1.
evrenin aslında kararlı bir yapıda olmayıp günün birinde düşük enerjili bir duruma çökerek yok olabileceğini öne süren hipotez.
kararlı sistemlerin enerji durumları en düşük seviyededir. bu durum bir atomdaki elektrondan tutun, bir su damlasının küresel şekil almasına kadar evrenin her alanında böyledir. dolayısıyla dışarıdan bir etkide bulunmadığınız sürece bu durum değişmez ve sistem mümkün olan en düşük enerji seviyesinde durmaya devam eder.
metastabil sistemler, kararlı sistemlerin aksine -çok uzun süre boyunca kararlı gibi görünseler de- bir anda daha düşük bir enerji seviyesine geçiş yapabilirler. eğer evren için bu durum geçerliyse buna vakum çöküşü adı verilir.
bunu masa üzerinde duran bir bardak suya benzetebiliriz. bardağın, masa kenarına çok yakın olduğunu düşünün. bardak orada durmaya devam edebilir ama düşme riski oldukça büyüktür. eğer düşer ve kırılırsa, içindeki su yerlere saçılır. bu da vakum çöküşüne benzer çünkü bardağın yapısı tamamen değişir ve bunun geri dönüşü yoktur.
yukarıdaki örnekte anlattığım bardağın şimdilik güvende olması gibi evrenimiz de şimdilik güvende olabilir ama bu düşme, yani çökme riski taşımadığı anlamına gelmez. peki buna ne gibi bir olay sebep olabilir? en güçlü aday kuantum tünelleme. tünelleme basitçe, bir parçacığın normal şartlarda aşamayacağı bir engeli (bir enerji bariyerini) aşabilmesidir. yerinizde otururken kendinizi, duvardan geçip yan odada bulmak gibi düşünebilirsiniz bunu.
her ne kadar evren için vakum yani boşluk kelimesini kullansak da tamamen boş olmadığını söyleyebiliriz. son derece yakın ölçeklerden bakıldığında, sürekli olarak kuantum dalgalanmaları gösteren bir yapısı var. bu dalgalanmalar çok büyük boyutlarda olursa, bu durum bir çeşit tünelleme durumudur ve enerji dengesini değiştirerek vakum çöküşüne neden olur.
bu hipotezin gerçek olduğuna dair bir kanıtımızın var olmadığı, bunun sadece bir hipotez olmasından da anlaşılabilir. dolayısıyla bu anlamda evrenimiz belki de tamamen güvendedir diyebiliriz ama yine de hipotezin kozmolojik modellere ilginç bir bakış açısı sunduğu kesin.
kararlı sistemlerin enerji durumları en düşük seviyededir. bu durum bir atomdaki elektrondan tutun, bir su damlasının küresel şekil almasına kadar evrenin her alanında böyledir. dolayısıyla dışarıdan bir etkide bulunmadığınız sürece bu durum değişmez ve sistem mümkün olan en düşük enerji seviyesinde durmaya devam eder.
metastabil sistemler, kararlı sistemlerin aksine -çok uzun süre boyunca kararlı gibi görünseler de- bir anda daha düşük bir enerji seviyesine geçiş yapabilirler. eğer evren için bu durum geçerliyse buna vakum çöküşü adı verilir.
bunu masa üzerinde duran bir bardak suya benzetebiliriz. bardağın, masa kenarına çok yakın olduğunu düşünün. bardak orada durmaya devam edebilir ama düşme riski oldukça büyüktür. eğer düşer ve kırılırsa, içindeki su yerlere saçılır. bu da vakum çöküşüne benzer çünkü bardağın yapısı tamamen değişir ve bunun geri dönüşü yoktur.
yukarıdaki örnekte anlattığım bardağın şimdilik güvende olması gibi evrenimiz de şimdilik güvende olabilir ama bu düşme, yani çökme riski taşımadığı anlamına gelmez. peki buna ne gibi bir olay sebep olabilir? en güçlü aday kuantum tünelleme. tünelleme basitçe, bir parçacığın normal şartlarda aşamayacağı bir engeli (bir enerji bariyerini) aşabilmesidir. yerinizde otururken kendinizi, duvardan geçip yan odada bulmak gibi düşünebilirsiniz bunu.
her ne kadar evren için vakum yani boşluk kelimesini kullansak da tamamen boş olmadığını söyleyebiliriz. son derece yakın ölçeklerden bakıldığında, sürekli olarak kuantum dalgalanmaları gösteren bir yapısı var. bu dalgalanmalar çok büyük boyutlarda olursa, bu durum bir çeşit tünelleme durumudur ve enerji dengesini değiştirerek vakum çöküşüne neden olur.
bu hipotezin gerçek olduğuna dair bir kanıtımızın var olmadığı, bunun sadece bir hipotez olmasından da anlaşılabilir. dolayısıyla bu anlamda evrenimiz belki de tamamen güvendedir diyebiliriz ama yine de hipotezin kozmolojik modellere ilginç bir bakış açısı sunduğu kesin.
devamını gör...