psikoloğa gitmek işe yarar mı sorunsalı
başlık "büyükbeyazbalina" tarafından 26.06.2022 23:18 tarihinde açılmıştır.
1.
seans ücretini vermeden bilemezsin, insanlar ne derse desin hep o şüpheniz var olacak.
devamını gör...
2.
psikoloğa gitmek psikolojinizi daha çok yıpratıyor bence. özellikle ailenizden dolayı herhangi bir sorununuz varsa bir dahaki görüşmeye anneni veya babanı da getir diyen doktor bir zaman sonra sizin kullanacağınız ilaçları bile yine aileye danışarak veriyor. yani aileden kaynaklı sorunun çözümünde bile aileyi aradan çıkartarak değil de aileyi dahil ederek halletmeye çalışıyor. ilginç tıbbi bir yöntem. bunun yanı sıra sosyal anksiyetesi olan birine hadi sen önümüzdeki günlerde caddebostana git insanların arasına karış bu senin ödevin diyip 3 ay sonrasına randevu oluşturuyorsan o insan sanmıyorum bir dahaki görüşmeye gelsin. sorunun kaynağının üstüne gitmeyi herkes biliyor önemli olan o sorunla başa çıkma yolunda yardımcı olabilmek.
devamını gör...
3.
bu kimseler düşünce yapısı ve yolları hakkında eğitim almış insanlar.
hiçbir psikolog "bu böyledir" demeyecektir, "neden öyle düşünüyorsun, seni bu düşünceye iten nedir" şeklinde sorunu tasvir edişinize ve bunun nedenine odaklanacaktır.
insan kendine her soruyu soramaz. zaman zaman bu soruların başkası tarafından sorulması gerekir, psikolog da bu işe yarar.
hiçbir psikolog "bu böyledir" demeyecektir, "neden öyle düşünüyorsun, seni bu düşünceye iten nedir" şeklinde sorunu tasvir edişinize ve bunun nedenine odaklanacaktır.
insan kendine her soruyu soramaz. zaman zaman bu soruların başkası tarafından sorulması gerekir, psikolog da bu işe yarar.
devamını gör...
4.
şifa bulmaz gönlüm senin elinden boşuna benimle uğraşma doktor.
devamını gör...
5.
yararda bunun için para lazim
devamını gör...
6.
beklentinize göre değişir.sihirli bir dokunuş ve peşinden gelen büyük değişimler ya da dizilerdeki gibi sohbet tadında bir terapi düşüncesinde olanlar için hayal kırıklığıdır ki çoğu ilk veya birkaç seanstan sonra psikoloğa gitmeyi bırakır.yaşamdaki düğümleri açmak,farkındalık kazanmak ve yaşantılara bakış açısını değiştirmek, travma geçmişini bazen cesur bazense çekinerek de olsa ortaya çıkarmak ve bununla yüzleşmek amacında olanlar için faydalı bir deneyimdir.zordur,emek ve cesaret ister ama kişi faydasını görmeye başladıkça ve terapi kazanımlarının hayatındaki birçok durum ve karara yansıdığını fark ettikçe işe yaradığının hissine varabilir diye düşünmekteyim.tabi maddi imkansızlıklar terapinin herkesin erişebileceği bir hizmet ve önemli bir ihtiyaç oluşunun önünde büyük bir engel teşkil ediyor maalesef.
devamını gör...
7.
yarar.
psikologlar da insan. paraya ihtiyaçları var.
psikologlar da insan. paraya ihtiyaçları var.
devamını gör...
8.
belki de sorunsaldan çok kumar desek daha doğru olur.
daha bu pazartesi gidip tanışma görüşmesi gerçekleştirmiş biriyim.
adam soruyor, kendinizi tanıtmak ister misiniz mesela kaç yaşındasınız?
ben: dün benim doğum günümdü, bugün buradayım…
bu konuşmanın sonunda oradan çıktığımda kendime güvenen ama adamı tanımayan ben,
adama güvenen ama kendime güvenmeyen birine dönüştüm.
pzartesiden beri midem bulanıyor başım ağrıyor, sürekli yarı öğürme hissiyle yaşıyorum. tek sebebi şu: ulan şimdi bu kadar boku bu adama nasıl anlatacağım kaygısı.
ilk gün lobide beklerken kitap okuyordum, o günden beri doğru düzgün uyku bile uyuyamıyorum. bilinçaltım köşeye sıkıştırılmış bir kirpi gibi çıkardı dikenlerini.
hoş adam da meraklı değil senin boklu sırlarını öğrenmeye diyorum ama yine de insana zor geliyor o kırk sandığa kilitlediği acılarını utançlarını anlatacak olmak.
maddi durumu olan kişi hayatına kalite katmak için bence gitmeli.
ama şu da bir gerçek ki, “sen ihtiyacını söyle biz karşılarız” demelerine rağmen babamın parasıyla değil kendi paramla gitmek için bekledim uzun süre.
ailenin dağıttıklarını toparlamak için onların parasını harcayamıyor olmak bile başlı başına tuhaf…
daha bu pazartesi gidip tanışma görüşmesi gerçekleştirmiş biriyim.
adam soruyor, kendinizi tanıtmak ister misiniz mesela kaç yaşındasınız?
ben: dün benim doğum günümdü, bugün buradayım…
bu konuşmanın sonunda oradan çıktığımda kendime güvenen ama adamı tanımayan ben,
adama güvenen ama kendime güvenmeyen birine dönüştüm.
pzartesiden beri midem bulanıyor başım ağrıyor, sürekli yarı öğürme hissiyle yaşıyorum. tek sebebi şu: ulan şimdi bu kadar boku bu adama nasıl anlatacağım kaygısı.
ilk gün lobide beklerken kitap okuyordum, o günden beri doğru düzgün uyku bile uyuyamıyorum. bilinçaltım köşeye sıkıştırılmış bir kirpi gibi çıkardı dikenlerini.
hoş adam da meraklı değil senin boklu sırlarını öğrenmeye diyorum ama yine de insana zor geliyor o kırk sandığa kilitlediği acılarını utançlarını anlatacak olmak.
maddi durumu olan kişi hayatına kalite katmak için bence gitmeli.
ama şu da bir gerçek ki, “sen ihtiyacını söyle biz karşılarız” demelerine rağmen babamın parasıyla değil kendi paramla gitmek için bekledim uzun süre.
ailenin dağıttıklarını toparlamak için onların parasını harcayamıyor olmak bile başlı başına tuhaf…
devamını gör...
9.
psikoloğun dediklerini yapacaksan, tedaviye cevap vereceksen tabi ki neden olmasın
devamını gör...
10.
yarar. ben gittiğimde iyi gelmişti, rahatlatmıştı.
devamını gör...
11.
düzgün birini bulduktan sonra evet yarar. ama bazı aptal beyinsizler var ki dinlemiyorlar sizi, veya tek bir dediğinize takılı kalıp her şeyi daha berbat ediyorlar.
devamını gör...
12.
devamını gör...
13.
doğru psikoloğa gidildiğinde kesinlikle işe yarayacağını düşünüyorum.
devamını gör...
14.
psikoloğa gitmek işe yaramaz. psikoloğa gitme motivasyonu (tedavi motivasyonu) işe yarar. bu motivasyon ve siz, psikologla buluşunca ortaya ne çıkar? sorunların çözümü mü? hayır, sadece şimdi ve burada kalarak sorunların çözümüne dair etkin bir mekanizma geliştirebilirsiniz. tıpkı her gün gittiğiniz fakat unuttuğunuz yolu birinin size tarif etmesi gibi.
peki bu mekanizma ne işe yarıyor? evvela hayattaki tüm sorunların kalıcı olmadığını anlıyorsunuz. akabinde sızlanıp şikayet etmek yerine harekete geçmenin çözüme ulaştırdığı bilincine varıyorsunuz. en büyük düşmanınız olan olumsuz temel ve ara inançları keşfediyorsunuz. hayır, belki eski sevgiliniz size gelmeyecek. ve hayır, kaybettiğiniz aile üyenizi bir daha göremeyeceksiniz. fakat bunlarla yaşamak için gerekli olan psikolojik sağlamlığın bilincine erişeceksiniz. bunları zaten biliyor musunuz? peki o halde sorayım: bilmekle bilincine varmak aynı şey midir?
peki bu mekanizma ne işe yarıyor? evvela hayattaki tüm sorunların kalıcı olmadığını anlıyorsunuz. akabinde sızlanıp şikayet etmek yerine harekete geçmenin çözüme ulaştırdığı bilincine varıyorsunuz. en büyük düşmanınız olan olumsuz temel ve ara inançları keşfediyorsunuz. hayır, belki eski sevgiliniz size gelmeyecek. ve hayır, kaybettiğiniz aile üyenizi bir daha göremeyeceksiniz. fakat bunlarla yaşamak için gerekli olan psikolojik sağlamlığın bilincine erişeceksiniz. bunları zaten biliyor musunuz? peki o halde sorayım: bilmekle bilincine varmak aynı şey midir?
devamını gör...
15.
yarayabilir. ilk önce psikolog ile anlaşırız. saygı değer psikoloğa "sana yaşadığım olayları anlatacağım. sende not edeceksin. sonra kitaplar yazacaksın. ilk önce piyasa yapacaksın. kitapçılarda adın duyulacak. nasıl olsa okumayı seven milyonlar var. sonra senarist ve yapımcılarla anlaşacaksın. bir dizi veya film yaptıracaksın. dizi veya filimde yaşanmış gerçek bir hikayeden uyarlanmıştır. uyarısını muhakkak yaptıracaksın. sonra kazancı bölüşeceğiz." diyeceğiz. paralar cukka. gayette işe yarar görünüyor.
devamını gör...
16.
yaramıyor.
devamını gör...
17.
olay mahallinden bildiriyorum. kesinlikle evet
devamını gör...
18.
çok yakın iki arkadaşım klinik psikolog, dostlukları bile fazlasıyla işe yarıyorken arkadaşlık ilişkisi dışında rutin profesyonel terapi almak çok daha etkili, işin ehli kişiler tarafından.
insan bazen sadece dinlenilmek ve tarafsızca anlaşılmak istiyor. bu da psikologların sıradan tedavilerinde en etkili yöntemlerinden biri.
insan bazen sadece dinlenilmek ve tarafsızca anlaşılmak istiyor. bu da psikologların sıradan tedavilerinde en etkili yöntemlerinden biri.
devamını gör...
19.
büyük ölçüde hayır. bunun 2 nedeni var;
öncelikle gideceğiniz psikoloğu çok iyi seçmeniz gerekiyor. herkes psikoloji okusa da, gerçekten karşısındaki insanın sorunlarına eğilip, ona vakit harcamak isteyip; onu iyileştirmek isteyen çok az psikolog var. çoğu işine gerekli özeni ve değeri vermiyor. 45-50 dakikalık seanslar belirleyip, sizi dinleyerek belkide herkese söyledikleri şeyleri sizede öğüledikten sonra sizi gönderiyorlar. yani olay burada sadece işini yapıyormuş gibi görünüp, para kazanmak. son zamanlarda ama bilhassa pandemiden sonra en yeniyetme psikoloğun bile seans fiyatı 400-500'lere fırladı. burunlarından kıl aldırmıyorlar. dolayısıyla sizin için farklılık yaratmayan, mesleğine ilgisi olmayan birine denk gelirseniz, asla ivme alamazsınız sadece seans başına min. 400-500tl'den olursunuz. psikolog ya da psikiyatr fark etmez, maalesef ki bazılarının dinlemeden sadece ilaç önerme/ reçete yazma alışkanlığı var. bir bakıyorsunuz sorunlar çözülmemiş ama durup durup antidepresan alıyorsunuz. ( psikolog'un reçete yazma hakkı yasal olarak yok ama anti depresan önerebiliyor ki anti depresanların reçetesiz satıldığını düşünürsek, duygusal anlamda çökmüş bireyler için infial bir durum bu.) psikiyatrların ise düzenli şekilde ilaç yazma eğilimi var. bir bakıyorsunuz tonlarca ilaç alıp ya uyuyorsunuz ya deli gibi ilaçlar yüzünden açılan iştahınız sebebiyle yemek yiyorsunuz.. felaket yani.. uzman her zaman uzman olamıyor yani..
ikinci olarak; herkes kendi kendisinin psikoloğudur. aslında insanlar kendilerini yeterince dinlemeyi bilmediği için başka birinden yardıma ihtiyaç duyuyor. kimse insana kendi kendisinden daha üst bir yardımda bulunamaz. eğer kendi sorunlarınızın üstüne eğilip, bunları yok etmek adına kararlar alarak, kendinize çözümler üretirseniz; en iyi psikiyatr'ı bile yardım konusunda geçerseniz.
psikolog/ psikiyatr'a gitmek çözüm değildir. bunlara gitsenizde, iş yine sizde bitiyor. aslında sadece bu 2 branşta size kendinizi iyileştirmeniz için opsiyonlar sunuyor ve harekete geçmeyi yine size bırakıyor. yani siz harekete geçmezseniz, onların yapabileceği hiç bir şey yok. dolayısıyla aslında siz bir noktada boşuna para vermiş oluyorsunuz. eğer kendi kendinizi anlayarak, kendi kendinize çözüm üretirseniz zaten bir desteğe ihtiyacınız olmaz. dolayısıyla içsel sorunlarınızı kabul etmekten ve bunlarla yüzleşmekten korkmayın. kendinizin farkında olursanız, her psikolojik yaranızı iyileştirecek kadar güçlü ve donanımlı olursunuz. iş farkındalıkta ve zihni doğru yönetmede bitiyor. bu yüzden zaten bilinç üstüne yapılan egzersizler modern dünyada çok popüler hale geldi. artık herkes biliyor ki zihni doğru konumlandırırsan, psikolojik problem yaşama olasılığını dibe çeker ve günlük motivasyonunu yüksek tutarsın.

psikolog/ psikiyatr'a gitmeyi yanlış bulmuyorum sadece zihninizi ve kendinizi dinlerseniz, bunlara gerek kalmadan kendinizi iyileştirebileceğinizi düşünüyorum. aslında günlük hayatımızda her problemimizde farkında olmadan bunu yapıyoruz. üzüldüğümüzde - kırıldığımızda alışveriş yapmak, film izlemek, spor yapmak ya da olumlu düşünmek gibi minik değişikliklerle kendi modumuzu değiştirip, kötü olaylardan kendimizi ulaştırabiliyoruz. gördüğünüz üzere normal hayatımızda bunu zaten her zaman yapıyoruz. sadece duygusal kırılmanız cok belirgin hale geldiği zaman, günlük hayatta yaptığınızdan 1 tık daha yüksek dikkatle kendinize eğilmeniz gerekiyor. yine yapamıyorsanız, destek almak tabi ki faydalı ama doktorunuzu( psikiyatr) ya da psikologu iyi seçmeniz gerekiyor.
öncelikle gideceğiniz psikoloğu çok iyi seçmeniz gerekiyor. herkes psikoloji okusa da, gerçekten karşısındaki insanın sorunlarına eğilip, ona vakit harcamak isteyip; onu iyileştirmek isteyen çok az psikolog var. çoğu işine gerekli özeni ve değeri vermiyor. 45-50 dakikalık seanslar belirleyip, sizi dinleyerek belkide herkese söyledikleri şeyleri sizede öğüledikten sonra sizi gönderiyorlar. yani olay burada sadece işini yapıyormuş gibi görünüp, para kazanmak. son zamanlarda ama bilhassa pandemiden sonra en yeniyetme psikoloğun bile seans fiyatı 400-500'lere fırladı. burunlarından kıl aldırmıyorlar. dolayısıyla sizin için farklılık yaratmayan, mesleğine ilgisi olmayan birine denk gelirseniz, asla ivme alamazsınız sadece seans başına min. 400-500tl'den olursunuz. psikolog ya da psikiyatr fark etmez, maalesef ki bazılarının dinlemeden sadece ilaç önerme/ reçete yazma alışkanlığı var. bir bakıyorsunuz sorunlar çözülmemiş ama durup durup antidepresan alıyorsunuz. ( psikolog'un reçete yazma hakkı yasal olarak yok ama anti depresan önerebiliyor ki anti depresanların reçetesiz satıldığını düşünürsek, duygusal anlamda çökmüş bireyler için infial bir durum bu.) psikiyatrların ise düzenli şekilde ilaç yazma eğilimi var. bir bakıyorsunuz tonlarca ilaç alıp ya uyuyorsunuz ya deli gibi ilaçlar yüzünden açılan iştahınız sebebiyle yemek yiyorsunuz.. felaket yani.. uzman her zaman uzman olamıyor yani..
ikinci olarak; herkes kendi kendisinin psikoloğudur. aslında insanlar kendilerini yeterince dinlemeyi bilmediği için başka birinden yardıma ihtiyaç duyuyor. kimse insana kendi kendisinden daha üst bir yardımda bulunamaz. eğer kendi sorunlarınızın üstüne eğilip, bunları yok etmek adına kararlar alarak, kendinize çözümler üretirseniz; en iyi psikiyatr'ı bile yardım konusunda geçerseniz.
psikolog/ psikiyatr'a gitmek çözüm değildir. bunlara gitsenizde, iş yine sizde bitiyor. aslında sadece bu 2 branşta size kendinizi iyileştirmeniz için opsiyonlar sunuyor ve harekete geçmeyi yine size bırakıyor. yani siz harekete geçmezseniz, onların yapabileceği hiç bir şey yok. dolayısıyla aslında siz bir noktada boşuna para vermiş oluyorsunuz. eğer kendi kendinizi anlayarak, kendi kendinize çözüm üretirseniz zaten bir desteğe ihtiyacınız olmaz. dolayısıyla içsel sorunlarınızı kabul etmekten ve bunlarla yüzleşmekten korkmayın. kendinizin farkında olursanız, her psikolojik yaranızı iyileştirecek kadar güçlü ve donanımlı olursunuz. iş farkındalıkta ve zihni doğru yönetmede bitiyor. bu yüzden zaten bilinç üstüne yapılan egzersizler modern dünyada çok popüler hale geldi. artık herkes biliyor ki zihni doğru konumlandırırsan, psikolojik problem yaşama olasılığını dibe çeker ve günlük motivasyonunu yüksek tutarsın.

psikolog/ psikiyatr'a gitmeyi yanlış bulmuyorum sadece zihninizi ve kendinizi dinlerseniz, bunlara gerek kalmadan kendinizi iyileştirebileceğinizi düşünüyorum. aslında günlük hayatımızda her problemimizde farkında olmadan bunu yapıyoruz. üzüldüğümüzde - kırıldığımızda alışveriş yapmak, film izlemek, spor yapmak ya da olumlu düşünmek gibi minik değişikliklerle kendi modumuzu değiştirip, kötü olaylardan kendimizi ulaştırabiliyoruz. gördüğünüz üzere normal hayatımızda bunu zaten her zaman yapıyoruz. sadece duygusal kırılmanız cok belirgin hale geldiği zaman, günlük hayatta yaptığınızdan 1 tık daha yüksek dikkatle kendinize eğilmeniz gerekiyor. yine yapamıyorsanız, destek almak tabi ki faydalı ama doktorunuzu( psikiyatr) ya da psikologu iyi seçmeniz gerekiyor.
devamını gör...
20.
yarar mı yarar. kim bilir?
devamını gör...