1.
şükrü erbaş’ın sevdiğim bir şiiridir.
yalnızlık ağaçlardan kuşlardan gelmiyor
otlar böceklerle, bahçeler bulutlarla
dört mevsimin masalını söylüyor
sular kederlenmiyor kimsesiz akıyorum diye
balıklar denizin yedi renkli turnası
toprağın taşa borcu yok, gülün bülbüle nispeti
kediler sokaklarda birer güneş salkımı
iğde kokuları, erik şıraları, ceviz boyaları…
ey gövdesini aklının çarmıhında unutanlar
yalnızlık bizden yayılıyor dünyaya
ağzımızda kan pıhtısı arzular
topuklarımızda uzakların kararan çanı
duvarlara gömüyoruz var oluş ayetimizi.
parmaklarının kandilleriydi
sabah diye boşluğa saldığım rüya
boncuklu cümlem
güzel söz yetmiyor taşın çiçeklenmesine
başlıyor başkalarının zamanı
alnımda gökyüzü hecesi bir kırık mavi
kapatıyorum bütün pencerelerimi
yalnızlık ağaçlardan kuşlardan gelmiyor
otlar böceklerle, bahçeler bulutlarla
dört mevsimin masalını söylüyor
sular kederlenmiyor kimsesiz akıyorum diye
balıklar denizin yedi renkli turnası
toprağın taşa borcu yok, gülün bülbüle nispeti
kediler sokaklarda birer güneş salkımı
iğde kokuları, erik şıraları, ceviz boyaları…
ey gövdesini aklının çarmıhında unutanlar
yalnızlık bizden yayılıyor dünyaya
ağzımızda kan pıhtısı arzular
topuklarımızda uzakların kararan çanı
duvarlara gömüyoruz var oluş ayetimizi.
parmaklarının kandilleriydi
sabah diye boşluğa saldığım rüya
boncuklu cümlem
güzel söz yetmiyor taşın çiçeklenmesine
başlıyor başkalarının zamanı
alnımda gökyüzü hecesi bir kırık mavi
kapatıyorum bütün pencerelerimi
devamını gör...