özellikle sevgililik ve evliliklerde görülen taraflardan birinin diğerini çok değişmekle suçlaması durumu. bazen iki tarafın birbirini değişmekle suçladığı da görülür.

çok büyük bir kısmında değişim değil özüne dönüş yaşanmıştır. ilişkiyi başarı olarak görmek, elde etmek istemek, sahip olmak istemek insanları olduğundan farklı davranmaya itebilir. bu da insanları geçici bir süreyle farklı bir kimliğe büründürür. temelde bunu ikiye ayırabiliriz:

rol yapmak: aynı bu sözlükte oluşturduğumuz sanal kimlik gibi bir kimlik yaratmak ve bunu oynamak. kendi kimliğinden/karakterinden çok farklı olmasına gerek yoktur. küçük dokunuşlarla karşıdaki kişi için mükemmel kişi yaratılır ve oynanır. sahip olmadığı entelektüel birikime, dünya görüşüne, maddi güce, nezakete sahipmiş gibi davranmak buna örnek gösterilebilir. doğal olarak bunlar ya bir noktada patlak verir ya da zamanla rol yapmak daha da zorlaşacağı için kişi rol yapmayı bırakır. bir diğer seçenek ise istediğini elde ettiği için rol yapmasına gerek kalmamasıdır. özüne döner ve oynadığı karakteri sonlandırır.

uyumlu görünmek: rol yapmaktan daha kolay ve zahmetsizdir. kişinin, kendisi öyle düşünmese de karşısındaki insana göre şekil alması durumudur. mesela sosyal çevre ve giyim konularında bu uyuma sık rastlanır. tabii ki istediğin gibi giyinirsin tavrından hayır bunu giyemezsin tavrına bir geçiş olur ya da tabii ki kendine ait bir sosyal hayatın olacak tavrından hayır gece çıkamazsın tavrına geçiş olur. aslında en başından beri düşündüğü şeyleri uyumlu davranmasına gerek kalmadığında açığa çıkarır.

sözün özü: gerçekten değişen insan sayısı yüzde bir falandır. bizim gördüğümüz, maruz kaldığımız ya da yaptığımız şey öze dönmektir.
devamını gör...
bu eşikle karşılaşmak düşünüldüğünden daha zor olduğu hâlde ilk fırsatta veriyoruz "sen çok değiştin" hükmünü. aslında mesele bir insanı mümkün olabilecek tüm şartlarda ve ortamlarda gözlemleyemiyor oluşumuz.

hayat tek düze sürüp giderken farklı ihtimalleri düşündüğümüzde ve daha önce kişinin böyle bir senaryoda nasıl davranacağını bilmediğimizde kendimizce bir cevap buluruz. boşlukları tek başımıza doldurmaya çalışırız. karşı taraf asla böyle bir iddiada bulunmadığı hâlde elimizdeki veriler ışığında onun nasıl bir yol çizeceğine/çizmesi gerektiğine karar veririz. aksiyle karşılaşınca da "sen böyle biri değildin" demeyi kendimizde hak görürüz. oysa kimsenin böyle bir taahhütü yok.

insanlar kaç yıllık hayat arkadaşlarıyla tek bir olayda ayırıyor yolları. neden? çünkü diyelim 20 yıldır birlikteler, ortada 20 yıllık bir gözlem ve "ben onu tanıyorum ya" güveni var. ee hiç başına böyle bir şey gelmedi ama? hiç yüzleşmediniz böyle bir durumla ya da benzeriyle? söz verilip sözden dönülmedi ki. sen sormadın o da söylemedi, hepsi bu.
devamını gör...
biri size bunu söylüyorsa kötü bir şey olarak algılamayın insan değişmezse bir sorun vardır zaten.
devamını gör...
menfaatli değilse hakikaten çok değişmişsinizdir ve görmüyor olmanız daha kötüdür..
menfaatçi mendeburlar size istediklerini yaptırmaya çalışırlar o kadar da saf değilseniz anlarsınız
çoğu zaman konduramıyorsunuz işte sevginin gözü kör olsun inen perdenizi kaldırın aloo
devamını gör...
o eşiğe gelmeme saik olan ne? bu lafı biri bana söylüyorsa kesinlikle son zamanlar da yaşadıklarıma bakarım. hayat statik değildir, sürekli bir şeyler yaşıyoruz, bir şeylerle imtihan ediliyoruz ve bunlar bizim perspektiflerimizi değiştiriyor. biz de değişmiş oluyoruz bu durumda.
bir de şu var ; karşımdaki kişi ona karşı tavrımı, düşüncelerimi, anlayışımı değiştirmeme sebep olacak şeyler yapmıştır. kendimi önemseyince neden ben değişmiş oluyorum? neden senin istediğin şeyi yapmayınca direkt "sen çok değiştin" diyorsun bana? o eşiğe gelene kadar neleri yuttum haberin var mı?

kısacası, hayat ya da insanların yaptıkları benliğimizi değiştiriyor. en azından benim için böyle.
devamını gör...
ailede sessiz sakin, uslu bir çocuk olduğunuzda, fikriniz sorulmadan her şeye ebeveynler karar veriyorduysa ve siz hep yaşanan her şeye uyum sağlayan taraf iseniz, ilişki veya evlilik hikayenizde de büyük bir ihtimalle yine her dediğine uyum sağlayınca ya da idare ettiğiniz sürece geçinebileceğiniz bir partneriniz olacaktır. bu bir ilişki örüntüsüdür, aslında bir şeylerin yanlış gittiğinin farkındasınızdır ama bir türlü çözemezsiniz. ta ki bu örüntünün farkına varıp aslında sizin de haklarınız olduğunu, uyum sağlayan ya da idare eden taraf olmak zorunda olmadığınızı anlayana kadar bu örüntü devam eder. bir gün gerçeğin farkına varıp uyumlanmak yerine, kendinizden yana tavır ortaya koyduğunuzda partneriniz size "evet canım ya bugüne kadar seni çok manipüle ettim, hakkını yedim, özür dilerim." demeyeceği gibi "sen çok değiştin." diyerek sizi suçlamaya kalkacaktır. o noktada geri adım değil, aksine "evet, çok değiştim, benim de haklarım var ve bundan sonra böyle." diyerek kendinizden yana olmanız ve sonrasında da istikrarla bu tavrı devam ettirmeniz neticesinde bir süre bu çatışmalı durum devam etse de, sabır, sebat ve kararlılıkla kendinizin arkasında durmaya devam ettikçe, zamanla ya o da sizi böyle kabul edecek ya da etmeyecektir ama vicdanınız rahatsa, belli bir zaman sonra içinizde kendiniz olmanın o hafifletici duygusunu hisseder hale gelirsiniz. *
devamını gör...
bazen iyi bazen kötüdür. eşiği geçtikten sonra çok sayıda insanı dumura uğratmaya başlar insan . kendini korumak için değişmekten tutun da herkes gibi olayım değişimine kadar alt başlığı çok olan bir durum.
devamını gör...
güldüren ve üzen eşikler vardır. değişim hep negatif yönde olmaz ki.
mesela başlarda sevdiğini söylemekte zorlanan biriyken ve bu halinizle de seviliyorken zaman içinde sevginizi daha açık gösteren birine dönüşmüş olabilirsiniz.

prenses hanım size,
bakıyorum zamanla sen çok değiştin, bambaşka bir adama döndün. işte şimdi benim istediğim adama daha fazla benzedin. eski halini de seviyordum. ama bu halini daha çok. ah sevgilim, mucuk mucuk. filan.
devamını gör...
karşınızdaki insana sizden beklemediği şekilde davrandığınızda duyabileceğiniz, garip bir cümle.
diğer yazarlar çok güzel anlattığı için ekleyecek çok bir şey yok aslında ama kendi özelimde, beni üzen bir davranış hakkındaki şikayetimi dile getirdiğimde duydum bunu. kendimi açıkça ifade edebilmenin değişmekle bir alakası olmadığı için anlam da veremedim. hatta daha önce yapsaydım keşke diye düşündürdü, demek ki bazen gereğinden fazla uyumlu davranıyorum.
devamını gör...
değişmedi g*t lalesi seni. sadece senin suyuna gitmiyor artık.
devamını gör...
benim lugatımda bu cümlenin ifade ettiği şey , bunca zaman herşeye rağmen sevdiğim insanlardan , karşılık görmediğim için kestiğim ilgi sebebiyle duyduğum cümledir.. can acısıyla söylenebilir yada eskiyi geri getirme çabası olabilir. aldanmayın , devam edin , doğru yoldasınız.
devamını gör...
karşınızdaki kişinin sizi kötü bir şekilde değiştirdiği gerçeğiyle yüzleştiğiniz an.
devamını gör...
kadına yüz ver ebeni düdükler felsefesinden ileri gelir.

malesef ilişkinin başlarında erkeklerin çok atıp tutmasından kaynaklanıyor bu cesaret. öyle senin için ölürüm bla bla diye coşarsanız günü gelince illaki ayarı alırsınız.

anlıyorum kaçmasın bu kadın diye düşünüyorsunuz ama bir kaç aya kalmadan boğuluyorsunuz işte. sebebi basit, kendinizi yanlış tanıttınız hatuna. hatun da ayrı saf tabi hemen inanmış böyle uysal biri olabileceğinize. gerçi umrunda değildir. sağlamış olduğunuz konfor hoşuna gittiğinden bozuntuya vermez. vermediği gibi her seferinde başınıza kakar.

kadınlarla her şeyin başında oturup kendiniz ve yaşantınızdan taviz vermeyecek şekilde çizgilerinizi anlatmalısınız. embesile anlatır gibi anlatın hocam. korkmayın. kendinizden ödün vermeyin. bizim gibi bir hayatları yok işte lan nesini anlamıyorsunuz. bizi anlamalarının imkanı yok.

her bir haltta taviz verip, değişirim yahaa diye düşünüyorsan boku yedin. geçmiş olsun.
devamını gör...
ilk başlarda kabul edilen ve kusur olarak görülmeyen karşı tarafın kişiliğini renkli yaptığı düşünülen huyların belirli bir süre sonra tahammül edilemez hale gelmesi durumudur.
devamını gör...
çünkü öyle gerekti.
sende değiş.
devamını gör...
bir yerde okumuştum, şimdi baktım bulamadım o okuduğum yazıyı. insanlar ikili ilişkilerde yeni tanımaya başladığı bir insana benliğini yani esas olan tavırlarını ortalama 4-6 aydan sonra yansıtmaya başlıyormuş. bu nedenle yeni tanıdığınız bir insan hakkında hüküm verirken peşin davranmayın.
insanlar özellikle sevgililerine karşı bunu çok yapıyor. sonra da "sen çok değiştin."
hayır değişmedi. o zaten asıl öyleydi.
tabi çevresel faktörler ve kişinin karşıdaki kisiyi delirtmesi, degiştirmesi, donusturmesi de sözkonusu olabilir. bu başka bir konu.
devamını gör...
istediğini alınca değişmeyen insanı al pamuklara sar. ne istiyorsa yap, hayatını önüne ser.
tap ulan tap.
devamını gör...
bir hayat yaşayıp da değişmeden kalabilen ‘insan’ değildir zaten. insan değişir çünkü dünya düzeni değişir ve insan da buna ayak uydurur.
devamını gör...
genellikle artık seni eskisi kadar kullanamayacağını anladığı zamandır.
devamını gör...
artik herkese hak ettigi gibi davrandigi icin degistigi zannedilen esiktir o. bazen sınırları bastan koymayinca lazim olan esiktir de ayni zamanda
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sen çok değiştin eşiği" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim