yazar: gülseren budayıcıoğlu
yayım yılı: 2004
psikiyatr gülseren budayıcıoğlu'nun kliniğine gelen hastaların isimlerini değiştirerek hikayelerini anlattığı kitaptır. kitapta yer alan öyküler dizi olarak uyarlanmıştır.
yayım yılı: 2004
psikiyatr gülseren budayıcıoğlu'nun kliniğine gelen hastaların isimlerini değiştirerek hikayelerini anlattığı kitaptır. kitapta yer alan öyküler dizi olarak uyarlanmıştır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "bossigara" tarafından 18.12.2020 16:39 tarihinde açılmıştır.
1.
kırmızı oda yayımlanmadan önce okuduğum gülseren budayıcıoğlu romanı.
masumlar apartmanı bu kitap içerisinde var ama tamamen farklı şekilde. dizi ile alakasız. dizi de kızların erkek kardeşi han var ama kitap da sadece üç kız kardeşler.
kendini peygamber ilan eden doktor, panik atak ile mücadele eden bir iş adamı, iş yerinde ki bir adamın kendisine aşık olduğunu sanan genç bir kızın evden çıkamayacak duruma gelmesine kadar gerçek hayattan alınmış, yaşanmış öykülere yer verilmiş, severek okuyacağınız bir kitap.
“bizi yaratan, her yaptığımızı, her düşündüğümüzü bilen ve gören koskoca tanrı, bizi denemeden anlayamıyor muydu nasıl olduğumuzu? hem her şeyi bilip hem niye sınava sokuyordu? sonra da kendi yarattığını beğenmeyip neden cezalandırıyordu?”
masumlar apartmanı bu kitap içerisinde var ama tamamen farklı şekilde. dizi ile alakasız. dizi de kızların erkek kardeşi han var ama kitap da sadece üç kız kardeşler.
kendini peygamber ilan eden doktor, panik atak ile mücadele eden bir iş adamı, iş yerinde ki bir adamın kendisine aşık olduğunu sanan genç bir kızın evden çıkamayacak duruma gelmesine kadar gerçek hayattan alınmış, yaşanmış öykülere yer verilmiş, severek okuyacağınız bir kitap.
“bizi yaratan, her yaptığımızı, her düşündüğümüzü bilen ve gören koskoca tanrı, bizi denemeden anlayamıyor muydu nasıl olduğumuzu? hem her şeyi bilip hem niye sınava sokuyordu? sonra da kendi yarattığını beğenmeyip neden cezalandırıyordu?”
devamını gör...
2.
içinde barındırdığı hikayeler çok güzel ve ilgi çekici; hatta insana hayat dersi verecek kadar güzel hikayeler. fakat yazarın kendisini çok övdüğünü fark ettim. her hastası " başkasında çare bulamadım size geldim doktor hanım, sadece siz iyileştirdiniz doktor hanım" cümlerini söylüyor.
ben olsam yazarken bu cümleleri asla kitapta yer vermezdim.
ben olsam yazarken bu cümleleri asla kitapta yer vermezdim.
devamını gör...
3.
gülseren budayıcıoğlu’nun hasta notlarından yola çıkarak yazdığı kitaplardan biri.
öncelikle çok eleştiri alan bir yazar kendisi. hasta mahrumiyetini ihlal ettiği gerekçesiyle sürekli eleştiriliyor. kitabın sonunda belirttiği gibi, isimler konumlar değiştirilmiş; her hastadan da ayrıca izin alınmış. kitabın sonunda da hasta mektupları bulunuyor. ayrıca bu türden yazan tek yazar değil. hayranı olduğu irvın yalom övülürken, onun eleştirilmesi ilginç.
niye okudum bu kitabı peki? kendim ile ilgili anlamlandıramadığım sorulara cevap bulma gayesiyle okudum. bununla birlikte başka okuduğum, hasta seanslarını ve gerçek vakaları içeren bir çok kitap oldu.kendimle aynı vakalara rastlamasam da çoğu zaman, en azından çıkış yoluna nasıl gideceğimi bulmam konusunda yardımcı oldu bu tür kitaplar.
bu kitapta da bir çok vaka var. masumlar apartmanı dizisine konu olan ‘çöp apartmanı’ bu kitapta yer alıyor. bu kitabın ‘günahın üç rengi’ kitabına nazaran daha tarafsız bir gözle yazıldığını ve daha az kişisel görüş içerdiğini söylemeliyim. daha çok seanstaki konuşmalar çerçevesinde ilerliyor ve o odadaki üçüncü bir kişiymiş gibi olanları izliyorsunuz. ayrıca yine kırmızı oda’daki binbir gece bölümü de bu kitapta yer alıyor. uzun zamandır diziyi izlemediğimden, diğer konuların diziye aktarılıp aktarılmadığınu bilemiyorum.
gerçek olayları okumak ve bir psikiyatristin gözünden olayların değerlendirilmesini seviyorsanız, bir çırpıda okuyacaksınız. dili zaten sade. ilgilisi için zaman kaybı olmayacaktır.
öncelikle çok eleştiri alan bir yazar kendisi. hasta mahrumiyetini ihlal ettiği gerekçesiyle sürekli eleştiriliyor. kitabın sonunda belirttiği gibi, isimler konumlar değiştirilmiş; her hastadan da ayrıca izin alınmış. kitabın sonunda da hasta mektupları bulunuyor. ayrıca bu türden yazan tek yazar değil. hayranı olduğu irvın yalom övülürken, onun eleştirilmesi ilginç.
niye okudum bu kitabı peki? kendim ile ilgili anlamlandıramadığım sorulara cevap bulma gayesiyle okudum. bununla birlikte başka okuduğum, hasta seanslarını ve gerçek vakaları içeren bir çok kitap oldu.kendimle aynı vakalara rastlamasam da çoğu zaman, en azından çıkış yoluna nasıl gideceğimi bulmam konusunda yardımcı oldu bu tür kitaplar.
bu kitapta da bir çok vaka var. masumlar apartmanı dizisine konu olan ‘çöp apartmanı’ bu kitapta yer alıyor. bu kitabın ‘günahın üç rengi’ kitabına nazaran daha tarafsız bir gözle yazıldığını ve daha az kişisel görüş içerdiğini söylemeliyim. daha çok seanstaki konuşmalar çerçevesinde ilerliyor ve o odadaki üçüncü bir kişiymiş gibi olanları izliyorsunuz. ayrıca yine kırmızı oda’daki binbir gece bölümü de bu kitapta yer alıyor. uzun zamandır diziyi izlemediğimden, diğer konuların diziye aktarılıp aktarılmadığınu bilemiyorum.
gerçek olayları okumak ve bir psikiyatristin gözünden olayların değerlendirilmesini seviyorsanız, bir çırpıda okuyacaksınız. dili zaten sade. ilgilisi için zaman kaybı olmayacaktır.
devamını gör...