regline bir gün kalmış kadın psikolojisi

mazejik alıp kıçını kırıp oturma olarak tezahür eder. sözlüklerde işler farklı yürüyor anlaşılan.

benim hatunlarda mı problem vardı bilmiyorum ama hiçbiri çileği nutellaya daldırıp sokak lambasının yanında miyavlayan kediye ağlamıyordu.

nasıl bir cinssiniz entel memelilerim. gerçeklere dönelim.

ben genelde niye kendimi bu kadar kötü hissediyorum, depresyona mı girdim yoksa diyorum zaten birkaç güne de adet oluyorum. bir de illa nutella kavanozu ile olmuyor tuzlu şeyler de istiyor insanın canı.

bazen kuş uçsa ağlıyorum, bazen nefes alsalar sinirleniyorum ....

(bkz: rastgele kaptan)

maaşallah bereketli ortalık.*

yanımda nefes alana, yemek yiyene sinirlenip sinirden oturup ağlamama neden olan psikolojidir.
çileği nutellaya batırmak falan çok güzel görünen şeyler ben regl olmadan bir gün önce eşim ben nasıl bir yaratıkla evlendim lan diyordur kesin. reglin 3. günü gelen yüz parlaması, güzellik ve ponçiklik ile telafi ediyorum ama.

her şeye alınan biri oluyorum ve her şeye sinirleniyorum, keşke duygu durumu değişmese.

anlatılması güç tarifi olmayan psikolojidir.

sancıymış, ağrıymış bunlar bir şekilde hallolur da, ulan bu duygu durum değişikliğini, hormonların bipolarca hareket etmesini,ota boka ağlama seanslarını ne yapacağız?

hayır ağlasam yine sorun değil 2 dakika önce ağladığım şeye 2 dakika sonra gülüyorum.

karma puan karşılığı regli olayını başka bir yaza kitleyebilsek keşke.

cem yilmaz in da dedigi gibi,

- her ay ayni seyleri yasiyorsunuz. taniyin artik su vucudunuzu.

#1704430 sussss be *

değişik bi kafası var.her ay farklı kafaya sokuyor.

bilmeyen için "tanıyın artık şu vücudunuzu" demesi kolay olan psikoloji. keşke o kadar kolay olsa. ağrı ne be, tırt kalıyor bir yerde. mesela hiç ummadığın anda birisine bağırırken yakalıyorsun kendini. kelimeler daha havadayken "of niye sinirlendim ben buna şimdi" diyorsun da yakalamak imkansız tabii cümle olmuş kelimeleri. herkese farklı etki ediyordur muhtemel fakat benim, bilinçsizce en büyük kavgalarımın mimarıdır. sonra gönül alınır. üşenmezsem tabi.

ceremesini neden cektigimizi anlamiyorum. olay bizlik degil. hz. havva ile alakali. adem'in sucu ne ?

buradan genç kardeşlere seslenmek için fırsat doğması durumu. saçma falan ama tanımdı bu.
olay biz erkeklerde olmayan hormonların, organların ve sistemlerin dahil olduğu inanılmaz seviyede kompleks bir sistemin kendi kendine periyodik bakımını yapması ile alakalı.
yani tırnak kestin, traş oldun ı-ıh o değil.
ayni anda tırnak kesip traş olurken, enseyi düzelttiğini, kulaklarını temizlediğini ve tam da o zamanda ekmek alıp çay demlemen gerektiğini düşüneceksin.
düşünebildin mi, yok.
işte sistem buna rağmen yukarıdaki betimlemeye benzer bir işi hem de her 28 günde bir gündelik işlerle beraber yapıyor ki bunun düzensiz olanı var bilmemesi var, var da var...
bir de toplum normlarından dolayı ayıp ve utanılacak hatta pis olarak nitelenmesi durumu var ki evlere şenlik.
yani sözün özü eğer değer verdiğiniz insan bu evrede ise anlayışlı olun.
baktınız olmuyor anlayışlı olmaya devam.
sonra gene mi olmadı dozajı artırarak anlayışa devam.
ha sıkıysa da olmayın, her türlü o keser döner sap döner...
kadınlara ve onların zorunluluklarına saygı bizi ileri götürür.
asla geri gitmeyiz.