nerede ne konuşacağını bilen insan

beşeri ilişkilerde çok başarılı insandır. ağırlığı vardır sözü dinlenir.

gün görmüş.

düşünerek konuşan insandır.

çok özendiğim insandır. ben mutlaka bir yerde patlıyorum.

aile terbiyesi görmüş insandır.

eski bir iş arkadaşımın ta kendisi. örnekleyeyim; bir afrika ülkesinin büyük bir projesini yaparken şantiyeyi ülkenin cumhurbaşkanı ziyaret etmişti. projeden bahsettik biraz kendisine, göstermelik bir tur yapıldı, sitede yayınlanmak üzere fotoğraflar çekildi. sonrasında sohbet esnasında "ülkeyi nasıl buldunuz gençler?" diye sordu. her şey iyi, güzel, kimse rahatsız etmiyor diyorken, "en çok nesini sevdiniz?" dedi adam. adam dediğimin bir ihtişamı var, bir ağırlığı var ki her cümleye ekselansları ile başlayıp ekselansları ile bitiyoruz, iki büklüm konuşuyoruz. rahat bir arkadaş da var yanımızda, dedi ki "burda esrar çok ucuz, ben en çok o yanını sevdim."

ay ben de çok özeniyorum ya.
bana kalırsa çok konuşunca insan eninde sonunda cozutuyor bir noktada.
ancak bu tip insanları sinsilerle karıştırmamak lazım.çünkü sinsilik çok daha farklı bir motivasyon gerektirir.

olgundur bir kere. hem kelimelerini rastgele saçmaz ortaya. iki düşünür, bir konuşur tam konuşur.

patavatsizlik, ahlaksızlık, yalancılık bu kadar prim yaparken pek de değeri bilinmeyen insandır.