story

kadıyköy'de bir kafe.

ha birde ingilizce'de hikaye anlamına gelir.

instagramda bir tek kişi görsün diye atılır, gördü mü diye sürekli bakılır.

çok sık kullanmasam da arada bir şeyler paylaşmayı sevdiğim instagramın güzel bir özelliğidir. en güzel yanı ise 24 saat sonra tamamen yok olmasıdır.

ateşli erkeklerin fırsat buldukça alevlendirdikleri özellik.

instagram'daki anlık paylaşımlara verilen isim. türkçe karşılığı da hikaye oluyor. tek kare fotoğraf da konulsa, 20 saniyelik bir video da paylaşılsa adı "hikaye" konulmuş, bununla bir hikaye anlatılmaya çalışıyor kendi çapında. bir de bu hikayeler dijital efekt ve müzik destekleriyle de öne çıkıyor.

ing. öykü, hikaye, masal

obama foundation hikayeni anlat adı altında bir kampanya başlattı. dünyadaki okulları geziyorlar, her gittikleri okukda 20 öğrenci seçiyorlar ve ilham veren hikayelerini dinliyorlar.
velasili bı gün amerika da bir lisedeler. 20 kişi arasına son sınıf bir latin kız seçilmiş. dedi ki:
-beni neden seçtiğiniz anlamadım. ben son derece sıradan bir insanım. babam vefat etti. annem hasta. okula gelirim. okul çıkışlarında bir cafede garsonluk yaparım. ders çalışırım. ve kardeşlerime bakarim.
-michelle obama: hala hikayenin neden ilham verici olduğunu mu soruyorsun?

ben de paralel verenlerin birinde dört dörtlük bir ikizim olduğunu hep hayal etmisisimdir. eğitim hayatında üstün başarı göstermiş. çok iki bir işi olan. çok güzel ve akıllı ve kültürlü. harika bir adamla evlenmiş ve iki çocuğu var. çok mutlu.
hepimizin eminim paralel verenlerden birinde hayal ettiği hayatı yaşayan bir ikisi var.
ama burası dünya. işler dört dörtlük ilerlemiyor. ben de kendi hikayemle gurur duyuyorum, çok mücadele ettim, hala ediyorum. aynı sen gibi. bı gün anlatmak istersen senin de hikayeni dinlemek isterim;)
ve senle gurur duyuyorum!