okul öncesi öğretmeni olmak

konuştuğun futbolcu çocuğa, ikimiz de oyun oynayarak para kazanıyoruz ne çok ortak noktamız var demek.

okul öncesi öğretmeni sanırım arkadaş.

temsili görselleri:

#934560 bu nasıl yüzeysel bir bakış açısıdır arkadaş. okul öncesinde oynanan oyunların bile, kişisel gelişime katkısı var/olmalı. kaldı ki "okul öncecilerin" ** yaptığı tek şey oyun oynamak/oynatmak değil. bunu bir de futbolla kıyaslamak enteresanmış.

#934609 okul öncesi öğretmeni aslen;
3 temel alanda yeterli bilgiye sahip:
1.genel kültür alanı : öğretmenin eğitim sürecinde mesleğini uygularken bir sorunla karşılaştığında alan bilgisi ve eğitime-öğretme becerisine ek olarak bu sorunun çözümüne katkıda bulunan diğer disiplinler arası bilgi ve becerileri ifade eder.
2.özel alan bilgisi : okul öncesi öğretmenin en azından kendi alanına ait temel konuları bilmesi gerekir
3.öğretmenlik meslek bilgisi : öğretmene okul içinde ve okul dışındaki öğretme-öğrenme etkinliklerini planlama, uygulama, değerlendirme, geliştirme, bilgi ve becerilerini kazandıran "teorik" çalışmaları içerir.
ve 6 ana yeterliliği taşıyan:
1.öğrenci tanıma
2.öğretme ve öğrenme süreci
3.okul aile ve toplum ilişkileri
4.kişisel ve mesleki değerler, mesleki gelişim
5.öğrenmeyi, gelişimi izleme ve değerlendirme
6.program ve içerik bilgisi
bireylerdir. arada kelime oyunu yapmaya çalışıp mesleğimizi futbolla kıyaslayarak kendi kendimize eğlendigimiz de oluyor. yüzeyselce :)

devlet bünyesinde 3-6 yaş arası çocukların bilişsel, psikomotor, sosyal-duygusal, dil ve öz bakım gelişim alanındaki becerilerini geliştirecek etkinlikler planlayarak çocukların ilkokul düzeyine hazır olmasını sağlayan, okul öncesi eğitim öğretmenliği programından mezun olan kişilerin aldığı ünvandır.

tüm tecrübelerini devlette çalıştığı 12 yıl süresince edinen bir öğretmen olarak seçimimden hiç pişman olmadığım mesleğim. bölümü okuyan ya da atanmayı bekleyen meslektaşlarıma tavsiyem; her meslek grubunda olduğu gibi bizim aramızda da işini layığıyla yapmayan, tüm gün boyunca çocukları oyuncaklarla-boyamalarla kendi halinde bırakan ya da sırf velilere bu şekilde yaranacağını düşündüğü için çocuklara sürekli kes yapıştır sanat etkinlikleriyle gün bitiren arkadaşlarımız varsa çocuklarla deneyler, dramalar yapan, alan gezilerine çıkan, sınıfında imkanı (internet, projeksiyon makinası) olup teknolojiyi aktif bir şekilde kullanan arkadaşlarımız da var, ki sizlerin de onlardan biri olmak için hiçbir eksiğiniz yok. öyle şanslıyız ki en masum, en meraklı yaş grubuyla çalışıyoruz ve onlara katacağımız her bilgi ve davranış bizleri de iyileştiriyor, gelecek adına umutlandırıyor. atasını tanıyan, ülkemiz için yaptıklarını, önemini bilen bir nesli yetiştirmek ilk olarak bizim sorumluluğumuzda.

o değil de bizim ülkeye bir de okul sonu öğretmeni lazım; bildiklerini unutturabilmek için.

dinç kalmayı sağlar. hareketsizliğe , yavaşlığa ve pratik düşünememeye toleransı sıfır olan meslek grubu.
kötü yönü eve gittiğinde de işin aklında dönmesi işin işte kalmaması. (zamanla azalabilir) çok fazla kadın içeren bir çalışma ortamı olması. ( ilerleyen yıllarda bu oranın biraz daha düşeceğini düşünüyorum) adaletsiz iş saatlerine sahip olan iki branştan ilki. ve son olarak da sürekli vicdan muhasebesi yapmana sebep olması. sürekli hasta olmak.
iyi yönleri ; pratik düşünme , hızlı çözüm üretme gibi becerilerini geliştiriyor. çalışma saatleri süresince dünyayla bağını kestiğin bir zaman dilimi olmasını seviyorum. okul ortamında olmayı seviyorum. çocuklar ile sıkı bi bağ kurmak her biri hakkında detaylı bilgi sahibi olmak ve en azından gelişimlerinin bir parçasında destek olmak fikri hoşuma gidiyor. bir çok çocuğun sorumluluğunu her gün almak ve sana güvenerek teslim ettiklerini bilmek güzel bir duygu. olumlu geri dönüşler almak motive ediyor.
not: bir çok öğretmenlik branşından atanmak ‘’artık’’ çok daha kolay hale gelmiş durumda. biraz bile yapamayacağınızı düşünüyorsanız atamayı düşünüp asla tercih etmeyin. istediğiniz için tercih edin. çünkü bir avantajı kalmayacak.
dipnot: sürdürülebilir bir meslek olduğunu düşünmüyorum.