bu yazı herhangi bir çizgi roman, kitap, film vs. üzerine değildir. tahmin edersiniz ki yazmaktan da konuşmaktan da keyif almadığım bir konu üzerine olacak. ben de istiyorum bu konulara girmemeyi, ben de biliyorum benim buraya yazdığım yazının hemen hemen kimseyi etkileyemeyeceğini çünkü insanların burayı en iyi ihtimalle bir sosyalleşme ve kafa dağıtma mecrası olarak kullandığını vs. ancak fuzuli’nin dediği gibi “konuşsam tesiri yok, sussam gönül razı değil” bari gönlüm benden razı olsun. tetikleyici içerik olduğunu düşünen insanlar için yazının gövdesini spoiler olarak yazacağım ki istemeyen insanlar da bu içeriğe maruz kalmasın.


“tecavüz kültürü” cinsel şiddetin normalleştirildiği, olduğundan daha önemsiz hale getirildiği kültürleri tanımlamak için kullanılıyor. ilk olarak new york’ta ikinci dalga feministler tarafından kullanılıyor. bu terim savaş alanlarındaki toplu tecavüzleri temel alarak savaşı, hapishanelerdeki sindirme tecavüzlerini temel alarak hapishaneleri tanımlamak için de kullanılmıştır. terimdeki kültür vurgusu cinsel şiddet içerikli olayların birbirinden bağımsız olmadığını vurguluyor. her kültür kendisini oluşturan unsurların tekrarına ve istikrarına bağımlıdır peki tecavüz kültürünü oluşturan temel unsurlar nelerdir? isterseniz onlara biraz bakalım.

sonu tecavüze varacak olan cinsel şiddet saldırılarını mazur gören ve hatta cesaretlendiren bir kültür düşünelim. en başta ne yapması lazım bu kültürün? doğru tahmin ediyorsunuz, failleri koruması ve aklaması lazım. bu kokuşmuş kültürün ayakta kalabilmesi için tam da buna ihtiyacı var. kültür bazı ülkelerde o kadar sistematikleşmiş ve kronikleştirmiştir ki tecavüzcüsü ile evlendirilen kadınları biliriz. bu tarz uygulamalar “yasa” ile de korunabilir. pişman olanlara ceza indirimleri vs.

peki, bir bebekten tecavüzcü yaratan bir kültürün ihtiyaç duyduğu ikinci unsur nedir?

kadın ve erkek arasındaki farkı o kadar büyütmelidir ki ortaya birbirinden neredeyse bağımsız iki farklı « cins » çıksın. bu cinsten birisi belli rolleri yerine getirirken diğeri de geri kalanları yapmalıdır. eğer en ufak bir sapma olursa toplumsal mekanizmalar ile hemen hizaya sokulur. kısa bir kurgu yaratayım hemen ki akıllara daha iyi otursun. toplumsal cinsiyet rollerine göre geleneksel toplumlarda erkek cinsi evin dış işleriyle kadın cinsi ise iç işleriyle uğraşır. erkek işe gider, para getirir, ailesinin geçimini sağlarken; kadın da bulaşık yıkar, çocuklara bakar, temizlik yapar, yemek yapar vs. haliyle bu toplumda iç mekânlar kadınınken dış mekânlar erkeğindir. evde duran erkek sevilmez ve evden sürekli dışarıya gönderilir. dışarıda olan kadın ise ayıplanır ve eve gönderilir. o yüzden sözü edilen geleneksel toplumda bir kadın tecavüze uğrarsa “onun orada ne işi varmış?” cümlesi ile suçlanır ve fail görünmez kılınır. erkek dışarıda tecavüze uğrarsa bu bütün erkekleri ve genel anlamda “erkekliği” sekteye uğratacağından hiç lafı edilmez, kimsenin haberi bile olmaz. bu da ikinci unsurumuzdu.

üç?

bir şekilde faili görünmez kılan ve bütün suçu bu şiddeti yaşayan bireye yöneltme. popüler adıyla kurban suçlayıcılık. “bunu nasıl yapabilir insanlar!?” diye safça sorabilirsiniz tabi cevap ise « toplumsal mekanizmalar ». ‘insanlar kendi güvenliğinden kendileri sorumludur, eğer birisi size saldırıyorsa siz suçlusunuz’ ilkesi ne kadar saçma bir ilke değil mi? peki ya şu nasıl? ‘kadınlar kendinden sorumludur, tecavüze uğrayıp uğramamaları kendi eylemlerine bağlıdır’ sanırım ne olduğu belli ama daha da açıklayayım. kadınların güvenliğinin sadece kadınlara ait olduğu yalnızlaştırıcı bir algıdan bahsediyorum. onunla görüşmeseymiş, çocuğun ne olduğu zaten belli değil mi? listemiz uzar gider. zaten sözlük kullanan ortalama insanlar olarak her gün böyle yüzlerce mesaj görüyoruz.

dört

kısaca cinsel şiddetin normalleştirilmesi. küfür bunun en bariz örneği, sürekli koyanlar, kaldıranlar, ağıza bir şeyler yapanlar… açık veya kapalı küfürlerin hemen hemen hepsi cinselliğin çarpıtılmış ve acı çektirici bir versiyonuna gönderme yapar. konuşmaya başlamamızdan itibaren duyduğumuz bu küfürler sürekli rıza dışı cinsel ilişkiye (tecavüz) gönderme yapıyorken bizim de bu kültürün bir parçası olmamamız için özel bir çaba sarf etmemiz gerekiyor. kadınlara laf atılması, erkeklerin kadınların kişisel alanına girmesi, seks amaçlı olmayan fakat rızanın alınmadığı fiziksel davranışlar ve aynı şekilde söylemler vb. ‘görece’ daha düşük yoğunluklu cinsel şiddet örneklerinin ‘oğlan çocuğu ne yapsın’, ‘kız da çok tepki vermiş canım ne var bunda’ gibi söylemlerle normalleştirilmesi de bu kategoride. tecavüz şakalarını da unutmamak gerek. onlar da buraya dahil.

beş, altı, yedi, sekiz…

ne yazık ki bu kültürü oluşturan unsurlar burada anlatılabilecek kadar değil ancak bu unsurların bir kısmını gösteren bir piramit görseli bırakıyorum aşağıya, oradan bakılabilir.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel


bu kültürün zararları nelerdir diye ahmakça bir soru soralım ve cevaplayalım.
en iyi ihtimalle kadınlar sürekli güvenlik karşılığında özgürlüklerinden mahrum bırakılıyorlar. en kötü ihtimalle de katlediliyor ve tecavüze uğruyorlar. ölürlerse kendilerini katleden tecavüz kültürü bu sefer sormaya başlıyor, üstünde ne vardı, neredeydi, ne içmişti, ne iş yapıyordu, tecavüz edenin kimliği ne… bu sorulardan herhangi birine göre toplum kararını veriyor. hatta çoğu zaman toplum bu soruların cevabına göre bu cinayetlerden haberdar oluyor. eğer öldürülen kişi ‘makbul kadın’ değilse o haber bizim kulağımıza ulaşmıyor bile. bu kadar mı sandınız? dahası var. ucuz ve gündelik siyasetin parçası haline getiriliyor bu insanlar.

diyelim ki ölmediniz ve hayatta kaldınız. bu sefer toplumun sizin arkanızdan söylediklerini yüzünüze söylemeleriyle karşı karşıyasınız. sistematikleşmiş kolluk kuvvetleri ve mahkeme süreçlerinde ısrarla beyanınızın sorgulanması, kendinizi kanıtlamaya çalışmanız ve tecavüzcünüz ile sürekli yan yana getirilmeniz de olası tabi.

erkeklere ne oluyor peki? birazcık vicdanı olanlar ‘erkeklik’ krizi yaşıyor. « yolda yürürken önümden kadın geçerse ne yaparım ben » minvalinde anksiyeteler ile boğuşuyor. şimdi yeni moda anksiyete ise « telefonun kamerasını kapatayım ki metroda kadınların fotoğrafını çekiyorum sanılmasın ». daha ciddi bir problem ise erkeklere karşı işlenen cinsel suçların neredeyse görünmez olması. erkeğe tecavüz hâlâ konuşulmayan bir tabu.

tabi ki sebepler gibi zararlar da bu yazıdaki kadar değil. herkes kendi gündelik hayatında karşılaştığı sorunların bir kısmının (benim bakış açıma göre çok büyük bir kısmının) tecavüz kültürü ile ilintili olduğunu görebilir.

peki, o meşhur soru, ne yapmalı?

kısaca bu kültürün ne olduğunu anlayıp onun herhangi bir şekilde parçası olmamaya çalışmak dışında yapabileceğimiz çok bir şey yok. küfür etmek yok, toplumsal cinsiyet rollerini temel almak yok, rızaya dayalı ilişkiler kurulmalı, herhangi bir cinsel şiddet gördüğümüzde ses çıkarmalıyız, sosyal medyadayım ben trollük yapıyorum gibi bahanelerle cinsiyetçilik yapmamalıyız vs. düzgün insan olmalıyız işte.
devamını gör...
link yok, anlatım berbat, caps da yok, bir türlü kültürlenemedim. rape , forced neler ummuştum oysa.
devamını gör...
insanın karanlık doğası , özellille ataerkil ,baskıcı kültürlerde yaşanan insanlık ayıbıdır tecavüz. cinsellik tabu halinden çıkmadan ,analar erkek yetiştirmeyi bilmeden de sonu gelmeyecektir. daha aydınlık bir ülkede kimyasal hadım uygulanması dileğiyle . tecavüz bir hata değil bile isteye kadınlık onuruna karşı işlenmiş bir suç olarak düşünülmelidir. tecavüzcüleri ifşa eden bir internet sitesi kurmak o haysiyetsizleri deşifre etmek yapılması zorunlu hale gelen bir protesto olmuştur.
devamını gör...
kuyruk sallıyodu,
aranıyodu,
yanıyodu,
kudurduğu belliydi,
istediği her halinden belli oluyodu...

abazan dayıların ; fantezi dünyalarında yarattığı bu tip halüsinasyonların tetiklemesi ile kendilerini haklı görerek ; kadınlara cinsel şiddeti normal zannetmeleri olayıdır.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"tecavüz kültürü" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim