shibari

sanat ile erotizm arası kullanım amacına göre birbirini destekleyici bir eylemdir. fotoğrafçıysanız sanat, partnerseniz erotizmdir. savaş, esir düşmek, acı gibi yüksek hisleri temelinde barındırır. mazoşizm ve bdsmden esintiler sergiler, göründüğü kadar basit değil, seviyeleri olan bir sanattır. bir sarkaç üzerinden yapılacaksa denge çok önemlidir, aksi halde partnerinizi sakat bırakabilir, kan dolaşımından bilincini kaybedecek noktaya getirebilirsiniz. bu yüzden dikkatli ve aşama aşama yapılmalıdır. ters gidecek anlarda, hemen hemen bağları çözecek, sarkaçtan hızlıca indirecek kadar hazır olmalısınız. sadece kadınlar değil, erkeklerde bağlanır. bağlanan tarafının acı eşiği önemlidir, zorlanabilir. kalanını anlatmam, sözlüğe kültürü için ağır gelir.

kökeni hojojutsu olan japon bağlama sanatıdır.

hojojutsu'nun yorumlaması ile ortaya çıktığı düşünülen shibari, temelde bir cezalandırma yöntemidir. bu sebeple felsefesinin özünde "gurur" kavramına odaklanılmıştır. 1700'lü yılların japonya'sında, yüz kızartıcı suçlar işleyen kişileri hojojutsu yöntemine benzer yöntemlerle bağlamak ve toplum içerisinde teşhir etmek, normal görülen bir cezalandırma yöntemidir; ancak zaman içerisinde daha modern yorumlamalar ile shibari bir usta - çırak ilişkisine dönüşmüş; bdsm kültürü içerisinde ise master - slave ilişkisine evrilmiştir.

yöntem olarak kinbaku'nun kardeşi gibidir; kinbaku'da temel amaç bdsm kökenli bir cinsel aktivite olurken shibari'de sanatsallık daha ön olana çıkar; aynı zamanda amaçlar arasında bağlanan kişiye acı çektirmek değil, rahat ettirmek vardır.

shibari uygulanması sonrası öforik durumların ortaya çıkmasına ise "rope drunk" ismi verilmektedir.

ilgili bkz'lar:
(bkz: hojojutsu)
(bkz: kinbaku)
(bkz: bdsm)
(bkz: bondage)

(bkz: kinbaku-bi)

uygulamasında genel olarak jüt iplerin kullanıldığı japon bağlama sanatı.

bildiğiniz halatı da kullanabilirsiniz ancak bu halatlar pek dayanıklı olmamakla birlikte bağladığınız kişinin vücudunda hasar yaratabilir. ancak yaramaz bir çocuk olursanız ve biraz da meraklıysanız, shibari halatının nasıl hazırlandığına dair birçok tutorial'a internet dahilinde ulaşabilirsiniz.

bağlanmanın psikolojik ya da ruhani olarak uyardığı insan sayısının az olmadığını asla unutmayın; bunu aklınızda tutarak hareket ederseniz vücudunda bıraktığınız ip izlerine kadar yaşayacağı deneyimden keyif alacak birilerini bulabilirsiniz.

uzakdoğu estetiğine dair pekçok şey gibi örüntüseldir, en basit düğümden başlar, en karmaşığına doğru yavaş yavaş ilerlersiniz, rope bunny'niz de uslu durursa çok güzel bir sonuç elde etmeniz mümkündür. cinsellik dahilinde kullanıldığı gibi salt estetik/erotik amaçlar dahilinde de kullanılabilmektedir shibari; özellikle tavanınızda bir süspansiyon aracı varsa ortaya inanılmaz güzellikte görüntüler çıkartmanız mümkündür.

tabii tüm bunların yapılması için rızasını aldığınız bir partnere ihtiyacınız var.

happy hunting.

p.s.: can evrenol'un çıplak isimli dizisinde altmetinde sapkınlıkla bağdaştırılarak işlendiği için önyargılar da körüklenmiştir tabii.

bak şimdi aklıma geldi, uyuz oldum.

sanattır. sanatın ta kendisidir.japon kültürüne ait olan bir iple insancık bağlama sanatıdır. dominant karakterin kölesini,onun canını kanını acıtmadan,istediği şekile sokmasına yardımcı olan bir sanattır.
eğer bu sanatın eğitimini alırsanız,dekoratif bir bdsm vazosuna dönüşebilirsiniz.
eğitim almazsanız ise partnerinizi ya nefessiz bırakırsınız ya da iplere dolanmış bir kediye dönüştürürsünüz.

seks konuşmuyor gibi yapıp seks konuşmak tespitinin çok doğru olduğu pratik. evet, evet insan bağlama sanatı sadece. hizbullah vibes demişim. güzel şakaydı hehe.

bir çeşit submission duygusu verdiği için popülerleşmekte olan bir pratik. bağla, beni fuck toy yap diyemeyen genç dimağlar için objeleştirilme talebinin mümkün olan en soft biçimde yapılmasına hizmet ediyor. bu tür konuların konuşulamaması fakat büyük bir tutkuyla arzulanması durumu bana hep tesettürlü kızların forumlarda anonim olarak kpop şarkıcıları ile ilgili fantezi hikayeleri yazmalarını hatırlatıyor. muhafazakar toplum böyle sınırlıyor insanı.

shibari de bir noktada böyle. konuşanı çok fakat uygulayanı görmedim. kamasutra böyleydi bir ara. herkesin elinde kitabı vardı. pratikte kamasutra kadar abuk subuk bir şey yoktu. akıştan yoksundu fakat uygulamadan bilinmediği için bunu söylediğimiz zaman seks dünyamız tekdüze olmakla suçlanıyordu.

her neyse. subaru daha iyi bence.

looks like this