1.
tam ölçülü, açık anlatımlı yemek tarifleri veren kanal. ne yapacaksam buradan bakıp şıp diye yapıyorum. yorumlar gerçekçi ama bazı tariflerin tutmadığı oluyor.
devamını gör...
2.
yeni yapılan bir yemeğin stresinin yaşandığı, aynı yemeğin bin bir farklı versiyonunun içinde nedense bu siteyi seçtiğin.sonuç'u bazen hüsran olan yemek tarifleri.
devamını gör...
3.
bir yemeği, tatlıyı, tuzluyu ilk kez yapacaksam, tarif için ilk baktığım sitedir. aynı yemeğin onlarca tarifinin olması, hepsinin tam tutan tarif olduğu anlamına gelmez. o yüzden, tarifler arasından en iyisini seçmek de bir beceridir. bu şekilde, ordan tarif alıp, yaptığım hiçbir şeyde sorun yaşamadım.
devamını gör...
4.
her öğrencinin geniş bir menüsünün olduğu tariflerdir. bu kategoride benim imza tabağım peynirli omlettir.
devamını gör...
5.
telefonuma uygulamasını indirdiğim tek yemek tarif sitesi. herhangi bir yemek için birden fazla tarif olması işime yarıyor. yapmak istediğim bir yemek için 3-4 tarife bakıp "hee böyle yapılıyormuş" dedikten sonra mutfağa girip tarifi kendi kafama göre uyarlayarak yapıyorum.
genelde güzel oluyor birtek şu mayalı hamur işlerini pek beceremiyorum.
genelde güzel oluyor birtek şu mayalı hamur işlerini pek beceremiyorum.
devamını gör...
6.
şu siteden şaka maka, hala düzgün bir yemek tarifi bulamadım. içimden diyorum: "ya bende bir sıkıntı var herhalde". ama o da değil bence. zira kendim yaptığım zaman, veya başka bir siteyi kullandığım zaman, bu sitede haricinde verilen hiçbir yemek tarifi ile sorun yaşamadım nedense. hatta gayet de güzel oldu diyebilirim çoğu için.
o da beni şu sonuca götürüyor: ya bu sitenin kullanıcıları vasat, ya da ben doğru tarifi bulamadım henüz.
o da beni şu sonuca götürüyor: ya bu sitenin kullanıcıları vasat, ya da ben doğru tarifi bulamadım henüz.
devamını gör...
7.
şef adayı olarak tamamen yararlı bulduğum site lakin bazı tariflerde sıkıntı olduğu da aşikar. biraz el becerisi ve gramajlarda oynandığında çoğu tarif kıvamında oluyor.
devamını gör...
8.
komik site. neden? yorumlardan. bir yemeğin altına yorumun ne olur atıyorum "unu az geldi, cıvık oldu afedersin, çiğ kaldı, tam tuttu" falan. site sakinlerinin yorumları "olsa da yesek, canım çok güzel gorunuyor,eline emeğine sağlık, eminim çok güzeldir..."bu yüzden ve daha iyi olması hasebiyle (bkz: arda'nın mutfağı) benim favorim.
devamını gör...
9.
bulabilirseniz gerçek bir köy tavuğu bulun ve düdüklüde iki saat kadar kaynatın. yanına da bir bulgur pilavı. alın size lezzet. zaten esas mesele eti güzel olan bir hayvanın ırzına geçmeden düzgün ve sade pisirebilmek.
devamını gör...
10.
fransız yemeği olan piperade adlı yemeği siz de evde rahatlıkla yapabilirsiniz.sırayla soğan, sarımsak, domates sosu ve baharatları bir tavaya atın. içine birkaç yumurta kırın ve servis edin. yumurta sarısını servis edildikten sonra delin ve sosla karıstırın yanında kızarmıs baget etmek ve mümkünse yanında bir kadeh şarap eklemeyi unutmayın.bonne appetite !
devamını gör...
11.
genellikle tarif için kullandığım sitedir. çünkü diğerleri gibi ne malzemeyi abartıyor ne gereksiz atraksiyona giriyor. bam bam bam. özet bir şekilde yemeği yapıyorsunuz.
devamını gör...
12.
yaşamak için yiyenlerden değil de yemek için yaşayanların sevgilisi olan kıbrıs yemeğidir.
öncelikle, kısacık ömrünü güneş görmeden dört duvar arasında değil de, mümkün mertebe 5-6 aylık olmuş, o vakte kadar da çayır çimen özgürce dolaşmış; utangaç, bir o kadar da meraklı adımlarını bir heykeltıraş çizmişçesine muntazam ayakları ile yeryüzünden nasibini almış, rüzgarda pırıl pırıl parlayan tüyleri ile gurur duyan, bir yele gibi hırçın ibiklere sahip, keskin gözleri ile denk geldiğinizde kalbinizi delip geçen, ötüşü ile doğanın tüm melodilerini tek nefeste zikredebilen, ona bakınca kendimizi gördüğümüz bir tavuk buluyoruz; kesiyoruz.
bu yemek için bize sadece göğüs kısmı lazım olacağından, gerekli kasap işlemlerinden sonra dileyenler göğüs harici kısımları gururlu tavuğumuzu anmak adına defnedebilirler. ama bu biraz ahmaklık olur, bence buzluğa atın, neyse.
baş başa kaldığımız göğsü saygılı ve ölçülü bir şekilde kuşbaşı varyasyonu ile kesiyoruz. bu aşamada göğüs kaslarının yumuşaması için bir köy türküsü çığırabilirsiniz.
daha sonra çelik tencerede(teflon değil) önceden kızdırdığımız bir miktar yağın üzerine direkt olarak kuşbaşıları sallıyoruz. beyazlaşana kadar yüksek ateşte şöyle bir çevirip altını kısıyor, 1 adet yemeklik kestiğimiz soğanı ilave ediyoruz. bunun sebebi, tavuk inceden suyu salacak, o sırada soğanlar bir miktar kendinden geçecek, tavuklar suyunu geri çekerken soğan aromasını da bünyeye geri taşıyacak; kapiş? yoksa biz de biliyoruz önceden soğan öldürmeyi, hayret bir şey.
tavuklar inceden suyunu çekmeye yakın, renk olsun diye ortalama boyda iki adet yeşil köy biberi ve bir adet kabukları soyulmuş iri domatesi de ince ince kıyıp tencereye atıyoruz. bir iki tur daha çevirelim. biberleri soğanla birlikte atmadık zira tadı kendinde kalsın, tabaktan biberi ağzımıza attığımızda tadı gelsin sadece diye. ah ah, tüyo bunlar tüyo.
domates ve biberle de bir miktar vakit geçiren tavuğumuza artık tuz, kırmızı toz biber, kara biber, bir tatlı kaşığı acı biber salçası, iki yemek kaşığı da salça ekliyoruz, yine çevirmeye devam.
daha sonra üzerini yaklaşık iki parmak geçecek kadar komple su ekleyin, kısık ateşte kaynamaya bırakın; 45 dakika kadar.
ocak şenlenedursun, bir yandan düdük makarna haşlayın en sade ve normalinden; o da cepte.
daha sonra ortalama bir çorba kasesine hellim peyniri rendeleyin, bol nane ve karabiber ile harmanlayın. bu son dokunuşumuz olacak, keyfe keder ara dokunuşumuz da olabilir; maksat dokunmak olsun, aslında hiç dokunsal değilimdir de şu an üst üste bu kadar dokun demek hoşuma gitti nedense, her neyse.
geniş ve çukur bir tabağa makarnaları koyun, üzerine yaptınız yahniyi bol sulu vaziyette ekleyin, en üste de hellim karışımızı serpiştirin. sonra hellimler erisin diye yemeğin suyundan bir parça daha üzerinde gezdirebilirsiniz.
emaan, tavuklu makarna demeyin, bu başka bir şey. afiyet olsun.
ha unutmadan, doyduktan sonra kıymetli tavuğumuz için bir dakikalık saygı duruşunu eksik etmeyelim.
p.s. görseldeki vatandaş salçayı az koyup yağı basmış; suyu daha kırmızı olması gerekiyor lakin denk gelemedim google fotoğraflarda, bir ara canım çeker de yaparsam editler, eklerim.
öncelikle, kısacık ömrünü güneş görmeden dört duvar arasında değil de, mümkün mertebe 5-6 aylık olmuş, o vakte kadar da çayır çimen özgürce dolaşmış; utangaç, bir o kadar da meraklı adımlarını bir heykeltıraş çizmişçesine muntazam ayakları ile yeryüzünden nasibini almış, rüzgarda pırıl pırıl parlayan tüyleri ile gurur duyan, bir yele gibi hırçın ibiklere sahip, keskin gözleri ile denk geldiğinizde kalbinizi delip geçen, ötüşü ile doğanın tüm melodilerini tek nefeste zikredebilen, ona bakınca kendimizi gördüğümüz bir tavuk buluyoruz; kesiyoruz.
bu yemek için bize sadece göğüs kısmı lazım olacağından, gerekli kasap işlemlerinden sonra dileyenler göğüs harici kısımları gururlu tavuğumuzu anmak adına defnedebilirler. ama bu biraz ahmaklık olur, bence buzluğa atın, neyse.
baş başa kaldığımız göğsü saygılı ve ölçülü bir şekilde kuşbaşı varyasyonu ile kesiyoruz. bu aşamada göğüs kaslarının yumuşaması için bir köy türküsü çığırabilirsiniz.
daha sonra çelik tencerede(teflon değil) önceden kızdırdığımız bir miktar yağın üzerine direkt olarak kuşbaşıları sallıyoruz. beyazlaşana kadar yüksek ateşte şöyle bir çevirip altını kısıyor, 1 adet yemeklik kestiğimiz soğanı ilave ediyoruz. bunun sebebi, tavuk inceden suyu salacak, o sırada soğanlar bir miktar kendinden geçecek, tavuklar suyunu geri çekerken soğan aromasını da bünyeye geri taşıyacak; kapiş? yoksa biz de biliyoruz önceden soğan öldürmeyi, hayret bir şey.
tavuklar inceden suyunu çekmeye yakın, renk olsun diye ortalama boyda iki adet yeşil köy biberi ve bir adet kabukları soyulmuş iri domatesi de ince ince kıyıp tencereye atıyoruz. bir iki tur daha çevirelim. biberleri soğanla birlikte atmadık zira tadı kendinde kalsın, tabaktan biberi ağzımıza attığımızda tadı gelsin sadece diye. ah ah, tüyo bunlar tüyo.
domates ve biberle de bir miktar vakit geçiren tavuğumuza artık tuz, kırmızı toz biber, kara biber, bir tatlı kaşığı acı biber salçası, iki yemek kaşığı da salça ekliyoruz, yine çevirmeye devam.
daha sonra üzerini yaklaşık iki parmak geçecek kadar komple su ekleyin, kısık ateşte kaynamaya bırakın; 45 dakika kadar.
ocak şenlenedursun, bir yandan düdük makarna haşlayın en sade ve normalinden; o da cepte.
daha sonra ortalama bir çorba kasesine hellim peyniri rendeleyin, bol nane ve karabiber ile harmanlayın. bu son dokunuşumuz olacak, keyfe keder ara dokunuşumuz da olabilir; maksat dokunmak olsun, aslında hiç dokunsal değilimdir de şu an üst üste bu kadar dokun demek hoşuma gitti nedense, her neyse.
geniş ve çukur bir tabağa makarnaları koyun, üzerine yaptınız yahniyi bol sulu vaziyette ekleyin, en üste de hellim karışımızı serpiştirin. sonra hellimler erisin diye yemeğin suyundan bir parça daha üzerinde gezdirebilirsiniz.
emaan, tavuklu makarna demeyin, bu başka bir şey. afiyet olsun.
ha unutmadan, doyduktan sonra kıymetli tavuğumuz için bir dakikalık saygı duruşunu eksik etmeyelim.
p.s. görseldeki vatandaş salçayı az koyup yağı basmış; suyu daha kırmızı olması gerekiyor lakin denk gelemedim google fotoğraflarda, bir ara canım çeker de yaparsam editler, eklerim.
devamını gör...
13.
genel olarak tarif ölçüleri tutuyor. bir iki tanesi tutmamıştı sadece, ama bir yemeğe 5 6 kişi tarif yazdığı için kişi sayısına göre istediğiniz tarifi alabilirsiniz.
not: yapacağınız yemeği yapmadan önce tarifi sonuna kadar okuyun, püf noktalara dikkat edin.
not: yapacağınız yemeği yapmadan önce tarifi sonuna kadar okuyun, püf noktalara dikkat edin.
devamını gör...
14.
başarılı evet. sirke turşu vs tarifleri de basit anlaşılır.
devamını gör...
15.
ulan şimdi yemeği bilmem ama tatlı olarak en sevdiğim tatlı diye sözlükten bir kızı etiketlemek vardı ama işte
devamını gör...
16.
miss gibi site vallahi. her türlü şeyin tarifi var. canım değişik şeyler istediğinde giriyorum. karıştır karıştır dur, ilginc tarifler var. eh bide ben yapabilsem.. en basitinden corba yapacaksin of yine mi tarhana yerine gir ordan değişik şeyler dene. balkabağı ve brokoli çorbası da fena oluyor he
devamını gör...