mahalle kekosu vs sokak köpeği

ortak hareketlere sahip iki canlı.

evet efendim öncelikle mahalle kekosundan başlamak istiyorum.

mahalle kekoları bildiğiniz gibi yeri ve bölgesi belli tiplerdir. mahallelerine başkası girsin istemezler.
dışardan gelen herhangi bir kişiye mahallenin namusunu kirletecekmiş gibi yukardan aşağı süzerek bakmaktan utanmazlar.
hatta bu rahatsız edici bakışlarla yetinmeyenleri bölgelerini girdiğiniz için üzerinize gelip, hayırdır, niye geldin, ne işin var mahallede
gibi sorularla sizi darlayabilirler. yanlış bir cevap verirseniz veya diklenirseniz grupça size saldırabilme olanakları yüksek tiplerdir. ha tek başınaysanız sizi yine de süzecektir fakat zararsız olduğunuza * kanaat getirirse tepkisisiz kalacaktır.

gelelim sokak köpeğine.

sokak köpekleri tek başlarına oldukları zaman zararsız canlılardır. tek dertleri biraz yemek, biraz su, sıcak günlerde de
gölgede serin bir uyku. hayattan tek beklentileri karın doyurmak ve uyumak olan bu canlılar son derece zararsız görülebilirler.

fakat;

bu canlılar belirli bir bölgede grup oluşturmaya başlarsa, bölgelerine zamanla hiçbir canlının girip çıkmasını istemezler.
ne kendi türlerinden, ne başka türlerden hiçbir canlıya masum gözlerle bakmazlar. zamanında başını okşadığınız,
her gün yemek ve su götürdüğünüz o canlı, oluşturduğu gruptan aldığı güçle sizi alt etmeye çalışır.(bkz: besle kargayı oysun gözünü)

gelelim versus'un sonucuna:

iki canlımız da tek başınayken olabildiğince tehlikesiz ve sakin gözükür fakat kurdukları grup ilişkileriyle saldırgan, tehlikeli
ve
tekinsiz canlılara dönebilirler.