1.
12. yüzyıl'da yaşamış işrakilik felsefesinin kurucusu islam filozofudur. dönemdaşı olan şihabeddin ömer sühreverdi ile karışmaması için adının sonuna maktul eklenir. adı olan sühreverdi doğduğu iran kasabasının adıdır. bu bölgede doğmuş olmasına rağmen türk soyundan geldiği düşünülmektedir. görüşleri daha çok şii çevrelerde kabul görmüştür.
30 yaşına kadar ilim öğrenmek için hep dolaşmıştır. bu dolaşmaları esnasında bir çok dost edinmiştir. selahaddin eyyübinin oğlu melik zahir'in de dostluğunu kazanmıştır. az yeyip az uyuduğu, sade giyindiği, dünyalıklara pek ehemmiyet vermediği söylenir. hallac'dan etkilenmiştir tıpkı onun gibi fikirleri bir takım sünnilere göre islama aykırı bulunmuş ve bu fikirleri ve taht sevdalılarının kıskançlığından dolayı idam edilmiştir. en ünlü ve işrakilik yani kendi felsefesini anlattığı eseri, hikmetü’l-işrak'tır. başlarda meşşailik ekolüne kendisini yakın görmüştür. kendi felsefesi olan işrakilik meşşailikten ayrılır. aristocu meşşailik felsefesinde hakikat ancak akıl ve rasyonellikle elde edilir. oysa sühreverdi'ye göre hakikat; akılla birlikte ilham, sezgi, ilahi bilgiler yolu ile elde edilir.
sühreverdi'ye göre filozof, nefsini terbiye etmeli ve nura ulaşmak için çabalamalıdır. bu yol da sezgi yoludur. bu yol, çıkılan her basamakta insanı daha çok aydınlatır en sonuncu basamak ise nur'ların nur'udur. nur'ların nuru allah'tır ve her şey bu nur'a ulaşmak içindir. ruh ve beden konusunda şöyle düşünür: beden fani ruh ise orada zindandadır. ruhu var eden ebedi olduğu için ruh ta ebedidir ve bedendeki değişimlerden etkilenmez. ruh bedenle fazla meşgulse ne kötülüğü fark edebilir ne de erdemlerden mutluluk duyabilir. ruhumuzun karanlıkta olduğunu, öldüğümüzde ise aydınlığa nura kavuşacağımızı söyler.
sühreverdi beden ve ruh arasındaki geleneksel ayırıma inanmaktadır. beden onun için karanlığı ruh ise ışığı temsil eder ve ruh manevi faziletlerle kuvvetlenir ve beden de oruç, uykuya muhalefet yoluyla zayıflatılırsa ruh özgürlüğüne kavuşur ve manevi dünya ile temas kurar
sühreverdi, felsefeyi hikmet ile bir tutar ona göre felsefe aristo ve plantonla değil, idris peygamber ile başlamıştır. idris peygamber felsefeyi yani hikmeti vahiy yolu ile almıştır. sufi'lerden de etkilenmiştir hallac ve gazali'den eserlerinde sıklıkla bahseder. ancak çoğu eseri günümüze ulaşamamıştır. 38 yaşında selahaddin eyyubi'nin emriyle öldürülmüştür.
30 yaşına kadar ilim öğrenmek için hep dolaşmıştır. bu dolaşmaları esnasında bir çok dost edinmiştir. selahaddin eyyübinin oğlu melik zahir'in de dostluğunu kazanmıştır. az yeyip az uyuduğu, sade giyindiği, dünyalıklara pek ehemmiyet vermediği söylenir. hallac'dan etkilenmiştir tıpkı onun gibi fikirleri bir takım sünnilere göre islama aykırı bulunmuş ve bu fikirleri ve taht sevdalılarının kıskançlığından dolayı idam edilmiştir. en ünlü ve işrakilik yani kendi felsefesini anlattığı eseri, hikmetü’l-işrak'tır. başlarda meşşailik ekolüne kendisini yakın görmüştür. kendi felsefesi olan işrakilik meşşailikten ayrılır. aristocu meşşailik felsefesinde hakikat ancak akıl ve rasyonellikle elde edilir. oysa sühreverdi'ye göre hakikat; akılla birlikte ilham, sezgi, ilahi bilgiler yolu ile elde edilir.
sühreverdi'ye göre filozof, nefsini terbiye etmeli ve nura ulaşmak için çabalamalıdır. bu yol da sezgi yoludur. bu yol, çıkılan her basamakta insanı daha çok aydınlatır en sonuncu basamak ise nur'ların nur'udur. nur'ların nuru allah'tır ve her şey bu nur'a ulaşmak içindir. ruh ve beden konusunda şöyle düşünür: beden fani ruh ise orada zindandadır. ruhu var eden ebedi olduğu için ruh ta ebedidir ve bedendeki değişimlerden etkilenmez. ruh bedenle fazla meşgulse ne kötülüğü fark edebilir ne de erdemlerden mutluluk duyabilir. ruhumuzun karanlıkta olduğunu, öldüğümüzde ise aydınlığa nura kavuşacağımızı söyler.
sühreverdi beden ve ruh arasındaki geleneksel ayırıma inanmaktadır. beden onun için karanlığı ruh ise ışığı temsil eder ve ruh manevi faziletlerle kuvvetlenir ve beden de oruç, uykuya muhalefet yoluyla zayıflatılırsa ruh özgürlüğüne kavuşur ve manevi dünya ile temas kurar
sühreverdi, felsefeyi hikmet ile bir tutar ona göre felsefe aristo ve plantonla değil, idris peygamber ile başlamıştır. idris peygamber felsefeyi yani hikmeti vahiy yolu ile almıştır. sufi'lerden de etkilenmiştir hallac ve gazali'den eserlerinde sıklıkla bahseder. ancak çoğu eseri günümüze ulaşamamıştır. 38 yaşında selahaddin eyyubi'nin emriyle öldürülmüştür.
devamını gör...