matematik öğretmenleri neden tıp okumuyorlar sorunsalı

demek istediğim şu

sen matematik öğretmenisin baya da işinin ehli, yıllardır yapıyorsun bu mesleği. neden tekrar sınava girip de tıp gibi hukuk gibi gözde olan bölümleri okumuyorsun ben olsam okurdum galiba.

nenemin sakalı olsa dedem olurdu tadında bir başlık.

her dikiş atabilen cerrah olsaydı terziler cerrah olurdu!

tanrım, biri bana söyleyebilir mi? doktorlar ameliyathanede türev, integral ne bileyim logaritma problemlerini çözerek falan mı işin üstesinden geliyorlar? matematik aşkı başka, matematik bilmenin getirdiği meslek avantajı başka. bu mantık bu sistemin mantıksızlığı işte.

tıp için matematik yeterli mi,
ya da
matematikçiler tıpçı mı olmalı.

nereden tutsan elinde kalıyor:
neden okusunlar?
niye onlar?
ne alaka?

hukuk bırakıp sınava girip psikoloji kazanıp edebiyat seçtim babam bugüne kadar bu kadar mantıklı bir soru yönetmedi bana şu an benim de aklımı bu soru kurcalıyor.

tıp gibi hukuk gibi bölümlere ilgisi yada yeteneği yoktur belki. matematik bilmek yeterli mi sadece tıp okumak için yada matematiği iyi olan herkes o bölümleri mi okumalı? sorunsal olmayan sorunsaldır.

çünkü tıp okumak için biyoloji, fizik ve kimya'nın da iyi olması gerekir diye cevaplanacak sorunsal. ayrıca matematik konusunda iyi olan herkes tip okuyacak diye bir kural yok. kişinin sayılarla arası iyidir ve bunu sonraki nesle öğretmek istiyor olabilir..

matematik hocalarının özel dersten kırdığı parayı en kral cerrah almıyor.

birincisi üniversite sınavında sadece matematik dersi yok, ikincisi de bu tarz sınavlarda mesele zamanla yarışmak. konuyu bilmek ya da soruyu çözebilmek tek başına yeterli değil ,soruları çok hızlı çözebilmelisiniz.

gerçekten azimli ve çalışkan bir insan değilseniz ders çalışmak 25'ten sonra neredeyse imkansız hale geliyor.

ayrıca bir lisans alanında kendini geliştirmek mi yoksa iki farklı dalda okumak mı deseler ilkini seçerdim ben.

o kadar fizik, kimya çıkartamaz. biyoloji hiç çıkartamaz sınavda. hepsinde coşabilse zaten matematik öğretmeni olmazdı.

çünkü kazanamıyorlar. çalıştığım dershanedeki matematik öğretmenleri her yıl sınava giriyorlardı. bir ihtimal tıpı tuttururuz diye. ben olsam uğraşmaz kendi alnımdan doktor olurdum. onlarda böyle bir istek, heyecan yoktu ve garipti. bir de biz, deli gibi lahmacun tüketirken bunlar paso pizza yiyordu. içimiz sıkılmıştı artık dershanenin önünde pizzacı görmekten. yersin de o kadar da değil be kardeşim. sen de bi katıl artık lahmacun şenliklerine beynine bi kan gitsin. bi sosyalleş, bi kendine gel... biz de çözüyorduk öğrencilerin o dönemler matematik sorularını, tabi onlara duyurulmadan, gizlice.... yoksa çıngar çıkarırlar mıydı? yoo... uysaldılar. tek dertleri tıptı, tıp. 1 - 2 - 3 tıp.

sınavda sadece matematik dersinden olmadıkları için olabilir.

tıp okuyan biyoloji öğretmeni duymuştum. aslında matematikçilerin değil de biyoloji öğretmenlerinin tıp okumak istemesi daha mantıklı.

okumayı göze alan için öabt de matematik öğretmeni olarak atanmaktan çok daha kolay kesinlikle.

ee bunun farkında olmak daha kötü hissettirmekten başka ne işe yarar?

peki o zaman.

bir öğrenci gözünden bakmadan asla anlayamayacağınız başlık.

özel ders matematik öğretmeni sonradan avukat olan arkadaşlarım var. matematik üniversite sınavında belirleyici olduğu için "vay anasını! harbiden niye istedikleri bölümü kazanabilirken hala öğretmenlik yapıyorlar? sahiden bu kadar tok gözlüler mi?" diyorsunuz. çünkü bize, özellikle 2000den sonrasına, size yapılmayan bir şekilde (çünkü size memur olun diyorlardı) çok iyi okullarda oku, çok iyi paralar kazan diye aşıladılar.

bu mantıkla tüm sayısalcıların doktor ya da avukat olması gerekeceğinden çok da akıllıca olmayan soru.

sayısalcı olarak bildiriyorum; tıp hiç ama hiç ilgimi çekmeyen bir alan. hukuk desen, bu ülkede yapılacak iş değil bana göre.

mühendislik deseniz anlarım ama. daha geniş bir yelpazeye dağıldığı için biri olmasa diğeri ilginizi çekebilir.