1.
hayatımda izlediğim ilk korku türünde tiyatro oyunuydu. 2012 yılında çekilen woman in black filminden uyarlanmış. filmini de izledim, ancak tiyatroda hikaye bir tık değiştirilerek, çok daha etkileyici hale getirilmiş.
bir kasabada başından geçen korkunç olayları hiç kimseye anlatamayan ancak travmasını atlatamayan baş karakter, ilginç bir fikir bularak, yaşadıklarını tiyatro oyunuyla anlatmaya karar verir. yaşadıklarını anlatan bir senaryo hazırlar. etkin bir oyun olması için bir tiyatro ustasıyla anlaşarak, kendisine yalnızca bu oyunu oynamak üzere tiyatro dersi vermesini ister.
tiyatro ustası ve baş karakter; senaryoyu oynamaya başlar. oynanan oyunda ise baş karakter gittiği kasabada, siyahlar giyinmiş bir kadının sürekli ve aniden belirip kaybolmasından korkmaktadır. sürekli belirip kaybolan kadın hakkında kasabada yayılan dedikoduya göre, o her ortaya çıktığında yakınlarda bir çocuk ölmektedir. baş karakterimiz kasabadan eve döndüğünde, yıllar sonra, eşi ve çocuklarıyla gezerken yine siyahlı kadını görür. ve çocuklarını kaybeder.
buraya kadar olan hikaye, filmle birebir aynıdır. ancak asıl çarpıcı kısım tiyatro oyunun devamında yer alır:
tiyatro provasının tamamlanmasının ardından, tiyatro ustası oyunun çok güzel ilerlediğini söyler. o sırada "siyahlı kadın" karakterini oynayan oyuncunun çok iyi olduğunu ve onunla tanışmak istediğini söyler. oysa baş karakter, tiyatro salonunda sadece 2 kişi olduklarını, siyahlı kadını oynayan herhangi birisinin olmadığını dile getirir...
oyunun bir başka özelliği, korkuyu seyirciye işletmesi. zira tiyatro salonunda bütün ışıklae kapatılıyor. yalnızca sahne açık. ve siyahlı kadın karanlıkta asla anlaşılmıyor. kimi zaman siyahlı kadının seyirciler arasında belirdiği de olabiliyor.
bir kasabada başından geçen korkunç olayları hiç kimseye anlatamayan ancak travmasını atlatamayan baş karakter, ilginç bir fikir bularak, yaşadıklarını tiyatro oyunuyla anlatmaya karar verir. yaşadıklarını anlatan bir senaryo hazırlar. etkin bir oyun olması için bir tiyatro ustasıyla anlaşarak, kendisine yalnızca bu oyunu oynamak üzere tiyatro dersi vermesini ister.
tiyatro ustası ve baş karakter; senaryoyu oynamaya başlar. oynanan oyunda ise baş karakter gittiği kasabada, siyahlar giyinmiş bir kadının sürekli ve aniden belirip kaybolmasından korkmaktadır. sürekli belirip kaybolan kadın hakkında kasabada yayılan dedikoduya göre, o her ortaya çıktığında yakınlarda bir çocuk ölmektedir. baş karakterimiz kasabadan eve döndüğünde, yıllar sonra, eşi ve çocuklarıyla gezerken yine siyahlı kadını görür. ve çocuklarını kaybeder.
buraya kadar olan hikaye, filmle birebir aynıdır. ancak asıl çarpıcı kısım tiyatro oyunun devamında yer alır:
tiyatro provasının tamamlanmasının ardından, tiyatro ustası oyunun çok güzel ilerlediğini söyler. o sırada "siyahlı kadın" karakterini oynayan oyuncunun çok iyi olduğunu ve onunla tanışmak istediğini söyler. oysa baş karakter, tiyatro salonunda sadece 2 kişi olduklarını, siyahlı kadını oynayan herhangi birisinin olmadığını dile getirir...
oyunun bir başka özelliği, korkuyu seyirciye işletmesi. zira tiyatro salonunda bütün ışıklae kapatılıyor. yalnızca sahne açık. ve siyahlı kadın karanlıkta asla anlaşılmıyor. kimi zaman siyahlı kadının seyirciler arasında belirdiği de olabiliyor.
devamını gör...