senden hoşlanıyorum ama aşık değilim

ilginç bir tümce.
kanımca bir insan birinden hoşlanabilir , fakat aşık olmayabilir.
mümkündür yani.
fakat söylenen kişi üzerinde bırakacağı etki düşündürücüdür bu tümcenin.

“harika” diyerek tepki verilecek durumdur.

aşkın, dış görünüş ve ilk intibadan daha fazlasını gerektirdiğinin girizgâhıdır.

o halde?

gayet normal bir cümledir. hoşlandığım çok insan oldu, ama çok az kez aşık oldum

hoşlanmadığı insana aşık olan varsa gelsin madalya verelim.

kadınlara ümit verip onların umutlarını ve düşlerini hüsrana uğratan kötü erkeklere tepki olarak doğmuş erkektir.

denize girdim ama ıslanmadim.

yedek kulübesinde yerin hazır, ihtiyaç olursa sana dönerim demektir.

bundan başka anlam arayana yapılan her muamele haktır.

böyle kararsız, ne gelebilen ne gidebilen, ne istediğini asla bilmeyen, istemem yan cebime koy modundaki insanlarda sık rastladığımız durum.

azcık net olun be, azıcık. "ilgin için teşekkür ederim, ben senin gibi hissetmiyorum." de geç. karşıdaki da çeksin acısını atlatsın bitsin. "belki severim yha.s.s"
o öyle bi şey değil babacım. yormayın insanı.

seni ısırırım ama aşık olursam hanım kızar*

eh salak insanlara ne anlatabilirsin ki. zihinleri sinema, edebiyat, hikaye gibi şeylerle yıkanmış.

yani birine söylenir mi bilmiyorum ama söylenmemesi gereken bir cümle, hoşlanıyorum de geç. farkları var mı derseniz elbette var, hoşlantı ile aşk aynı şeyler değil.
edit : "hoşlanıyorum" diye friendzone mu olur lan, siz ne biçim ilişkiler yaşıyorsunuz gerildim ***
edit2 : unutun gitsin sizden bi b*k olmaz.

gri bir alan. hoşlanıp aşık olmak da mümkün aşık olmamak da mümkün. ananla nasıl tanıştım dizisinin ilk bölümünde ted, robin'e aşık olduğunu söylediydi de robin "al atını si.rim tımarını" dediydi ted'e tiksinerek. gri bir alan yani.

türkçe çevirisi şu şekilde olan cümle: "iyi gibisin ama şu an senden daha yakışıklı/güzel biriyle konuşuyorum. ondan dolayı senin cepte durmanı istiyorum. ne olur ne olmaz. o giderse seninle olur."

ya o aşıksa?
neden bütün gezegenler ve dahi tüm uzay bizim etrafımızda dönüyor?
niye bu kadar elit, ulaşılmaz ve seçilen değil seçeniz?
neden başkalarının sahip olduğu hislerin zerre önemi yok?
yani şunun kadar saçma, abuk, alakasız ve aptalca bir cümle duymadım. (bana iyi geliyorsun hariç)
ben iki ucu b.klu değnek olarak okudum bunu.

ne istediğini bilmeyen insan tehlikeli insandır ve koşarak uzaklaşmak gerekir. bi zahmet netleşip gelsin ve derdini anlatsın.
kararsız, ortada, ne renk olduğu belli olmayan, amacı belli olmayan bu cümle ile hiçbirşey yapılmaz.
insanlara umut vermek, sarı ışık yakıp yeşili bekletmek, "sana inceden yanığım ama acelesi yok" vari tamamen salakça! ve sorumsuzca kurulmuş cümleler karşı tarafa düşünülenden(eğer zahmet edilip düşünülüyorsa tabi) daha ağır yaralar açabilir.
bu gezegende yaşayan hiçbir insanın böyle bir şey yapmaya hakkı yoktur.
zira bazı insanlar gerçekten çok hassastır.

el ele tutuşalım ama sevgili olmayalım demek kısaca bu. ilgin hoşuma gidiyor, senden hoşlanma sebebim de açıkça bu. birlikte vakit geçirelim ama aşığım deyip sevgili olmak ve ilerleyen aşamalara geçmek istemiyorum. çünkü ciddi bir şey düşünmüyorum. şunu söyleyen insana bir bakın, belirsizliklerle dolu olduğunu ve ne istediğini bilmez tavırlarıyla sizi ne kadar yıprattığını fark edersiniz. insan gibi ciddi ilişki istemiyorum dese, bu yüzden sana umut vermek istemiyorum gibi cümleler kursa saygıyı daha çok hak edeceğinden şüphem yok. ama böylesini yemezler artık cicim.

yemek güzel olmamış ama bir tabak daha alabilir miyim?

çünkü tipsizsin demenin kibarcasıdır.