sakura vs erguvan

doğanın 27 martta osaka’da “sakura”, 27 nisanda brizas’ın şehri bizantion ya da nam-ı diğer konstantinople’da, imparatorların şehri istanbul’da “erguvan” ile kendisini şımartması...
“hangisi daha güzel?” sorusunun yanıtı kişiseldir. ancak erguvanın bir farkı var; asil olmak, sadece imparatorların, imparatoriçelerin layık görüldüğü, veliahtların içine doğduğu rengi bahşeden bir “büved” ağacı olmak...
istanbul yine bir nisan sonunu görecek ve doğa yine çok sevdiği bu şehre inecek. oyun bahçesi boğaz kıyılarına, özellikle arnavutköy rc’ye, hisar’a, hisarüstü’ne ve boun güneye...
çocuklarının o günkü hüzünlü halini görüp yine de başlar mı gösterisine, yoksa başlasa da kısa mı keser ya da yanlarında olduğunu göstermek için iyice coşar mı, kim bilir?
sen hep iyi geldin boğaz’a erguvan mevsimi, yine hoş gelip-sefalar getireceksin.
bizim daha ne kadar görebileceğimiz belli değil seni. sen bize bakma erguvan mevsimi, bu senin kişisel gösterin...

japonca ve türkçe bahar geldi diyen mor pembe beyaz açan ağaçlar.
seçemiyorum ikiside ayrı güzel.
tam da şimdi
boğazı karşı beri mora boyayan erguvanların zamanı.
ankara'da dev parklarındaki renkli açan ağaçları ile ona yaklaşacak güzelliğe kavuşur bugün yarın.