mucizevi mandarin

bir aslı erdoğan kitabıdır.

aslı erdoğan türkiye'deki okurlar tarafından pek tanınmaz ve çok okunmaz nedense ama bir fransız edebiyat dergisinin yaptığı bir araştırmada oy veren okurlar tarafından geleceğe kalacak elli yazar arasında gösterilmiştir.

aslı erdoğan'ı okuduğum zamanı hatırlıyorum. bu kitabın çıkışından dört sene sonra okumuştum onu ilk kez. ve o zamandan beri kendisine büyük hayranlık duyarım. dile hakimiyetinin yanı sıra kurduğu cümlelerle insanın en derine dokunma kabiliyeti hayranlık vericidir.

mucizevi mandarin adını eski ve kısacık bir çin efsanesinden alır. gerçek sevgi ve aşk sayesinde ya da yüzünden insanların nasıl savunmasız kaldığını, ne tür bir zayıflığa düştüğünü ve ne ölümler yaşadığını anlatır bize bu efsane.

aslı erdoğan bu efsaneden hareketle aşk ile hemhal olmuş, bir gözü sakat bir kadının hikayesini anlatır bize. aşkın gelişi ile yaşanan dönüşümlerin yanı sıra maruz kalınan acıları o kadar güzel anlatmış ki yazar ister istemez içi acıyor okuyan insanın.

ölmeden önce mutlaka okunması gereken kitaplardan biri olduğunu düşünüyorum.

sözlükte iletişim halinde olduğum çok az yazar var. onlardan biri insan olun biraz. onu edebiyat kankim belledim. aklıma estikçe kitap önerisi istiyorum. "aşk romanı lazım bana.", "çok harika bi kitap okumak istiyorum", "yılanlı kitap" gibi ipe sapa gelmez anahtar sözcüklerle kapısını çalıyorum. o da her defasında zihnindeki kütüphaneden pıt diye bir kitap ismi çıkarıveriyor.

bu önerilerden biri aslı erdoğan olunca biraz hayal kırıklığına uğramıştım. zira kabuk adam'ı seneler önce okumuş ve hiç sevmemiştim. ama yine de söz dinleyip kırmızı pelerinli kent ile bir şans daha vermem her şeyi değiştirdi.

barışamadağım ve belki de barışmamın mümkün olmadığı bir konuyla, ontolojik yalnızlık ile alakalı kitap bakınırken yine aslı erdoğan çıktı karşıma. amazona girdim ve en ucuz kitabını sipariş ettim, kıstas buydu evet. ekonomi malum.

kırmızı pelerinli kent ile fark ettiğim ve ağız ucuyla itiraf ettiğim gerçekten kaçmam, mucizevi mandarin ile imkansızlaşıyor. aslı erdoğanı sevmiyorum çünkü kitaplarında kendime dair en karanlık tarafları görüyorum.

kitaba ismini de veren mucizevi mandarin'i de kapsayan uzun öykü, bu kadar acılaşmamış olsam beni hüngür hüngür ağlatabilir. bu bile içler acısı.

aslı erdoğan'ın kalemi çok keskin hem de sivri. hançer gibi bir yerlerinize batıyor. ve şanslıysanız benimki kadar hayati yerlerinize değil.

oturup sözlükte bir gözü kör olmuş deli bir hayali karakterde ne kadar kendimi bulduğumu anlatmaya devam edecek kadar içime kapanmış, insanlardan uzaklaşmış durumdayım. oysa ki eskiden günlüğümü internette yayınlardım. hepimizin bitimsiz bir yalnızlıkla kuşatılmış olduğunu kabullenmek zorunda kalmak da canımı iyiden iyiye sıkıyor zaten.

bu kitap için de çizim yaptım.
keyifli okumalar.

aslı erdoğan'ın yazmış olduğu öykü kitabı olup ilk kez 1996'da yayımlanmıştır.

aidiyet, göçebelik, kadın olmak, cinsellik, hayat, ölüm, aşk gibi duyguları anlattığını da söyleyebiliriz.
kitaptaki görme engelli kadının dünyaya rest çekmesi ise oldukça sert bir şeydir.