi diğer modellerde de uygulamaya karar verdim. bu tasarımın patentini ise 2008’de aldım. böylece 20 yılda 600 bin ayakkabı sattım.”
annesi ve üç kız kardeşiyle birlikte gittiği bir müzede gördüğü yüksek topuklu kırmızı ayakkabıdan etkilenerek bu işe ilgi duymaya başlamış. toplamda 4 fransız kadınla birlikte büyüyen christian'ın, ayakkabıların kadınlar için önemini bilmemesi mümkün değil zaten. kırmızı taban hikayesi ise sekreterinin kırmızı oje sürdüğünü görmesiyle başlamış. bir stilettonun tabanını kırmızı oje ile boyamış ve çok beğenerek devam etmiş. biz de çok beğendik.
en çok bilinen ve taklit edilen ayakkabısı tabanı kırmızı rugan stiletto. yaşı tutan ve ayakkabı seven her kadın o ayakkabıların bir benzerini edindi. çok güzeldi çünkü. topuklu ayakkabı ile her adım attığınızda ardınıza kırmızı bir alarm veriyorsunuz. sevilmez mi? ardından zımbalı siyah deri model geldi. o da çok moda oldu*.
louboutin'in öne çıkan özelliği ayakkabılarının mutlaka topuklu ve çok estetik olması. giyilmese bile biblo gibi bir kenara konup gelip geçerken bakılabilir ya da karşısında oturup seyrederken bir şeyler içilebilir. (bu arada fotoğraf çekimlerinde hep 36 numara ayakkabılar kullnaılırmış, daha güzel göründükleri için.) ayrıca ayakkabılarında genelde bir kurdele veya fiyonk bulunuyor ki kelebek iş gibi görünüyor. son derece zarif ve güzeller.
dünya sosyetesi ve hollywood yıldızlarının vazgeçemediği louboutin’in mucidi ingiliz modacı christian louboutin, ayakkabının hikayesini ise şöyle özetliyor: “22 yıl önce bir dergide ‘kırmızının kadınlar için vazgeçilmez’ olduğunu okudum. siyah bir ayakkabının tabanını parlak kırmızı oje ile boyadıktan sonra bu rengi diğer modellerde de uygulamaya karar verdim. bu tasarımın patentini ise 2008’de aldım. böylece 20 yılda 600 bin ayakkabı sattım.”
annesi ve üç kız kardeşiyle birlikte gittiği bir müzede gördüğü yüksek topuklu kırmızı ayakkabıdan etkilenerek bu işe ilgi duymaya başlamış. toplamda 4 fransız kadınla birlikte büyüyen christian'ın, ayakkabıların kadınlar için önemini bilmemesi mümkün değil zaten. kırmızı taban hikayesi ise sekreterinin kırmızı oje sürdüğünü görmesiyle başlamış. bir stilettonun tabanını kırmızı oje ile boyamış ve çok beğenerek devam etmiş. biz de çok beğendik.
en çok bilinen ve taklit edilen ayakkabısı tabanı kırmızı rugan stiletto. yaşı tutan ve ayakkabı seven her kadın o ayakkabıların bir benzerini edindi. çok güzeldi çünkü. topuklu ayakkabı ile her adım attığınızda ardınıza kırmızı bir alarm veriyorsunuz. sevilmez mi? ardından zımbalı siyah deri model geldi. o da çok moda oldu*.
louboutin'in öne çıkan özelliği ayakkabılarının mutlaka topuklu ve çok estetik olması. giyilmese bile biblo gibi bir kenara konup gelip geçerken bakılabilir ya da karşısında oturup seyrederken bir şeyler içilebilir. (bu arada fotoğraf çekimlerinde hep 36 numara ayakkabılar kullnaılırmış, daha güzel göründükleri için.) ayrıca ayakkabılarında genelde bir kurdele veya fiyonk bulunuyor ki kelebek iş gibi görünüyor. son derece zarif ve güzeller.

devamını gör...