makyaj antifeminist midir sorunsalı

şu sıralar çokça tartışılan ve kendimi de sorgulamama neden olan konudur. makyaj yapmak, genellikle kadınların "kendini güzel hissetmek için" yaptığı bir eylem olarak görülüyor zira ben de öyle düşünüyordum. ancak işin derinine indiğimizde, her gün değişen güzellik standartları, "güzel bir kadın" olmanın dayatılması ve bu amaç uğruna büyük bir endüstri kurulması gibi faktörler ortaya çıkıyor. kadınların iş yerlerinde bile "en azından bir ruj sürmeleri" bekleniyor. bu durum, makyaj yapma kararının yalnızca kendi bağımsız tercihlerimizle değil, toplumsal baskılara uyum sağlamak ve sosyal ortamlarda var olabilmek için de alınabileceğini düşündürüyor.

ideolojik saçmalıklarla hayatı nasıl da zehir ettiniz kendinize.

aman ayol sallayın gitsin.

yapmak istiyorsan yap yahu. çok kasılıyor bu mevzular... vallahi bıktım yeter .d. kısıtlı imkanlarla dar alanlara hapsedildik, seni harekete geçirecek şey mabadına kına yakmaksa onu da yap. her şeye çok anlam yükleniyor.

kadınlar ve erkekler kendi doğasını kabul ettiğinde her şey daha iyi olacak, kimse kendim için yapıyorum demesin, hala ilkel özelliklerimizi taşıyoruz. karşıdan birbirini gören karşı cins, sanki birbirlerini görmemiş gibi davranıp saçını, kıyafetini, duruşunu düzeltir. sonra gözlerine bile bakmazlar bazen. yemeyelim birbirimizi yani. he bu arada bu davranış her zaman hoşlanmak beğenmek anlamında değildir, içgüdüsel bir davranış gibi bir şey. tam açıklayamadım ama anlayan anladı.

makyaj antifeministliğe girmez. feministlik insan eşitliğini savunan bir görüş. kadının doğasında var beğenilme ve kabullenme kaygısı. feministlik benim gibi dalyapraklar konuştuğu noktada devreye girer. feministin karşı olduğu şey "sanane benim yaptığım makyajdan, ister yaparım ister yapmam" görüşüdür.

gelinen noktada ise kadınlar farkında bile olmadan makyaj ve estetik sektörünün tuzağına düştüler. bunda şaşılacak bir şey de yok. dünya düzeni kadın için ayrı şeyler dayattı, erkek için ayrı şeyler dayattı. konu, feminizm-antifeminizmden ziyade çeşitli endüstrilerin bizim zaaflarımızı bir güzel kullanıp bizi sağması başka bir şey değil.