bugün gün boyu kafamı kurcalayan ikinci konudur.

birçok şey şeytanın icadıdır. yeni çıkan her şey öyledir zaten de eskiden kalma olanlar da vardır. şeytan öyle icatlar yapmıştır ki değme mucide taş çıkarır. peder matvei konstantinovsky’ye göre yazı da bunlardan biridir. daha doğrusu yazılan romanlar, kurmaca eserler. bunların hepsi insanları tanrının yolundan uzaklaştırır. elbette tanrının da kitaplarla kendi göstermesi dışında bu görüşte bir sorun yok.

bu pederin böyle düşünmesi tuhaf değildir. tuhaf olan nikolay gogol gibi bir dehanın bu adama inanmış olmasıdır. her yazarı bir palto’nun içine sığdıracak kadar büyük bir deha olan ve bence dünyanın en iyi romanları arasında sayılabilecek ölü canlar’ı yazan gogol bu adam tarafından kandırılmıştır.

gogol ölü canları üç kitap halinde yazmaya karar vermiştir. tıpkı ilahi komedya gibi. cehennem, araf ve cennet. ilk kitabı yazdıktan sonra ikinciye başlar ve yazdığını beğenmez. bu esnada peder onu içten içe işlemektedir. yazar pederin etkisi altına girer ve el yazmalarını yakar.

belki de muhteşem iki cilt ölü doğmuş olur. o kitapların külleri pederin eline bulaşmıştır. gogol bu olaydan sonra yemek yemeyi reddeder ve dört gün sonra da ölür. açlıktan ölür ama çıldırmıştır yazar. peder onun cehennemden çıkmasına ve bizi de kurtarmasına izin vermez.

cehennemde olacağını umduğum bu peder ölü canların külleri ile bir cehennem provası yapmıştır.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"peder matvei konstantinovsky’nin eline bulaşan küller" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim