söylemeden anlaşılma beklentisi

karşındakinden, zihninden geçenleri okumasını ve ona göre hareket etmesini beklemektir. sonu hüsran, sonu hayal kırıklığıdır. annem, eskiden bu beklenti içinde yaşardı, bana da "ben söyledikten sonra ne önemi var? senin zaten ben söylemeden akıl etmen gerekirdi." diyerek hayal kırıklığını ifade ederdi. sırf annenin zihninden geçenleri okuyamadığın için, yani onun anlaşılma beklentisini karşılayamadığın için onu hayal kırıklığına uğratan evlat olmak, çok ağır bir şey... zamanla terapi alıp annemle ilişkime duygusal mesafe koyunca, artık benden böyle bir beklenti içinde olmamayı öğrendi. bazen kendini açıkça ifade etmene rağmen anlaşılmak kolay değilse bile, ideal olan, hiçbir şey söylemeden anlaşılmayı beklemek yerine, kendini sakince ve açıkça ifade etmektir. bu da anlaşılmayı garanti etmeyebilir ama en azından anlaşılma ihtimalini arttırır.

nasssıı anlasınlar seni beni acıkmadan yiyenler..

ayaküstü terlemeden sevişenler diyerek bir üstteki yazıyı da mundar edelim.

oluyoo öyle ya. su içmezsen dehidre falan oluyorsun.

hayat.

tavsan dağa küsmüş dağın haberi yok.

tavsan dağa küsmüş dağın haberi yok.

tavsan dağa küsmüş dağın haberi yok.

tavsan dağa küsmüş dağın haberi yok.

ben bile bazen kendimi anlayamazken karşı tarafın beni anlamasını beklemek biraz saçma olur.