tanımını yapmaktan gurur duyduğum oyundur efenim. creative assembly tarafından 2006’da piyasaya sürülen, turn based strategy (tur tabanlı strateji) türünde bir oyundur m2tw. 1080 tarihinde başlayıp 1530’a kadar devam etmeye olanak sağlar.

turn based strategy nedir diyenler için kısa özet; kendi turunuzda emirleri verdiğiniz, orduları yönettiğiniz, inşaatları denetlediğiniz vs işlerinizi bitirip turu bitir tuşuna bastığınızda da bu yaptıklarınızı yapay zekâ devletlerin (ki bundan sonra ai tanımını kullanacağız) kendi turları içinde yaptığı, sizin de bu esnada ister bu devletlerin hamlelerini izleyecek, isterseniz de çiş molası verecek vaktinizin olduğu oyun türüdür.

girişten de anlayacağınız üzere uzun bir yazı olacak. tanımımızı yaptık bundan sonrası rehber niteliğinde devam edecek. (bitirdikten sonra fark ettim ki çok üstünkörü bir rehber olmuş, yine de umarım meraklılarının işine yarar)

oyunu açtığınızda karşınıza town (kasaba) ve castle (kale) şeklinde yerleşim birimleri, limanlar, sağda solda rebel yazan ordular vs çıkacak. öncelikle yerleşim yerlerini ele alalım. m2tw’da yerleşim yerleri genel anlamda ikiye ayrılır; kalabalık güruhların yaşadığı, ticaretin ve verginin merkezi sayılabilecek şehirler ve de görece daha az insan yaşayan, askeri binaların bulunduğu kaleler. haritadaki her yerleşim yeri belirli alanları kapsar, bu alanlarda da ticari ürünler, yollar, köprüler, nehirler vb bulunur. peki efenim bu yerleşim yerlerinin farkları neler derseniz eğer, tabii olarak şehirler para ve nüfus kaynağı, kaleler de kaliteli asker. bunların detaylarına sonra ineceğiz.

haritada etrafımızda birkaç adet rebel town ya da rebel castle göreceğiz. bunlar herhangi bir devlete bağlı olmayan özerk yerleşim yerleridir ve savaş çıkarma korkusu olmadan gönül rahatlığıyla alınabilir. yine rebel armyler etrafta dolanmakta olacak. bu ordulara da kafa atmakta serbestiz hatta bu başıboş ordular, topraklarımızın verimliliğini düşürmekte. yani alaşağı etmekte fayda var.

sevgili lordum, birinci turdasınız ve devlet sizin elinizde. şimdi sırasıyla şu konuları inceleyelim; ekonomi, askeriye, diplomasi, din, casusluk ve özel mekanikler.

ekonomi
sevgili lordum, devletler kasaları kadar güçlülerdir. ekonomi devletinizin belkemiği. asker alımlarına, asker maaşlarına, inşaatlara, özel görevli alımlarına, türlü rüşvet işlerine vs pek çok yere para gömeceğiz. aynı şekilde ticaretten, vergilerden, madenlerden, diplomasiden ve yağmadan da para kazanacağız. para kazanmak için birkaç ipucu bırakıp diğer başlığa geçelim
-şehirler, özellikle deniz kenarındaki ya da avrupada merkezi konumdaki şehirler güzel ticaret geliri bırakırlar. bu şehirlerde liman/trade center geliştirmelerini yapmak iyi fikirdir
-devletimizi demir ağlarla örmemize daha yüzyıllar var fakat hiç olmazsa düzgün yollar inşa etmemiz hem ticareti artırır hem de ünitelerimiz daha hızlı hareket eder.
-kullanmayacağımız orduları beslemek yerine dağıtmak, basitçe tasarruf sağlar
-vergileri yüksek tutarak kısa vadede hızlı para kazanabiliriz, düşük tutarak da popülasyon artış hızını yukarılara çeker, gelecekte kalabalık şehirlerimizden tonla para kaldırma hayallerini kovalayabiliriz

askeriye
para para para, ordular karınları üzerinde hareket ederler lordum. para meselesini hallettiysek sıra orduya gelmiş demektir. ortaçağdayız, kimseye güvenmemeliyiz. en beklemediğimiz anda düşman orduları şehirlerimize yığılabilir. belki de biz, savaşı onların şehirlerine yığmak isteriz.
ordular genel anlamda taş kâğıt makas sistemine uygun fakat esnemeye müsait dizayn edilmiş. mızraklılar atlılara, atlılar kısa kılıçlı hafif piyadelere, bunlar da mızraklılara etkililer. tabi bir yığın makas, bir taşı ezebilir; bir yığın hafif piyadenin arasında bir süvari yok olabilir. erken dönemde çoğu devletin askeriyesi benzer ilerler. piyade olarak şehirlerden çıkan milis birliklerine muhtaçsınız. bunlar ucuz fakat kalitesiz birliklerdir. kalelerden çıkan piyadeleri pahalı olmalarına rağmen tercih etmeye çalışın derim. armoured sergents (umarım doğru hatırlamışımdır) birimi avrupada yüzünüzü güldürebilir. atlılarda çoğu devlet yine erken dönemde benzer. özellikle türklerde bol çeşitli bulunan atlı okçularsa bambaşka bir rehbere konu olacak kadar güzel bir oynayışa sahip. ayrıca erken dönem ordularınızda kullanmanız gereken menzilli üniteler de var, okçular ve crossbowlar. ok, zırhlara karşı az etkilidir fakat alevli ok seçeneği ile milis birliklerinin moralini bozmakta eşsizdir. arbalet ise alevli ok atamaz ve biraz daha yavaştır fakat zırhlı birliklere de etki edebilir. ilerleyen tarihlerde barutun kullanımı ile topçular ve arkebüzcüler, tüfekçiler gibi pek çeşitli birlikleri ordunuzda kullanabilirsiniz.

diploması
sevgili lordum, ortaçağ demek entrikanın, palavranın, hainliğin çağı demek. bir tur önce sevgili müttefikim diyen dostunuzun ordularını bir anda kapılarınızda görebilir, sakince geçinip gittiğiniz komşunuzun donanmasını da sizin limanlarınızı bloke etmişken bulabilirsiniz. oyunda belirli bir diplomatik saygınlık mekaniği bulunmakta, yani her önünüze gelenle savaşırsanız eğer, tüm dünya tarafından barbar olarak görülebilirsiniz. sözlerinizi tutar, ateşkesleri bozmazsanız da kimsenin ihanet etmek istemeyeceği bir devlet olabilirsiniz. birine savaş açarken hiç olmazsa bir tur önceden ticaret anlaşmalarınızı iptal etmek, savaşta esirleri serbest bırakmak, şehirleri yağmalayıp ateşe vermemek de saygınlığınızı artırır.

din
oyunda temel olarak üç din bulunmakta; katolikler, ortodokslar ve de müslümanlar. bunların dışında haritada beliriveren paganlar, heretic peygamberler ve cadılar da var fakat bu dinlere inanmak mümkün değil. bir şehrin size isyan etmemesi için dini kullanın. yeni ele geçirdiğiniz yerlerde kendi dininizi yayın ve büyük ibadethaneler dikin. hatta ele geçirmeden önce din adamları gönderin. ayrıca katolik devletler haçlı seferi, islam devletleri de cihad ilan edebilir. buna daha sonra geleceğiz.

casusluk
oyunda iki adet ajanımız var. bunlardan birincisi casus, kendisi etrafta gezer, düşman ordularının bilgilerini edinir. düşman şehirlerine sızıp mutsuzluk yayar ve o şehirlerde diğer casuslarımıza yardımcı olur. ayrıca yerleşim yerlerine sızan casuslar belirli bir ihtimalle kapıları bize açabilir, kuşatma savaşında duvarlara merdiven dayama zahmetine katlanmadan içeri hücum etmemize yardımcı olabilirler.
katiller (assasin) ise bizim için düşman generallerini, prenseslerini, diplomatlarını öldürür; düşman şehrindeki binalara saldırırlar.

özel mekanikler
evet geldik buraya. az önce de dediğim gibi katolikler için haçlı, islam ülkeleri için cihad mekanikleri var. bu kutsal savaşlara katılan ordular, katıldıkları süre boyunca maaş istemez, ayrıca dini şevk ile iki kat mesafe yürüyebilir. bu seferlere katılan generallerin piety (dindarlık) puanları biraz artar. bununla beraber uzayan seferler, askerlerde moral bozukluğuna ve askerden kaçışlara sebep olabilir.

katolikler için özel bir papa mekaniği bulunuyor. papa, romada kendi devletinin başında oturmakla kalmıyor, her katolik lidere canı ne zaman isterse çeşitli görevler veriyor. kimi zaman küçük bir köye minik bir kilise dikmenizi istiyor, kimi zaman tehlikeli bir sahte peygamberi alt etmenizi. ve sıklıkla da haçlı seferlerine katılmanızı. papa öldüğünde, kardinal sahibi ülkeler kendi aralarında oylama ile yeni papayı seçerler. basit bir mantıkla papayla aranızı iyi tutmanın yararınıza olur; size saldıran diğer katoliklere ağır ol uyarısı gider, sizden kardinal seçilme şansı yükselir, ayrıca papa görevleri ile bazen papalık sevgisi, bazen de az da olsa altın kazanabilirsiniz.

daha bahsetme fırsatı bulamadığım tonla şey olmasına rağmen fazla uzattığımı hissettiğim için burada sonlandırıyorum. aklınıza takılan bir şey olursa, onlarca saatini milan ile italya kurma, türkleri alıp viyanaya girme, iskoçlarla norveçe çıkarma yapma gibi şeylere gömmüş bir m2tw sevdalısı olarak seve seve yardımcı olurum. sözlükteki ilk girimi de m2tw ile yapmış bulunmaktayım buradan, ingilterenin solundaki adada yaşayan milletlere selamlarımı iletiyorum, iyi oyunlar efenim, bol yağmalar.
devamını gör...
total war serisinin şüphesiz efendisidir. hala oynadığım nostaljik oyun. özellikle kingdoms eklentileri ile daha muhteşem hale gelmiştir. lisede ve ortaokulda tarih derslerinde fazlasıyla yardımcı olmuştur. zaten ders kitaplarında fazlaca oyun içi görsellerinin kullanıldığına şahit olmuştum.
devamını gör...
total war serisinin, warhammers haric her serisini ayri severim ve benim icin top bir oyundu taki universalis oynayana kadar. universalis o zamanlari en iyi (bunun alti cizili oldugunu ozellikle belirtiyorum) anlatan gercek zamanli bir strateji oyunudur bence. oyun surekli akiyor. siz yavaslatip, hizlandirabiliyorsunuz yada durdurabiliyorsunuz. ama her hamle esnasinda diger ai lerde hamle yapiyor. gercek zamanli bir ordu kovalamaca olabildigi gibi, sizin saldiri yaptiginiz anda bir baska ulke sizin sehrinizi kusatabiliyor.

ama medieval yada rome total war gibi efsaneleri de arada bir acip oynamanin zevki başkadır.
devamını gör...
oyunda türkleri seçtiğinizde içinizden fışkıran "çektin mi palayı küffara karşı allah allaaahh, " nidalarına engel olamazsınız.
devamını gör...
mobil versiyonu mevcut oyun. google playde şu an icin 150 tl gibi bir fiyata satılıyor.
devamını gör...
modlarla beraber efsane olan müthiş bir şaheser.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"medieval 2 total war" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim