başlıktan anlaşılacağı üzere, burada sizler için yeni bir hikayem var efenim, evet.
bu atar herhangi bir faşistlik içermemekle birlikte, sadece bıkkın bir antalyalı kardeşinizin feryadıdır.

çoğu turizm memleketinde, çarpık yapılaşmadan mütevellit mahalleler otellerin, oteller mahallelerin içinde ve animasyon sesleri de dahil olmak üzere her türlü gürültü her yerde efenim.
evimin salonunda, evimin yatakodasında ve mutfağında, her yerde sex bomb şarkısı çınlamakta. lanet olasıca bu şarkıdan beş senedir vazgeçemediler.

bundan seneler evvel oturduğumuz ve arka tarafında çingene bir torbacının yaşamakta olduğu elit semtimizin elit apartmanının yanında, üç buçuktan dört yıldızlı, üç blokluk devasa bir otel bulunmaktaydı. gece yarılarına kadar animasyon sesleri ile mahallelinin sabrını test eden otelciler, o kadar kalenderlerdi ki, çevreyi maruz bıraktıkları türlü sesler yüzünden defalarca şikayet almış, ceza ödemiş, yine de tüm mahallenin uykusunu ezerek, misafir olarak ağırladığı turistleri her türlü eğlendirmeye devam etmişlerdi.

havuz başında alınan alkolle birlikte "vauuuv" diyerek bağırıp havuza atlayıp gülüşmeler mi, oynadığı bilgisayar oyunda geçemediği bölümü geçmiş ve final bossunu kesiyormuşçasına sevinç yaşayan gamer oğlanın heyecanlı feryadına benzeyen inleme sesleri mi, artık türlü türlü sesler efenim hangi birini ararsanız. öyle ki "otelin kendi konuklarının arasında bu seslerden rahatsız olan hiç mi biri yok?" diye de düşünmeden edemiyordu insan. sürekli, her akşam bu seslere maruz kalmak yerine, 10 yaşındaki bir bozayıyı evcilleştirmeye çalışmayı tercih edebilecek radde gelmiştim.

neyse...
bir gün saat olmuş gecenin üçü arkadaşlar. bakın, normal insanların uyuduğu saatlerdir bunlar siz gececi sözlük tayfası bilmezsiniz, insanlar cd-rom uykusu denilen uyku evresine geçmiş olurlar bu saatte ve etrafa genel bir sessizlik hakimdir. gecenin üçü kutsaldır arkadaşlar, insanların bu saatlerine dokunmamalısınızdır.

o sırada çok möhüm işlerimle uğraşmaktayım, bunediyoda "bir mutfak gereci olsaydınız, hangisi olurdunuz?" testi çözüyorum ve dışarıdan sesler geliyor. tanrım ajdar yeni konseri için bizim mahallemizde mi prova yapıyor, hem de bu saatte diye sorguladığım o saniyeler içerisinde, testin sonucunda bardak çıktım arkadaşlar. bir mutfak gereci olsaymışım, bardak olurmuşum.

dışarıdan sesler gelmeye devam ediyor; birileri bir şeyler diyor hararetli hararetli ve diğerleri tezahürat yapıyorlar. biraz daha dinledim, önce her zamanki gibi apartmanın en alt katında oturan torbacıyla pazarlıkta anlaşamayanların klasik kavgalarından biri zannettim, mahallemizin elitliğini tartışmayalım sizinle. ama değil, bu, bu başka bir dil.

rusça!
ruslar!

"kutsal matruşkalar aşkına bu ne gürültü bu saatte?!" diyerek balkona fırladım ki ne göreyim, 10 kadar rus turist, içmişler, içmişler ve otellerine girmeden önce bizim apartmanın hemen önündeki duvarın üzerine oturmuş opera sanatını en berbat haliyle icra ederek rahmetli pavarotti beyi yad etmeye çalışıyorlar! evet, bağırıyorlar, eğleniyorlar ama gecenin üçünde bağırıyorlar, çok bağırıyor, bağırıyor, bağırıyorlar...

dedim:
bi kuvayt piliz. ay tıray tu siliip. piliiz

duyurabilene aşkolsun, umurlarında değil adamların. sesimi biraz daha yükselterek aynı cümleyi tekrar ettim. ay oradan demezler mi "fak yu" diye. ay! sen kimi fak yu ha?!!11111

dedim:
ar yu men ha, ar yu men?! if yu ar men, veyt lan!

oradan bir de biç miç demezler mi?

terliklerimi giydim hemen ayağıma, aşağıya inip hesabını soracağım bu tatsız diyalogların. uykusundan uyanan annem tuttu "morticia kızım uymasana, polisi ara" diye. niye aklıma gelmediyse polis o an? işte alışmışım her işimi kendim halletmeye, polisi yormadan. kibarlıktan, nahiflikten hep... neyse...

çıktım gerisin geri balkona "ay vil kol dı polis, ay em koling polis veyt siz veyt şere..."

baktılar polisi arıyorum, hemen kalkıp gitmeye koyuldular.

dedim:
"çikııınns bık bık çikııns"

işte korktular azizim.

eğlenirsin de, bunu da yapmazsın. bu hanzoluğun milleti yok bakarsan, hanzo her yerde hanzo. bunlar da rus'un hanzolarıydı.

neyse efenim, yine aklıma geldi yine sinirlendim!!!1111
dedim "adam mısınız ha?" cevap veremediler tabii.

bu da böyle bir anımdır.
devamını gör...
kafam bunu okyaacak kadar yerinde değil, ama ana temasını anladım.
rusya'da şöyle derler, bir rusla dövüşeceğine bir ayıyla dövüş, en azından daha az yatarsın hastanede.
yıkılmıyorlar, ölümüne sarhoş bile olsalar, ne kadar vurursan vur düşmüyolar.
devamını gör...
(bkz: durumumuz yoktu okuyamadık)
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"rus turistlere adam mısınız diyerek atar yapmak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim