orta doğu'da demokrasinin hiçbir işe yaramıyor olması

orta doğu tarihine baktığımızda demokrasinin sadece bir kelimeden ibaret olduğunu görürüz. ülkeyi yönetenler uzun süre görevde kalırlar ama sorsan demokrasi var derler seçim yaparlar. iktidar partileri seçim üstüne seçim kaybeder genel başkan olacak kişiler utanmadan görevi bırakmak yerine hezimet üstüne hezimet yaşamak gibi fantezileri vardır. bide bu ülkelerin tamamında diktatörlük vardır. devleti yöneten tipler ülkeyi babasının çiftliğine çevirir.

siyasi bir tespit.

eğitim seviyesinin yerlerde süründüğü, kazara eğitim oranı yüksek olsa da eğitim kalitesinin düşük olduğu ülkelere adalet falan işlemez. öyle ülkelerde hangi rejimi uygularsanız uygulayın, sonuç milleti inek gibi sağmaktan öteye gitmez. ne yaptığını bilmeyen milletlerin sonu ne yazık ki rezillik.

toplumun en az %60'i iyi yetismemişse buna eğitim,kültür sosyo ekonomik durumda dahil demokrasinin sonu hic iyi yerlere cıkmaz ki cıkmiyor da. demokraside topluluk yonetimde olur. yani icinde yaşadığınız toplum nasilsa o sekilde de yonetilirsiniz. demokrasi her zaman en iyi yonetim sekli olmayabilir.

ortadoğu'da demokrasi mi var? eğer demokrasi gerçekten olsaydı işe yarardı. demokrasi her yerde işe yarar.

ingiltere monarşiyle yönetilmesine rağmen, sözde "demokrasi" ile yönetilen ülkelerden daha demokratik bir yapıya sahip. mesele sistemi halka entegre etmek değil, halkı sisteme entegre etmek, yoksa çomarin teki kalkıp "oy veriyoh yegenim, demokrasi budur" diyebiliyor. toplumun eğitim ve kültür düzeyi arttirilmadikca, demokrasiler sadece diktaya giden bir köprü görevi görür ve seçilen zat halkın oyuyla buradayız diyerek diktatörlüğe soyunabilir. açıkçası toplumda çoğunlugun verdiği karar her zaman doğru karar olmayabiliyor, çoğunluk mantigin kıstası değildir, nietzsche demokrasinin cahil omuzlarda diktaya evrilebilecegini belirtir ve bunda oldukça haklıdır.

demokrasi, eğitimini tamamlamış kültürel toplumlarda işe yarar.
ülkemiz için konuşuyorsak; kitapla alakamız ateş tutuşturmak olan, diğer ülkeleri kafir, ahlaksız, gelişmemiş olarak tanımlayan ve kendimizi herkesten üstün gördüğümüz için tutmayacak yönetimdir.
-kitap okumak cehaleti almaz belki ama ufkumuzu açar. düşünmemize sebebiyet verir. olur da düşünürüz korkusuyla siyasetçiler kitaptan uzaklaştırıyor halkı. tek okunacak kitap kurandır felsefesiyle yola çıkıyorlar. hoş %90 ı müslüman olan ülkede tahminim %3 ü kuranı okumuştur.
-başka ülkeleri görmek, bizde olmayan gelişimleri kendi evininde uygulamak için güzel bir yöntem. en yakın örneği dibimizdeki yunanistan. denizleri temiz, kıyı şeridindeki esnaf çakal değil. herkese aynı muamele. sürekli antalya'da tatile giden biri nasıl görebilir aslında aynı fiyata daha konforlu bir tatil için yunanistan daha iyi. tabiki yine yönlendirme ile cennet vatandan(ki bu yanlış anlaşılan bir kalıp) dışarı çıkarmamak için ellerinden geleni yapıyorlar. halkı zorla cahil bırakıyorlar.
-biz herkesten üstünüz. sanıyoruz ki 18 yaşında bir genç araştırıp 60 yaşındaki insandan daha fazla bilemez. sanıyoruz ki en doğrusunu ben ve benim gibi düşünenler bilir. karşıt görüşten nefret eden başka bir ülke daha yok galiba. bağnazca bağlanmak ahmaklıktır. yanlış göremeyen, görüpte sineye çeken kendisi için yapabileceği en büyük yanlışı yapıyor. yahu klasikleşmiş "çalıyor ama çalışıyor" türk zihniyetini bizden başka kim benimseyebilir? bu nasıl saçma güruhtur?

sonuç olarak toplumun %60 ı okumamış bir ülkede kimse demokrasiden bahsetmesin.

buradan aysun kayacı hanımefendiye bir kez daha takdirlerimi gönderiyorum.

(bkz: demokrasinin genel olarak pek bi işe yaramıyor olması)
(bkz: çoğunluğun tiranlığı)
(bkz: herhangi bi yönetim biçiminin aslında hiçbir işe yaramıyor olması)

yaw niçenin bu konuyla ilgili bir sözü vardı ama aklıma gelmiyor.

halkları cahil olduğu için olabilir.

çok sevdiğiniz demokrasi ilk olarak sokrates'i öldürmüştür. zırvalar zırvası.

tevhid zihniyetinin olduğu yerde demokrasi olmaz çünkü demokrasi, güçler ayrılığı(yasama-yürütme-yargı) ister. tevhid, gücü tek elde toplamanın dinsel inanca çevrilmiş halidir ve bir totaliterizmdir. teslis ise güç ayrılığını simgeler ve bir demokrasidir.
ilgili link: gazeteduvar.com.tr/amp/yasa...

bir köle ıslah projesi olan, yeteri kadar çile çekersen cennete kuş gibi gideceği inancının yerleşik olmasından. herkes çok emin. böyle gönüllü kölelerin elinden bütün haklarını alıverirsin, kimsenin gıkı çıkmaz.